Akdeniz Üniversitesi Barış Yarkadaş'ı sildi

Eski CHP İstanbul Milletvekili Barış Yarkadaş'ın, Akdeniz Üniversitesi İletişim Fakültesi öğrencileriyle yaptığı röportaj, üniversiteye ait ajansın internet sitesinden kaldırıldı.

Yayınlanma: 23.10.2018 - 17:28
Abone Ol google-news

Eski CHP İstanbul Milletvekili Barış Yarkadaş'ın Akdeniz Üniversitesi İletişim Fakültesi'ne ait AKİL Haber Ajansı ile yaptığı röportaj, internet sitesinden silindi. Olaydan takipçilerinin uyarısı sayesinde haberdar olduğunu belirten Yarkadaş, "Akdeniz Üniversitesi Rektörlüğü'nden açıklama bekliyorum!" ifadelerini kullandı.


Yarkadaş, Akdeniz Üniversitesi İletişim Fakültesi öğrencileri ile yaptığı röportajın linkini, 2 gün önce kişisel Twitter hesabından "HALKA RAĞMEN SİYASET YAPAMAZSINIZ” başlığıyla paylaşmıştı. Linke tıklandığında haber içeriklerinin siteden silindiği görünüyor.



İşte Yarkadaş'ın silinen röportajı:

- Barış Yarkadaş kimdir?

1974 yılında Kars’ta doğdum. İlk ve orta öğrenimi Kars’ta tamamladım. Liseyi okumak için İstanbul’a taşındım. Matbaa Meslek Lisesi’nde okudum. Matbaa Meslek Lisesi'ni bitirdikten sonra Marmara Üniversitesi Matbaacılık bölümüne girdim. Öğrenim süresi boyunca çeşitli gazetelerde, dergilerde, radyolarda kimi zaman stajyer olarak, kimi zaman da profesyonel olarak gazetecilik mesleğini sürdürdüm. 1996 yılından beri profesyonel olarak gazeteciyim. Radyo Yenigün’de, TV8’de, Star Grubu’nda, Hürriyet Grubu’nda, internet medyası alanında hemen hemen çalışmadığım hiçbir kurum kalmadı. 2015 yılında Cumhuriyet Halk Partisi İstanbul milletvekili olarak seçildim. 2018 yılının Haziran ayının sonuna kadar da Cumhuriyet Halk Partisi İstanbul milletvekilliği görevinde bulundum. Bu görev sırasında da daha çok insan hakları, ifade özgürlüğü ve insanlarımızın temel hakları üzerine mücadele ettim.

- Neden tekrar milletvekili adayı gösterilmediniz?

Biz 2015 yılının mart ayında yapılan önseçimle milletvekili adayı gösterildik. 2018 yılında Cumhuriyet Halk Partisi Genel Merkezi önseçim yapmama kararı aldı. Genel Merkez farklı bir liste oluşturdu. Biz de bu listeye alınmadık. Neden alınmadığımı bilmiyorum. Neden milletvekili adayı yapmadıklarını genel merkezin açıklaması gerekir.

- Barış Yarkadaş’ın siyasi kariyeri nasıl şekillenecek?

Siyasette kariyer hedefi koymanız bir açıdan doğru değil. Siz bir kariyer hedefi koyarsınız ama kariyer hedefiniz toplumun istekleri ile örtüşmüyorsa o sadece kağıt üzerindeki bir hedef olarak kalır. Bence siyasetçi kendisine hizmet noktasında bir hedef koymalı ama önemli olan sizin koyduğunuz bu hedef değil, toplumun bu hedefi benimseyip benimsemediğidir. Eğer toplum benim siyasete devam etmemi isterse ben siyasete devam ederim. Toplumdan böyle bir talep gelmezse bunu çok da zorlamanın bir anlamı olmadığını düşünüyorum. Halka rağmen siyaset yapamazsınız.

- Basın özgürlüğü nedir, nasıl uygulanmalıdır?

Basın özgürlüğünün kapsamı çok geniştir. İnsanların kendi düşüncelerini özgürce hiçbir baskı altında kalmadan ifade etmeleri gerekir. Burada bir noktayı karıştırmayalım ifade özgürlüğü ya da basın özgürlüğü aklınıza gelen her şeyi söylemeyi, istediğiniz herkese hakaret etme hakkını barındırmaz. İnsanlara ya da çeşitli gruplara yönelik nefret suçunu işlemeyeceksiniz, savaş kışkırtıcılığı yapmayacaksınız, ırkçılık yapmayacaksınız, insanları diline, dinine göre ayırmayacaksınız. Bunun dışında istediğiniz her şeyi özgürce ifade edebilirsiniz. İktidarlar kendilerini eleştiren gazetecileri, yazarları, düşman olarak görmemelidir. İktidarlar, basın özgürlüğünün çerçevesini genişletmelidir. Yurttaşlar eleştirel aklı kullanırsa ülkeleri gelişir. Yurttaşlar düşüncelerini eğer özgürce ifade edemiyorsa o toplumda ilerleme olmaz.

-Türkiye'deki İletişim Fakültesi mezunlarının istihdam sorunu nasıl çözülecek?

Her yerde iletişim fakültesi açılıyor. İhtiyaçtan fazla iletişim fakültesi açmak hiçbir şekilde doğru değil. Bu kadar çok arkadaşımız, bu okulu bitirdikten sonra mesleklerini nerede icra edecekler? Ak Parti iktidarı yaptığı düzenleme ile yerel gazeteleri ortadan kaldırdı. Eskiden illerde 8-10 tane yerel gazete yayınlanırken, onları kontrol edebilmek adına tüm gazeteleri birleştirdi. Geçmiş dönemde bir kentte 10 yerel gazetede 50 gazeteci istihdam edilirken, yerel gazete sayısı düşürüldüğü için artık 4-5 gazeteci istihdam ediliyor. Gazetecilik yapmak isteyen arkadaşlarımızın ne yerelde ne ulusal çapta mesleklerini icra edebilme ihtimalleri zorlaştı. Bu bağlamda iletişim fakülteleri ihtiyaca göre öğrenci mezun etmelidir. İletişim fakültesi öğrencileri okullarını bitirirken bir konuda da uzmanlaşmalıdır. Bu çevre olabilir, hukuk olabilir, uzay olabilir, sağlık olabilir, siyaset olabilir.

- Cemal Kaşıkçı olayının ülkemizde yaşanmasının nedenleri neler olabilir, Türkiye için nasıl sonuçlanabilir?

Cemal Kaşıkçı’nın bugün itibariyle Suudi Arabistan İstanbul Konsolosluğu'nda öldürüldüğü belli oldu. Cesedinin nerede olduğunu şu an için kimse bilmiyor. Burada iki temel sorun var. Birincisi, bir insanın yaşama hakkının gasp edilmesi. İkincisi, bu olay ne yazık ki bizim ülkemizde gerçekleşti. Yani düşünün, Suudi Arabistan bir Amerikan vatandaşını gelip Türkiye’de rahatlıkla infaz edebiliyor. Bu cüret nereden alınıyor? Belli ki bu cüreti alabilmelerinin en önemli sebebi Suudi Arabistan ile girilen ekonomik ilişkiler. Suudi Arabistan bu operasyonu Amerika’da, Rusya’da veya İngiltere’de yapabilir miydi? Yapamazdı. O halde Türkiye’nin dış ilişkilerinde bir imaj kaybı ve güvenliğinde bir zafiyet söz konusudur. Bu belli ki İhvan adıyla bilinen Müslüman Kardeşler'e bir operasyondur.

- Türkiye’de nasıl bir muhalefet gerçek anlamda başarı sağlar?

Türkiye’de muhalefetin önünde birkaç handikap var. Bu handikap, Ak Parti iktidarının son 17 yılda siyaseti bir kimlik çekişmesinin içine sokmasıdır. Ak Parti bunu uzun bir süredir dini istismar ederek yapıyor. Şimdi buna birde milliyetçiliği ekledi. Yerli ve Milli sözü aslında 1980 cuntasının Türk İslam sentezinin bugüne yansımasıdır. Geçmişte Türk İslam sentezi deniliyordu. Bugün Milliyetçi Hareket Partisi’nin tabanının oylarını almak için yerli ve milli sözü kullanılıyor. Siyaseti bir kimlik anlayışı içine sokuyor. Bu da partiler arası geçişkenliği zorlaştırdı. Muhalefetin en başta aşması gereken nokta bu kimlik siyasetinin dışında bir dil kurmaktır. Türkiye’nin sorunlarına yönelik çözümler üretirken bunları uygulayabileceğine yönelik bir güven vermektir. Muhalefetin temel sorunu topluma bu güveni verememesidir. Bu güveni verebildiğinde ve ben Türkiye’yi bu kişiyle ve şu kadrolarımla yönetirim dediğinde, bunu da topluma benimsettiğinde önüne konulan bu duvarı aşacaktır.

- Bizlere vakit ayırarak sorularımıza cevap verdiğiniz için teşekkür ederiz.

Ben de teşekkür ederim arkadaşlar, sağlıcakla kalın.


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler