Adalet herkese lazım!

11 Aralık 2018 Salı

Geçen gün oturduğum sitenin bahçesinden gelen çocuk gürültüleri epeyce artınca balkona çıkıp ne oluyor diye baktım.
Tam o sırada biri bağırdı: “Senin bu yaptığın haksızlık!
Suçlanan çocuk yanıt verdi: “Ben hakemim! İstediğime veririm!

Bir diğeri, hakeme yüklendi: “Bu nasıl hakemlik? Sen zaten bizim grubun karşısındaki gruptakilerle kankasın! Tarafsız değilsin!
Arkasından “Evet, açıkça taraf tutuyorsun!” bağırtıları yükseldi.
Anlaşıldı ki, hakem olan çocuk, daha yakın olduğu grubun lehine kararlar veriyor. Tartışma bir süre devam etti; sonunda anlaşamayacaklarını görünce dağıldılar, oyun bozuldu, herkes evine gitti.
Bu olayın ardından masama dönüp internet sitelerinde gezinirken bir haber gözüme çarptı. Başlığı şuydu: “Erdoğan’a sınırsız yetki: İstediği kadar para aktarabilecek!
AKP’li Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın yetkilerine bir yenisi daha eklenmiş. Artık istediği belediyeye istediği kadar para aktarabilecekmiş. Bu sınırsız yetki, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’ndaki AKP’lilerin oylarıyla torba yasanın içine koyulmuş. Diğer muhalefet partilerinden sert itirazlar gelmiş.
CHP milletvekili Gülizar Emecan, “Seçim öncesi AKP’li belediyelere fazladan kaynak aktarabilmek için Cumhurbaşkanı’na böyle bir yetki verilmesinin kritik bir anlam taşıdığını” söylemiş.
Bu madde, TBMM Genel Kurulu’nda da kabul edilirse, hangi belediyeye ek kaynak aktarılacağına Cumhurbaşkanı tek başına karar verecekmiş...
 
Yeni Türkiye’nin tek adam sistemi
Mevcut düzenleme nasıl derseniz; belediyelere nüfus yoğunluğu ve gelişmişlik endeksine göre bütçenin vergi gelirlerinden kaynak aktarılıyor. Nüfus yoğunluğu yüzde 80, gelişmişlik endeksi yüzde 20 etkili oluyor. Ayrıca il ve ilçelerin yüzölçümü, konut ve işyeri sayısı, altyapının durumu gibi değişkenler de dikkate alınıyor. Kaynak İller Bankası’na aktarılıyor ve banka bu ödeneğin yüzde 65’ini eşit şekilde, yüzde 35’ini ise nüfus esasına göre iki taksitle belediyelere gönderiyor.
Mantık kullanılarak kurulan bu sistem, adaletli bir kaynak dağıtımını öngörürken, şimdi adaletsizliğin kapısı zorlanıyor. Tam da yerel seçimler öncesi!
Türkiye’de bugün cumhurbaşkanının tarafsızlığı korunuyor olsaydı bile, bu madde ile yapılmak istenen değişiklik, yine sistemi tek bir kişinin kararına bağlayacağı için eleştiri konusu olurdu. Ama “Türk tipi başkanlık” denilen sistem, partili Cumhurbaşkanı anlayışını getirdi. Tarafsızlık yemini ederek görevine başlayan cumhurbaşkanı, şu anda resmen AKP’nin de genel başkanıdır.
Bu durumda manzara net. Bahçede oynayan çocukların tartışmasının benzeri TBMM’de yaşanacaktır. Muhalefet partilerinin temsilcileri, haklı olarak, “Bu haksızlık! Tarafsızlık nerede? Bu adil mi?” diye sesini yükseltirken; iktidar sözcüleri, “Yetki, Sayın Cumhurbaşkanı’na aittir” diyecek.
Çocuklarınki, iki grup arasında oynanan bir oyun. Oradaki adaletsizlikten doğrudan etkilenen üçüncü kişiler. TBMM’de alınan kararlar ve yasalar ise, tüm halkı ilgilendiriyor ve etkiliyor.
Çocukların bile oyunda yapılınca isyan ettiği adaletsizliklere, toplumun tepkisiz kalması beklenebilir mi?
Adalet herkese lazım! 



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Istakoz 19 Nisan 2024

Günün Köşe Yazıları