Arzu Süzmen

Göç Defilesi; Yadigâr Kalsın Size

03 Haziran 2019 Pazartesi

Göç Defilesi; Yadigâr Kalsın Size

Son yıllarda belki de en uzak kaldığımız his, umut etmek olabilir. Boş, altı doldurulmayan, gerçekliği olmayan bir duygu gibi… Murathan Mungan’ın “Göç Yolları” şiirinin “en büyük silah umut etmek, yadigâr kalsın size” dizelerindeki umut, boşlukta sallanıyor gibi.

Bu dönemin gençleri olan öğrencilerimin gözlerinde kimi zaman çakmak çakmak yanan, kimi zaman sönmesine ramak kalan bir anlık geçiş gibi donan umut, aslında olduğu yerde duruyor. Bunu, onların hayata tutunmasından anlamak mümkün: Okuyorlar, araştırıyorlar, tasarlayıp çiziyorlar, dikip biçiyorlar, hayallerini koleksiyonlara dönüştürüyorlar. İşte umut tam da o noktada, boşlukta sallanmaktan kurtuluyor.

İstanbul Arel Üniversitesi Moda ve Tekstil Tasarımı Bölümü 2018 - 2019 Öğretim Yılı Bahar döneminde mezun olan öğrencilerim, Bitirme Projesi kapsamında tasarladıkları 4’er giysiden oluşan tasarımlarını, Defile Koreografisi ve Organizasyonu dersi ile yapılan ortak çalışmayla sunarken, işte o boşluk hissi tamamen kayboldu. 

Gençlerin Güzel Sanatlar Fakültesi Dekanı Prof. Ahmet Öner Gezgin, Bitirme Projesi Öğretim Üyesi Dr. Sevinç Çelikyay, Araştırma Görevlisi Tutku Ceren Ruşan ile el ele vererek inşa ettikleri hayaller, göç yollarında kendi arayışını gerçekleştiriyordu. Hem de tam yerinde; 16. yüzyılda Trakya’dan batıya uzanan yollar üzerinde konaklama yeri olan, Kanuni Sultan Süleyman tarafından Mimar Sinan’a inşa ettirilen, Evliya Çelebi’nin 1658 yılında Kanuni Sultan Süleyman’ın İstanbul’dan Bosna’ya giderken konakladığını yazdığı yerde, Kervansaray Büyükçekmece’de.

Göç teması Berkay Başaran’ın Kervanı oldu, Eda Damla Görgülü’de Reenkarnasyon”a dönüştü, Sevgi Karaca Beyin Göçünü sorguladı. Özge Türkyılmaz Gypsy, Tuğba İnal “Kelebek Etkisi”Melike Çetinkaya Balkan Göçü”, Sena Dağhan Bosnian”, Özge Öksüz Kabile, Müzeyyen Karaçam Umuda Yolculuk, Nilsu Bayraktar “Gitano”, teması altında oluşturdukları koleksiyonlarıyla farklı kültürlerin ve kavramların yolculuğunu inceledi.

Bazen olurdu, beklenmeyen güzellikte şeyler bir araya gelirdi: Defileyi dansıyla açarken Kervansaray’ın duvarlarına ruhuyla dokunan Hazal Karataş, Halil Akbaş’ın müzikleri, Asil Çağıl koreografisinde mankenler, Sabit Akkaya’nın saç ve makyaja dokunuşu gibi.

Son yıllarda belki de en uzak kaldığımız his, umut etmek olabilir. Boş, altı doldurulmayan, gerçekliği olmayan bir duygu gibi… Benden, Murathan Mungan’ın mısralarıyla, bir öğüt öğrencilerime: “En büyük silah umut etmek, yadigâr kalsın size...”

 <haber-yatay:1422941>

 

 



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları


Günün Köşe Yazıları