Mustafa Kemal Ulusu

Kulüpler Birliği ne iş yapar?

16 Ağustos 2019 Cuma

Geçen hafta bu köşede, Merkez Hakem Kurulu (MHK) seminerinde Kulüpler Birliği ve Beşiktaş Kulübü Başkanı Sayın Fikret Orman’ın konuşmasını ağır bir şekilde tenkit etmiştim. Başta Türkiye Futbol Federasyonu (TFF) Onursal Başkanı Sayın Şenes Erzik olmak üzere, Türkiye’nin dört bir yanından faal ve gayri faal hakemlerden, teknik direktörlerden, futbolculardan, medya mensuplarından, TFF üyelerinden, futbolseverlerden müthiş destek telefonları, mesajlar ve mailler aldım. Buradan hepsine ayrı ayrı teşekkür ediyorum. Tamamen tarafsız ve gerçekçi bir bakış açısıyla Orman’ın çıkıp hakemlere adeta “aba altından sopa gösterir” türdeki konuşmasını tenkit etmiş ve önce kendi takımlarına sonra da kulüplerine bakmalarını önermiştim. Zira Beşiktaş ile diğer büyük takımlarımızın mali, idari ve teknik durumları meydanda. Ben bugünkü yazımda “Kulüpler Birliği ne iş yapar” bunu Sayın Fikret Orman’a sormak istiyorum. Kurulduğundan bu güne kadar Kulüpler Birliği, kulüplerimiz adına neler yapmıştır, futbolumuzun kalkınması için ne gibi projeler üretmiş ve tatbik edilmiştir? Eski, yeni futbolcu, hakem ve teknik direktörlerle ilgili önemli bir projeleri var mıdır? Düşen maç seyirci ve hasılatları ile ilgili ne gibi çalışmaları vardır? Özetle tüm kulüplerin yönetimini idare eden bir TFF Başkanlığı varken, bu Kulüpler Birliği ne amaç ve maksatla kurulmuştur bir türlü anlayamıyorum. Bildiğim tek şey, siyasetin işaret ettiği bir TFF başkan adayı ismi üzerinde yoğunlaşarak, o isim için gerekli imzaları toplamak, ama bunun yanında çıkacak başka adaylara “Bizden katiyen sana imza yok” diyerek seçime sokturmamak ve o kendi tespit ettikleri adayı “tek başına” seçime sokarak, TFF başkanı yapmak; bütün icraatları bu. Seçtikleri başkanlar ile bilahare ters düşmeleri de ayrı ve trajikomik bir durum. Dünyanın neresinde var? Hem TFF başkanlığı ve bunun yanında, “Seni biz seçtik haa...” diye boy gösteren bir Kulüpler Birliği teşkilatı. O kadar ki, özerk bir yapıya sahip olan MHK kapanış seminerine katılarak, hem tüm kulüpleri, hem de açık açık kulübünü temsil ettiğini söyleyecek cüretkârlıkta da bir başkanları!
O gün Sayın Orman’ın “Beşiktaş Kulübü Başkanı” olarak konuşuyorum diyerek, kürsüden hakemleri adeta tehdit eder gibi konuşması, UEFA Başkanlığı ve UEFA Hekem Komitesi’nce acaba nasıl karşılandı merak ediyorum? Bence tamamen futbolun özerlikliğine ve hakemlik müessesine vurulmuş bir darberdir. Kulüpler Birliği, Gençlik ve Spor Genel Bakanlığı gibi, futbola ve spora yıllardır hiçbir katkısı olmayan kuruluşlar için, devletin yüksek makamlarınca, artık reformist kararlar alınarak bu tür adı olan, ama uzun yıllardır hiçbir faydası olmayan bu kuruluşlar, derhal kaldırılarak Türk sporu ve futbol, direkt federasyonlar tarafından özerk olarak yönetilmelidir. İşte o zaman bakın başarılar nasıl geliyor. Bu arada Sayın Emin Çölaşan’ın süper lig maçlarından evvel adeta formalite gibi okunan milli marşların derhal kaldırılması ve sadece milli maçlarda okunması önerisini destekliyorum. Ben de yıllar önce bunu defalarca dile getirmiştim. Derhal kaldırılmalıdır ve milli marşımızın o büyük saygınlığı korunmalıdır. O bizim çok özel günler için, içten gelen bir coşkuyla, gönülden söylediğimiz bir milli marşımızdır ve sadece milli maçlarda canı yürekten söylenmelidir.
Yeni futbol sezonu hayırlara vesile olsun, tüm kulüplerimize ve hakem kardeşlerime yürekten başarılar diliyorum.



Yazarın Son Yazıları Tüm Yazıları

Tarihi sınavdayız 3 Nisan 2020
Sınıfta kaldık 27 Mart 2020

Günün Köşe Yazıları