Devlet Opera Balesi'nden üç önemli proje

İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti Ajansı'nın Devlet Opera ve Balesi Genel Müdürlüğü ile ortaklaşa gerçekleştireceği '2. İstanbul Uluslararası Bale Yarışması', 'Barbaros' projesi ve '1. Uluslararası Opera Festivali', düzenlenen bir toplantıyla tanıtıldı.

Yayınlanma: 23.12.2009 - 22:33
Abone Ol google-news

İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti Yürütme Kurulu Başkanı Şekib Avdagiç ve Devlet Opera ve Balesi Genel Müdürü Prof. Rengim Gökmen'in ev sahpliğinde yapılan toplantıya Barbaros Projesi'nin Koreografı ve Sanat Yönetmeni, aynı zamanda da Ajans'ın Sahne ve Gösteri Sanatları Yönetmeni Beyhan Murphy, İstanbul Uluslararası Bale Yarışması'nın Sanat Yönetmeni Nilay Yeşiltepe Güngör ve İstanbul Uluslararası Opera Festivali'nin Sanat Yönetmeni Yekta Kara da katıldı.

 

FOTO GALERİ İÇİN TIKLAYINIZ

 

Gerek İstanbul gerekse Türkiye açısından kalıcı değerler yaratmayı hedeflediklerinin altını çizen Şevket Avdagiç, "Çalışmalarımızı hep bu hedef doğrultusunda hayata geçirmeye özen gösterdik. Devlet Opera ve Balesi Genel Müdürlüğü, 2010 yılında işbirliği ile gerçekleştireceğimiz bu projelerin devamlılığını sağlama ve İstanbul'a kalıcı değerler bırakma hedefi doğrultusunda büyük bir uyum ve sinerji içinde çalıştığımız bir kurum. Bu projeler, bizler için gurur kaynağı" dedi.

Dünyada Türkiye deyince ilk akla gelen 'İstanbul' ve 'tarih'i birleştirdiklerine değinen Rengim Gökmen, "2010 Avrupa Kültür Başkenti İstanbul'un da, opera gibi evrensel sanat alanında uluslararası bir festivale ev sahipliği yapması, İstanbul'un dünya sanat haritasındaki yerini kalıcı kılacağı gibi, Türkiye'nin çağdaş uygarlık yolunda aldığı mesafenin de önemli bir göstergesi olacak. Festivalleri kentle bütünleştirmek; farklı kentsel mekanlarda etkinlikleri yaparak hem o mekanlara hem de etkinliklere dikkati çekmek mümkün. İstanbul Uluslararası Opera ve Bale Festivali'nde yer alacak temsillerin kentin tarihi mekanlarında yapılması da "Kültür Başkenti" kavramıyla birebir örtüşecek" diye konuştu.
 

II. İstanbul Uluslararası Bale Yarışması

İlki 2008'de İstanbul 2010 Avrupa Kültür Başkenti Ajansı desteğiyle gerçekleşen II. İstanbul Uluslararası Bale Yarışması, Türkiye'de bale sanatının gelişmesi ve Türk dansçılarının uluslararası arenada seslerini duyurmaları açısından büyük önem taşıyor. 5-10 Temmuz 2010 tarihleri arasında düzenlenecek olan yarışmanın jüri başkanı, ünlü koreograf Yury Grigorovich. Türk balesinin gelişmesine önemli katkıları olan Meriç Sümen ve Sait Sökmen de jüri üyeleri arasında. Yarışmanın birincisinin yurt dışında ve yurt içinde çok başarılı bulunduğunu belirten Nilay Yeşiltepe Güngör, bunun onlara çok daha büyük bir sorumluluk yüklediğini söyledi ve ekledi: "İlk yarışmamızın hemen ardından Moskova'daki Uluslararası Bale Yarışmaları Federasyonu'nda yarışmamızın tanıtımını yaptım. IFBC'nin üyeliğine, 18 ülkenin temsilciliklerinin oy birliğiyle kabul edildik. İlk yarışmada böyle bir federasyona kabul edilmek, büyük bir başarıdır." Jüri Özel Ödülü'nü her yarışmada değerli bir bale duayeni adına vermeyi düşündüklerini söyleyen Güngör, bu yarışmada da ödülün Duygu Aykal adına verileceğini vurguladı.
 

Barbaros

Beyhan Murphy'nin koreografisini yaptığı ve Mercan Dede'nin müzik yönetmenliğini üstlendiği 'Barbaros', Kaptan-ı Derya Barbaros Hayrettin Paşa'nın hayatı ve 16. yüzyıl Akdeniz Türk akıncılığını çağdaş dans ve tiyatro üslubuyla anlatarak İstanbul'un denizle olan dokusunu, çağdaş yaşamda insan-su ilişkisini tarihsel bağlantılarla işliyor. Barbaros kardeşler ve onların dönemindeki Reislerin hayatından yola çıkan yapıt, dans, müzik, görsel tasarım ve yazın gibi sanatın farklı dallarının çağdaş bir platformda buluştuğu özgün tasarımlı bir çağdaş dans-dramanın en güzel örneklerinden birini sahneye taşıyor.

Türkiye çapında Devlet Baleleri'nden değişik yaşlarda, grup dansçısından solist ve baş dansçısına kadar geniş bir yelpazeden dansçılarla çalıştıklarını belirten Beyhan Murphy, "Rengim Gökmen'in Mayıs 2008'de paylaştığı önerisi üzerine, Barbaros projesine başladık. 16. yüzyıl dönemini, gerek müzikal gerekse tasarım olarak çağdaş bir anlatımla yakalamak amacındayız. Uzun yıllar yaratıcı beraberlikler oluşturduğum dansçıların yanı sıra daha önce hiç çalışmadığım dansçılar da olacak. Halen dramaturji çalışmalarımız devam ediyor. Bu laboratuvar çalışmalarının sonucunda Şubat 2010'da Barbaros'un kurgusu ve senaryosu son haline gelmiş olacak. Nisan ayında ise solist provalarına başlayacağız" diye anlattı projeyi.

Barbaros, Denizcilik Bayramı ve 17. Aspendos Uluslararası Opera Bale Festivali'nin kapanış tarihinde prömiyerini yapacak. 13 ve 14 Temmuz'da İstanbul seyircisiyle buluşacak olan yapıt, 17 Ağustos'ta 8. Bodrum Uluslararası Bale Festivali'nin açılışını yapacak.
 

1. İstanbul Uluslararası Opera Festivali

Opera sanatını geniş kitlelere ulaştırmak, kendi dört duvarının dışına taşırarak yaygınlaştırmak ve geniş seyirci kitleleriyle buluşturmak amacıyla tarihi dış mekanlarda düzenlenecek olan 1. İstanbul Uluslararası Opera Festivali, 2-21 Temmuz tarihleri arasında yapılacak. Türk operasının 60 yılda böylesine kurumsallaşmasının bir mucize olduğunu ve bu mucizeyi gerçekleştiren başka bir ülke olmadığını söyleyen Yekta Kara, "Türk opera sanatçılarının yabancı konuklarla ortak yapımlarda birlikte üretecek olması, uluslararası platformda ülkemiz için kültürel anlamda artı değer sağlayacağı gibi, festival turizmine de büyük katkıda bulunacaktır. Tarihle sanatın içiçe geçmesi opera sanatının var olan cazibesine böylelikle yepyeni bir boyut kazandıracaktır. İstanbul'da düzenlenecek bu Uluslararası Opera Festivali opera sanatı adına da farklı dinamiklerin bir araya gelerek yenilikçi çalışmaların ortaya çıkmasını sağlayacak, özellikle gençlerin yaratıcılıklarını besleyerek seyirci ve sanatçılar açısından yeni açılımların kazanılmasına hizmet edecektir" diye konuştu.

3 hafta sürecek festival, 7 farklı opera yapımı ve toplam 18 gösteri ile sanatseverlere unutulmaz anlar yaşatacak. Tarihi mekanlar olan Rumeli Hisarı, Topkapı Sarayı ve Yıldız Sarayı'nın yanı sıra Cemil Topuzlu Açıkhava Tiyatrosu'nda da izleyiciyle buluşacak olan festivalin en önemli özelliği de sahnelenecek olan yapımların çoğunun 2009 tarihli olması. Festivalde İstanbul Devlet Opera ve Balesi 'II. Mehmet'i, Bremen Operası 'Duvara Karşı'yı, Deutsche Oper Berlin 'Sevil Berberi'ni, İzmir Devlet Opera ve Balesi 'Imeneo'yu, Ankara Devlet Opera ve Balesi 'Aida'yı, Antalya Devlet Opera ve Balesi 'Zaide'yi, Samsun Devlet Opera ve Balesi ise 'Saraydan Kız Kaçırma'yı sahneleyecek. Özellikle Bremen Operası'nın sahneleyeceği Fatih Akın'ın 'Duvara Karşı' filminden uyarlana 'Duvara Karşı' operasının bir özelliği de bestecisinin yapıtı bestelemeden önce Türkiye'ye gelip Türk müziğini ve Türk çalgılarını incelemesi ve yapıtına Türk müziğinden ezgilerinin ve Türk çalgılarının da bulunması.

 


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler