1 film, 4 ülke, 500 hayat

Yönetmenliğini Meta Akkuş'un üstlendiği, Türk diplomatlarının yardımıyla 1944 yılının ilkbahar aylarında İstanbul'a kaçmayı başarabilen yaklaşık 500 Türk ve Fransız Musevi'nin tehlikeli tren yolculuğunu konu alan ''Son Tren'' isimli belgesel filmin tanıtımı Paris'te yapıldı. Türk, Fransız ve İsrailli diplomatların yanı sıra bu tren yolculuğunu yapan ancak şu anda hayatta olmayan kişilerin ailelerinin de katıldığı etkinlikte duygusal anlar yaşandı.

Yayınlanma: 25.09.2008 - 08:36
Abone Ol google-news

İkinci Dünya Savaşı'nda, Fransa'nın Nazi işgali sırasında Türk diplomatların yardımıyla İstanbul'a kaçmayı başarabilen Museviler Paris'te bir araya geldi.

İnterfilm yapım şirketi tarafından çekilen ve yönetmenliğini Meta Akkuş'un üstlendiği, Türk diplomatlarının yardımıyla 1944 yılının ilkbahar aylarında İstanbul'a kaçmayı başarabilen yaklaşık 500 Türk ve Fransız Musevi'nin tehlikeli tren yolculuğunu konu alan ''Son Tren'' isimli belgesel filmin tanıtımı Paris'te yapıldı.

Fransa'dan Türkiye'ye kaçarken çocuk yaşta olan ve büyük kısmı şu anda Paris'te yaşayan 20 civarında Musevi ile bu tren yolculuğunu yapan ancak şu anda hayatta olmayan kişilerin ailelerinin de katıldığı etkinlikte duygusal anlar yaşandı.

Türkiye'nin Paris Büyekelçisi Osman Korutürk, Türkiye'nin İsrail'deki Büyükelçisi Namık Tan, UNESCO nezdindeki daimi temsilci Büyüelçi Ali Tuygan da etkinliğe katılanlar arasında yer aldı.

Büyükelçi Korutürk yaptığı konuşmada, Nazi işgali sırasında Fransa ve Rodos'ta görevli olup çok sayıda Musevinin hayatını kurtaran Türk diplomatları Şevki Berkez, Behiç Erkin, Necdet Kent, Selahattin Ülkümen'in ''cesur ve kararlı'' bir şekilde davranarak, Türk ve Fransız Musevilerin hayatının kurtarılmasında önemli rol oynadıklarını söyledi.

Ekinliğin düzenlenmesine önemli katkı sağlayan, İstanbul'a bu tren yolculuğunu yaptığında üç yaşında olan Albert Carel, Alman yönetimine karşı kendilerini cesur biçimde koruyarak, sağ salim İstanbul'a gelmelerini sağlayan Türk diplomatlarına minnet borçları olduğunu ve yapılanları hiçbir zaman unutmayacaklarını vurguladı.

Zorlu tren yolculuğu ile hayatlarını kurtarabilen Musevi aileler, tekrar Fransa'ya dönmeden önce İstanbul'da geçirdikleri yılları ve Türklerin misafirperverliğini asla unutmayacaklarını söylediler.

Fransa Cumhurbaşkanı Nicolas Sarkozy'nin, ''Fransa ve Türkiye arasındaki ilişkilerin tekrar yumuşaması için özel görevlendirdiği'' Fransız milletvekili Pierre Lellouch ise Türkiye'nin Fransız kamuoyununda yanlış tanıtıldığını ve doğru olmayan algılamalar olduğunu belirterek, ''Türkiye büyük ülke, uluslararası alanda çok daha fazlasını hak ediyor. Türkiye'ye Avrupa kapılarını kapatamayız''dedi.

Le Figaro gazetesinin başyazarlarından Alexander Adler ise Türk diplomatlarının yüzlerce Museviyi Nazi işgalinden kurtarmasını ve Türklerin İspanya'dan kaçan Musevilere kapılarını açmasını Türkiye'nin Avrupa'nın önemli medeniyetlerinden birisi olduğunu açıkça gösterdiğini ifade etti.

Filmin yönetmeni Meta Akkuş ise yaptığı konuşmada, gelecek yıl tamamlanması beklenen belgeselin, bir propaganda amacı olmadığını ve bir kahraman yaratmayı hedeflemediğini, sadece geçmişin acı tecrübelerini, bire bir yaşayanların anıları ile göstermek olduğunu belirtti.

Bu arada, Fransa'da yaşayan Musevilerin, Türk diplomatların yardımıyla İstanbul'a trenle kaçmasını konu alan ve Ayşe Kulin tarafından kaleme alınan ''Nefes Nefese'' isimli romanın Fransızcasının önümüzdeki aylarda yayınlanacağı bildirildi.


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler