Sıcaklıklarda 2-6 derece artış bekleniyor

Çevre ve Orman Bakanı Veysel Eroğlu, bilim adamlarının 21. yüzyılın sonuna kadar küresel ortalama sıcaklıklarda önemli yerel farklılıklarla birlikte 2-6 derece arasında artış beklediklerini bildirdi.

Yayınlanma: 19.02.2010 - 09:58
Abone Ol google-news

Çevre ve Orman Bakanı Veysel Eroğlu, Antalya Belek'teki Susesi Otel'de düzenlenen Dünya Meteoroloji Teşkilatı 15. Klimatoloji Komisyonunda konuştu. Dünya Meteoroloji Teşkilatının daimi organlarından olan Klimatoloji Komisyonunun, üye ülkelerin uzmanlarından oluştuğuna dikkati çeken Bakan Eroğlu, komisyonun iklim servisleriyle ilgili üye ülkelere katkılarda bulunduğunu, uymakla yükümlü oldukları usul ve esasları belirlediğini kaydetti.

Teknik komisyonların dört yılda bir toplandığını, bu oturumlara, teknik komisyon üyesi uzmanların ülke delegasyonu olarak katıldıklarını anlatan Eroğlu, bu oturumlar sırasında bir sonraki dört yıllık dönem için ilgili komisyonun başkan ve başkan yardımcısı seçilirken uzman panelleri ve çalışma gruplarının da şekillendiğini dile getirdi.

Bu yıl da komisyonun yeni yönetim kadrosunu seçeceğini ve önümüzdeki dört yıl için yapılacak işleri planlayacağını belirten Bakan Eroğlu, şöyle konuştu:
''İklim sistemi, okyanus, buz küre, yer küre, biyosfer ve atmosfer arasındaki karmaşık etkileşimlerin bir neticesidir. Bu karmaşık sistemi anlamak için radarlar, yani gözlemler çok önemlidir. İklim, genellikle uzun yıllar boyunca hemen hemen aynı kalan ortalama hava durumudur. Hava durumu ise bir bölgedeki sıcaklık, rüzgar, yağış gibi parametrelerin kısa süreli değişimlerini gösterir. Bildiğiniz üzere hava ve iklim sınır tanımaz. Bizler atmosfer davranışlarını analiz etmek, tahlil etmek, anlamak ve tahmin etmek zorundayız.''

 

Sıcaklıklarda 2-6 derece artış

Bakan Veysel Eroğlu, geçen yıl Eylül ayında Cenevre'de toplanan 3. Dünya İklim Konferansı'nın en önemli çıktısının İklim Servisleri İçin Küresel Bir Çerçeve Kanunu'nun teşkil edilmesi kararı olduğunu hatırlattı. Bu kurumun iklim servisleri alanındaki büyük bir ihtiyacı karşılayacağına inandığını vurgulayan Eroğlu, sözlerine şöyle devam etti:
''İnsanoğlu sanayileşme inkılabından bu yana atmosferin bileşimini bozmaktadır. Özellikle fosil yakıtlar kullanımı neticesinde atmosferik karbondioksit konsantrasyonu 280 ppm'den 400 ppm'ye yükselmiştir. Hükümetler Arası İklim Değişikliği Paneli'nin 4. değerlendirme raporuna göre son 100 yılda küresel ortalama sıcaklıklarda 0,74 santigrat derece artış olmuş ve bilim adamları 21. yüzyılın sonuna kadar küresel ortalama sıcaklıklarda önemli yerel farklılıklarla birlikte 2-6 derece arasında artış beklemektedirler.''

Bakan Eroğlu, Türkiye'nin 26 Ağustos 2009 itibarıyla Kyoto Protokolü'ne resmen taraf olduğunu da hatırlattı.

Türkiye'nin iklim değişikliğinin olumsuz etkilerine karşı en hassas bölgeler arasında bulunan Akdeniz havzasında yer aldığını belirten Bakan Eroğlu, bakanlığın koordinasyonu ve ilgili bütün kurum ve kuruluşların işbirliğiyle ülkenin önceliklerini tanımlayan Ulusal İklim Değişikliği Strateji Belgesi'nin hazırlandığını kaydetti.

Bakan Eroğlu, Türkiye'nin, iklim ve çevre konusunda, deniz, göl ve nehirlere daha yüksek kalite standartları getirmek üzere çalıştığını, deniz ve kıyıların korunmasına yönelik çalışmalar yaptığını, atık suların arıtıldığını, katı atıkların düzenli bertarafı ve depolanması ile geri dönüşümüne ağırlık verildiğini kaydetti.

İnsan sağlığı ve çevre açısından risk oluşturan düzensiz depolama sahalarının kapatıldığını veya rehabilite edildiğini bildiren Eroğlu, çevre alanında yapılacak çalışmalar ile koruyucu hekimlik işlevini görerek sağlık harcamalarının azaltıldığını, halen 81 ilde kurulu 116 hava kalitesi ölçüm istasyonuna ekler yapıldığını kaydetti.

Eroğlu, bu çalışmalar kapsamında hava kalitesi ölçüm ağının genişletildiğini, biyolojik çeşitliliğin korunduğunu, ekoturizmin yaygınlaştırıldığını, çevre dostu ürün ve teknolojilerin kullanıldığını, toplam kalite standartları ve enerji verimliliği uygulamalarıyla sanayide üretim verimliliğinin artırıldığını kaydetti. Bakan Eroğlu, şöyle konuştu:
''Ağaçlandırma seferberliği kapsamında 2008-2012 yılları arasında 2,3 milyon hektar alanda, yani Belçika büyüklüğünde bir alanda ağaçlandırma ve rehabilitasyon çalışması yapılacaktır. Bu seferberliğe bütün kurum ve kuruluşlar katılıyor. Yenilenebilir enerjide kaynaklarımızı artırıyoruz. Ocak 2010 itibarıyla bin 569 adet HES projesi geliştirilmiş olup, bunların toplam kurulu gücü 23 bin 95 megawatt'dır. Geçen sene biz toplam elektrik enerji sarfiyatımızın yüzde 35'ini yenilenebilir enerji kaynaklarından sağladık. Bu da gerçekten önemli bir husustur. Rüzgar enerjisine yönelik de önemli çalışmalar yapıldı. Türkiye'nin rüzgar atlasını hazırladılar. Nerede bu potansiyel var bunu belirlediler. Şu anda güneş enerjisinden istifade etmek için güneş enerjisi potansiyelini araştırıyorlar. Bu örnek bir çalışmadır. Toplu taşımada, metro ve hafif raylı sistemleri yaygınlaştırıyoruz. Hızlı tren çalışması yaptık ve dünyada 6. hızlı trene sahip ülkeyiz. İstanbul'da ulaşımı rahatlatmak için Marmaray adı altında Asya'yı Avrupa'ya bağlayan bir sistem geliştirilmektedir. Marmaray Projesi hayata geçtiğinde günde 327 ton, yılda 130 bin ton karbondioksit azaltımı sağlamış olacağız.''

 

Meteoroloji İşleri

Bakan Eroğlu, bakanlığına bağlı Devlet Meteoroloji İşleri Genel Müdürlüğü'nün aylık, mevsimlik, yıllık ve uzun yıllık iklim değerlendirmeleri yaptığını vurgulayarak, bu değerlendirmelerin Dünya Meteoroloji Teşkilatı'nın ''İklim Durum Raporları''na da katkı sağladığına dikkati çekti. Çevre ve Orman Bakanı, kurumun uluslararası çalışma gruplarına aktif katılımının da sağlandığına vurgu yaparak, yakın zamanda Dünya Meteoroloji Teşkilatı 6. Bölge Bölgesel İklim Merkezi olduğunu ve web sitesi aracılığıyla Doğu Akdeniz'deki 10 ülkeye iklim görüntüleme ve mevsimlik tahmin ürünleri sunduğunu ifade etti. Eroğlu, ''Geçtiğimiz günlerde bu web sitesini ziyaret ettim. Günde 3 milyon kişi bu siteyi ziyaret ediyor'' diye konuştu.

Bakan Eroğlu, bu iklim tahmin ve bilgi hizmetlerinin bölgedeki su, tarım, balıkçılık, sağlık, ormancılık, ulaşım, turizm, enerji ve afet risk yönetimi gibi hassas sektörlerin karar alıcılarına bilgi sağlayarak bölgenin ekonomik ve sosyal gelişimine katkıda bulunduğunu kaydetti.

Hava tahminlerinde de DMİ'nin yüzde 90 başarı oranına ulaştığına dikkati çeken Eroğlu, son olarak Antalya ve Edirne'de yaşanan sel felaketinde önceden yapılan uyarılar sayesinde daha fazla can ve mal kaybının önüne geçildiğine dikkati çekti. Eroğlu, küresel iklim değişikliğine de işaret ederek, ''Küresel kriz çıkmasaydı, küresel iklim değişikliği dünyanın birinci gündemi olacaktı'' dedi.

 

DMİ Genel müdürü Çağlar

Devlet Meteoroloji İşleri Genel Müdürü Mehmet Çağlar da kurum olarak ülke genelinde 450 noktada iklim, hava tahmini ve erken uyarılara yönelik yer ve yukarı atmosfer gözlemleri yaptıklarını anlattı. Uluslararası işbirliğiyle uyduların her 15 dakikada bir gözlemler yaptığına değinen Çağlar, dört yerde de radar gözlemlerinin devam ettiğini, radar gözlemi sayısının yakında 10'a yükseleceğini bildirdi.

Hava tahmini ve erken uyarıların kurum tarafından yapıldığını kaydeden Mehmet Çağlar, bu gözlemler sayesinde turizmden sağlığa, adaletten tarım ve ulaşım sektörüne kadar pek çok sektöre bilgi sağlandığını ifade etti.

Mehmet Çağlar, iklim değişikliğinin ortaya çıkardığı problemlerin, kalkınmanın önüne ciddi engeller çıkardığını ve bu engellerin gün geçtikçe artması yüzünden ülkelerin yeni tedbirlere başvurma zorunluluklarının ortaya çıktığını belirtti. Çağlar, şunları söyledi:
''Antalya'da düzenlenen Dünya İklim Araştırma Programı Ortak Bilimsel Komitesinin 31'inci oturumu ve Değişen İklim ve Sürdürülebilir Kalkınma İçin İklim Hizmeti Talepleri Teknik Konferansı'nda 1980'den 2007'ye kadar meydana gelen felaketlerin yüzde 90'ının doğal afetler olduğu ve ölümlerin yüzde 70'i, ekonomik kayıpların ise yüzde 75'ine meteorolojik, hidrolojik veya iklimle ilişkili, fırtınalar, seller, kuraklıklar, ekstrem sıcaklıklar gibi olayların neden olduğu belirtilmiştir.''

189 ülkenin üyesi olduğu Dünya Meteoroloji Teşkilatı'nın dört yılda bir yaptığı Klimatoloji Komisyonu 15. Toplantısına yaklaşık 80 ülkeden 250 bilim adamı, uzman ve delege katılıyor. Toplantı 24 Şubata kadar devam edecek.


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler