NATO üyeleri Budapeşte'de

Macaristan'ın başkenti Budapeşte'de bir araya gelen NATO üyesi 26 müttefikin savunma bakanları ve temsilcileri, ittifakın yeni stratejiler oluşturmasına yönelik çalışmaları sürdürürken, Afganistan dosyasını da ayrıntılı olarak ele alıyor. Budapeşte toplantılarına 41 ülkeden 700 kadar bakan ve diplomat katılıyor.

Yayınlanma: 09.10.2008 - 13:28
Abone Ol google-news

Budapeşte'de bir araya gelen 700 kadar bakan ve diplomatın katıldığı, kapsamlı güvenlik önlemleri çerçevesinde devam eden gayri resmi toplantı sırasında açıklamalar yapan Macaristan Savunma Bakanı İmre Szekeres, Kuzey Atlantik Antlaşması İttifakı'nın (NATO) 60. yılı nedeniyle, gelecek sene düzenlenecek zirvenin hazırlıklarının yapıldığını bildirdi.

NATO'nun, 21. yüzyılın koşul ve tehditlerine göre yeni strateji ve yapılanmalara giriştiğini hatırlatan Szekeres, 2009 zirvesinde ittifakın yeni stratejilerinin devlet ve hükümet başkanları tarafından onaylanacağını belirtti.

 

Afganistan sorunu

Tarihinin en büyük ve en karmaşık operasyonunu Afganistan'da sürdüren, ancak asker ve itibar kaybı bu yıl da devam eden NATO, çözüm arayışlarını Budapeşte'de de gündemde tutuyor.

NATO'nun, Afganistan'da sadece bu yıl başından bu yana 230 kadar askerini kaybettiği belirtiliyor.

Afganistan'daki Taliban rejiminin çökmesinin ardından, 2001 yılı sonunda düzenlenen Bonn Konferansında geçici yönetime destek amacıyla, "BM Güvenlik Konseyi otoritesi altında görev yapacak, gönüllü ülkelerin askerlerinden oluşan bir uluslararası koalisyon" şeklinde kurulan Afganistan'daki Uluslararası Destek Gücü (ISAF), 11 Ağustos 2003 tarihinden bu yana NATO tarafından yönetiliyor.

ISAF 30'dan fazla ülkenin 50 bin kadar askeriyle çalışmalarını sürdürürken, "Her şeyin yolunda gittiğini savunmak zor" itirafında bulunan NATO yetkilileri, "Afganistan'daki bazı başarısızlıkların faturasının NATO'ya çıkarılmasının büyük bir haksızlık olduğunu" savunuyor, ittifakın bu ülkede görev üstlenen pek çok uluslararası kurumdan sadece biri olduğuna işaret ediyor.

Afganistan'da güvenlik alanında, "belirli bölgelerde belirli kırılganlıklar devam etse dahi" genelde düzelme olduğunu anlatan diplomatlar, "Afganistan'ın kendine özgü koşullarından kaynaklanan sıkıntılara" işaret ediyor.

"Terörle mücadele" hedefi olan ABD'nin ve 20 bin kadar askerinin bazı operasyonlarda sivil kayıplara neden olmasının faturasının NATO'ya çıkarılmasının yanlış olduğu anlatılıyor.

Öte yandan ISAF'a 800'den fazla asker veren ve komutayı 2 defa üstlenen, "NATO'nun en güçlü askeri birimlerine sahip üyelerden biri" olarak nitelenen Türkiye'nin Afganistan'da "etkin ve tutarlı bir rol oynadığı" belirtiliyor.

Diplomatlar, "Afgan halkının Türkiye'ye beslediği müthiş sevgi, saygı ve güveninden" de söz ediyor, "diğer bazı müttefiklerin tersine, Türkiye'nin art niyetli görülmediği" üzerinde duruyor.


Narkotik sorunu

NATO'nun Afganistan'da uzun süredir içinde bulunduğu "panik ve iktidarsızlık havasını" değerlendiren diplomatik kaynaklar, sadece askeri girişim ve müdahalelerle sorunlara çözüm getirilemeyeceğini sık sık tekrarlıyor.

Ülkenin yeniden imarına büyük özen gösterilmesi gerektiği, "güvenliksiz ekonomik gelişme, ekonomik gelişmesiz güvenlik sağlanamayacağı", "siyasi kanatta da herkesin elini taşın altına sokması gerektiği" söyleniyor.

NATO uzmanları, Afganistan'da polisin okuma-yazma bilmediğine, yeterli hapishane ve hakim bulunmadığına, adli sistemde reformlar gerektiğine değinirken, Afgan ordusunun eğitiminde olumlu gelişmeler bulunduğunu, ancak Taliban'ın elinde daha modern silahlar görüldüğünü anlatıyor.

Afganistan'da "ulus devlet" kurulması için gerekenlerin yapılması ve ekonomisinin yüzde 65'i narkotik üzerine kurulu bir ülkenin toparlanmasının zorlukları üzerinde duran uzmanlar, "Bu iş sadece silahla olmaz. İnsanların gönlünü kazanmak ve onlara bir hayat tarzı sunmak gerekiyor" diyor.

NATO Genel Sekreteri Jaap de Hoop Scheffer, "gelişmelerin cesaret verici olduğunu", "gerçek başarılar kaydedildiğini", ancak Afganistan'da hukuk devleti oluşması için daha fazla çaba gerektiğini anlattı.

Oluşturulan Afgan ulusal ordusunun yeteneklerinin geliştirildiğini de belirten Genel Sekreter, müttefiklerin bu orduya daha fazla eğitim ve teçhizat katkısında bulunması gereğinden söz etti.

Jaap de Hoop Scheffer, ISAF'ın Afganistan'da uyuşturucu üretim ve kaçakçılığına karşı mücadeleye katkılarını artıracağını da bildirdi.

Budapeşte toplantılarına davet edilen Afganistan Savunma Bakanı Abdurrahim Vardak, NATO'nun, Afganistan'daki uyuşturucu ticaretine karşı mücadeleye de katılması çağrısını tekrarlarken, NATO Avrupa Kuvvetleri Komutanı (SACEUR) Amerikalı general John Craddock'tan destek buldu.

Craddock, Taliban'ın uyuşturucu ticaretinden her yıl 100 milyon dolar elde ettiğini, ISAF'ın bu ülkedeki uyuşturucu laboratuvarlarını imha etmesi gerektiğini söyledi.

Amerikalı general, küresel uyuşturucu üretiminin yüzde 92'sinin kaynak bulduğu Afganistan'da bu mücadeleye askeri katkının kaçınılmaz hale geldiğini anlattı.

Craddock, Taliban'ın silah ve teçhizat temin etmesinin, NATO askerlerini öldürmesinin engellenmesi için uyuşturucuya karşı mücadeleye katılımı şart gördüğünü belirtti.

NATO'nun uyuşturucuya karşı mücadeleye katılmasında tereddütlü olan Almanya, İspanya ve İtalya gibi müttefikler, bu çerçevede sivil can kaybının artabileceği endişesini taşıyor. Ayrıca halkın büyük bir kesiminin uyuşturucu üretimi çerçevesinde gelir sağladığı, bunun engellenmesinin kırsal alanda tepkiler getireceği düşünülüyor.

ISAF'a, uyuşturucu kaçakçılığına karşı mücadeleye katılımında yeşil ışık yakılabilmesi için 26 müttefikin oybirliği gerekiyor. Bir "çıkmaz" oluşturan bu durumun aşılması için, "sadece istekli müttefiklerin katılabileceği" bir çerçeve üzerinde duruluyor.

Öte yandan ABD, Budapeşte'de müttefiklerden ISAF'a asker ve teçhizat katkısını artırmalarını ısrarla isterken, bu ülkede gelecek yılın ikinci yarısında başkanlık seçimlerinin, 2010'da ise genel seçimlerin yapılmasının öngörüldüğünü, ISAF'ın takviyesinin bu kapsamda da gerekli olduğunu anlatıyor.

Bakanlar, NATO'ya ciddi darbeler vurabilen Taliban'ın daha sonra Pakistan'da sığınacak alan bulabilmesine ilişkin sorunları da inceliyor ve çözüm arıyor.

NATO savunma bakanları, toplantılarında Kafkasya'daki gelişmeler, Moskova ile ilişkilerin gidişatı, NATO'nun askeri modernizasyonu ve müttefiklerin bütçe katkıları gibi dosyaları da ele alıyor.

NATO savunma bakanları toplantıları yarın sona erecek.


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler