Avukatlar salonu terk etti

Danıştay ve Cumhuriyet Gazetesi'ne yönelik saldırılara ilişkin davayla birleştirilen birinci Ergenekon davasının 149. duruşması Silivri Ceza İnfaz Kurumları Yerleşkesi'ndeki salonda görülüyor. Davadaki tutuklamaları protesto eden avukatlar cübbelerini çıkarıp mahkeme salonunu terk etti.

Yayınlanma: 07.06.2010 - 07:55
Abone Ol google-news

Danıştay ile Cumhuriyet Gazetesine yönelik saldırılara ilişkin davayla birleştirilen birinci Ergenekon davasında, İşçi Partisi'ne üye sanıkların avukatları duruşmayı terk etti.

İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesince Silivri Ceza İnfaz Kurumları Yerleşkesi'ndeki salonda yapılan duruşmanın öğleden sonraki bölümünde söz alan İşçi Partisi Genel Sekreteri ve Doğu Perinçek'in avukatı Hasan Basri Özbey, geçen hafta tutuklanan partinin genel başkan yardımcısı Mehmet Cengiz'in de görülmekte olan davaya avukat olarak katıldığını hatırlattı.

Özbey, avukat olarak bu davaya girdikleri için suçlandıklarını savunarak, hakimlerden mahkemeye sahip çıkmalarını istedi. Özbey, ''Burada bir tiyatro vardır. Bu tiyatroda figüran olmayacağız. Bir dakika daha burada kalmayacağız'' diyerek Cengiz'in tutuklanmasına ilişkin eleştirilerini dile getirdi.

''Bu koşullarda, bu ortam bizi yapacağımız bu davranışa mahkum etmiştir'' diyen Özbey, üstündeki avukatlık cübbesini çıkararak salondan ayrıldı. Bu sırada İşçi Partisi'ne üye sanıkların 30 kadar avukatı da üzerlerindeki cübbeleri çıkararak salondan ayrılmaya başladı.
Duruşmaya izleyici olarak katılan yaklaşık 200 kişi de avukatların ayrılmasına önce alkışlarla daha sonra yumruklarını havaya kaldırıp ''Faşizme karşı omuz omuza'', ''Biz haklıyız, biz kazanacağız'', ''Yurtseverler çıkacak hesap soracak'' şeklinde slogan atarak destek verdi. Yaklaşık 10 dakika boyunca slogan attan gruba, İşçi Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek ile Nusret Senem ve Hikmet Çiçek de yumruklarını havaya kaldırarak destek verdi. İzleyicilerden bazılarının sanıkların olduğu bölüme ilerlemek istemesi görevliler tarafından engellendi.

Mahkeme Heyeti Başkanı Köksal Şengün duruşmaya ara verirken, düzenin yeniden sağlanabilmesi amacıyla duruşma salonundaki görevlilere çeşitli talimatlar verdiği görüldü.

 

Çapraz sorgu yapılıyor

İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmada, tutuksuz sanık Ahmet Cinali'nin daha önce alınan ifadelerinin okunmasının ardından, çapraz sorgusuna geçildi.

Daha sonra duruşmaya öğlen arası verildi. Öğleden sonraki bölümde söz alan tutuklu sanıklar Perinçek ile Nusret Senem ve Hikmet Çiçek'in avukatı Hasan Basri Özbey, sadece avukatlık görevini yaptığı için kanunsuz tutuklandığını ileri sürdüğü Mehmet Cengiz'in de avukatları olduklarını söyledi.

Cengiz'in 2 yılı aşkın süredir bu davada avukatlık yaptığını ifade eden Özbey, ''Mahkemenin ayrılmaz bir parçası olan savunma makamının unsuru, temsilcisi bu kovuşturmayı etkilediği ve yönlendirdiği için tutuklandı. Yani bu davada avukatlık yaptığı için tutuklandı'' dedi.

Mehmet Cengiz'e savcılıkta sorulan sorulara dikkat çeken Özbey, şöyle devam etti:
''Avukatlık faaliyetleri gereği yaptığı telefon konuşmaları soruldu. Benimle, mahkemede hangi taleplerde bulunacağımıza dair telefon görüşmelerimiz soruldu. Bu soruşturmaya 'Ergenekon' adının verilmesinin amacı Türk milletinin tarih bilincini yok etmekti. 'Adalet Operasyonu' adı verilerek de adaletin ırzına geçiliyor.''

Mahkeme Heyeti Başkanı Köksal Şengün, İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı Erkan Canak, Hakim Oktay Kuban, HSYK Başkan Vekili Kadir Özbek, Anayasa Mahkemesi üyesi Fulya Kantarcı isimlerinin de savcılıkta sorulduğunu ifade eden Özbey, hukuka aykırılıklara direnenlerin soru olarak yöneltildiğini savundu.

Bu soruşturmada asıl hedefin Türk yargısı olduğunu ileri süren Özbey, ''Mehmet Cengiz sizi yönlendirmiş, etkilemiş. Cengiz'in işlediği suçu burada ben işliyorum ve işlemeye devam ediyorum. Burada hepimiz suçluyuz. Perinçek'in avukatının avukatı olmak da suç. Bu savunmaya saldırıdır'' şeklinde konuştu.

Vekalet koyan herkes suçlu

Tutuklu sanık emekli Tuğgeneral Veli Küçük'ün kızı ve avukatı Zeynep Küçük, tutuklu sanık Kemal Kerinçsiz'in eşi ve avukatı Gönül Kerinçsiz ile diğer sanık avukatlarına hitap eden Özbey, ''Sizi de uyarıyorum Gönül Hanım, Zeynep Hanım, Vural Ergül, hepimiz suçluyuz. Sizler de suçlusunuz. Bu davaya vekalet koyan herkes suçlu'' dedi.

Üye hakimler Sedat Sami Haşıloğlu ve Hasan Hüseyin Özese'ye seslenen Özbey, ''Başkanınıza yönelik bir saldırı var. Türk yargısına yönelik ahlaksızca bir saldırı var'' diye konuştu.
Burada isyan ettiklerini belirten Özbey, ''Atatürk'ün avukatlarıyız. Gladyo hukukuna seyirci mi kalacağız? Meydan okuyorum. Bu suçu işlemeye devam edeceğim. Bu tertibe alet olanlar, hakim savcı aklınızı başınıza alın'' diye konuştu.

Mahkemeden talebinin ''mahkemeye sahip çıkması'' olduğunu belirten Özbey, ''Özese, Haşıloğlu hakimlik onurunuza sahip çıkın. Bu devletin, milletin onurudur. Siz de varsınız hedefte. 'Hadi yiğitseniz hukuki karar verin' diyorlar. Lütfen görevinizi yapınız'' şeklinde konuştu.

''Biz bu tiyatroda figüran olmayacağız. 1 dakika daha kalamayacağız. Hukuksuzluğa isyan ediyoruz'' diyen Özbey, cübbesini çıkararak salonu terk etti.

Ardından salonda bulunan İşçi Partili sanıkların avukatı olan 30 kişi de cübbelerini çıkartarak salonu terk ettiler. Salonda bulunan izleyiciler de slogan atarak avukatlara destek vermesinin ardından Başkan Köksal Şengün duruşmaya ara verdi.

Slogan atanların ifadesi alındı

Jandarma duruşma salonunda slogan atan yaklaşık 100 kişi, binanın bahçesindeki jandarma merkezinde gözlem altına aldı.

Mahkeme heyeti, slogan atmaları nedeniyle ifadeleri alınan kişilerle ilgili gerekli işlemin yapılması için, Silivri Cumhuriyet Başsavcılığı'na yazı yazılmasına karar verildi.


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler