Liberal ekonomi politikaları tarihe mi karışıyor?

ABD, ülkeyi ve dünyayı derinden etkileyen finans krizini hafifletebilmek için bankalardan hisse satın alacak. Bu önlem, ABD'de bir hafta önce yürürlüğe giren ancak borsalardaki kanamayı urduramayan 700 milyar dolarlık finans sektörünü kurtarma paketine ilave olarak geliyor. ABD, bu önleme, 1929'da başlayan ve 10 yıla yakın süren ''Büyük Depresyon'' döneminden bu yana ilk defa başvuruyor.

Yayınlanma: 11.10.2008 - 08:50
Abone Ol google-news

ABD Hazine Bakanı Henry Paulson, ülkeyi ve dünyayı sarsan finans krizine karşı yeni ve büyük bir adım olarak devletin, banka ve finans şirketlerinin hisselerinin bir bölümünü satın alarak, bunlara ''sermaye enjekte edeceğini'' açıkladı.

Hazine Bakanı'nın açıkladığı bu planla, ABD'de kredi akışının hemen hemen durduğu ve daha önce alınan tedbirlerin borsadaki kayıpları engelleyemediği bir ortamda devletin, birbirinden farklı özellikleri bulunan çok sayıdaki banka ve diğer finans kuruluşlarından hisse satın alması ve böylece sıkıntıdaki bu kuruluşlara para aktarılması öngörülüyor. Bankalardan alınacak hisselerin azınlık hissesi düzeyinde kalacağı ve dolayısıyla devletin, bu kuruluşları yönetmesinin söz konusu olmayacağı belirtildi.

Bu önlem, ABD'de bir hafta önce yürürlüğe giren 700 milyar dolarlık finans sektörünü kurtarma paketine ilave olarak geliyor. 700 milyar dolarlık paket, borsalardaki kanamayı durduramamıştı.

Finans sektörüne yönelik bu tedbirlerle birlikte, piyasada kredi akışının yeniden sağlanması ve böylece hem şirketlerin hem de yurttaşların sistemde para olmamasından kaynaklanan sorununun çözülmesi hedefleniyor.

Bazı uzmanlar, devletin bankalardan hisse satın alacak olmasını ''kısmı millileştirme'' olarak adlandırıyor. Böylece akıllara, 'ABD'nin desteklediği liberal ekonomi politikalarının temelini oluşturan 'Bırakınız yapsınlar, bırakınız geçsinler' sözü tarihe mi karışıyor?' sorusu akıllara geliyor.


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler