"Başbakan hipermetrop"

BDP Eşbaşkanı Gültan Kışanak "Başbakan hipermetrop, bu halkı da hipermetrop olmaya zorluyor. Silopi'yi görmeyin, Gazze'yi görün, Netenyahu'yu görün beni görmeyin diyor" diye konuştu.

Yayınlanma: 08.06.2010 - 12:30
Abone Ol google-news

BDP Eşbaşkanı Gültan Kışanak, Başbakan Erdoğan'ın Gazze'yle Ankara'nın kaderinin ortak olduğunu söylediğini hatırlatarak "Eğer Silopi Ankara'ya Gazze kadar yakın değilse bu ülkede vatandaşlık duygusunu korumak, birlik ve bütünlük içinde tutmak o kadar kolay olmayacaktır" dedi.

BDP Eşbaşkanı Gültan Kışanak, partisinin Meclis grup toplantısında yaşanan son gelişmeleri değerlendirdi. Konuşmasına İstanbul'da sağanak yağış nedeniyle yaşanan sel felaketinde yaşamını yitiren belediye işçisinin ailesine başsağlığı dileyerek başlayan Kışanak, "Avrupa başkenti sıfatını taşıyan İstanbul'da hala yağan yağmurda bir insanın yaşamını yitirmesinin ne kadar dramatik olduğunu takdirlerinize sunuyorum" dedi.

"Boşuna uğraşmayın yıldıramazsınız"

Geçen hafta Silopi'de barış eylemi sırasında yaşanan olayları hatırlatan Kışanak, eylem sırasında Şırnak Milletvekili Sevahir Bayındır'ın ayağının kırıldığını kaydetti. Kışanak şöyle konuştu:
"Sevahir Bayındır bizzat hedef alınarak üzerine tazyikli su sıkıldı. Bu saldırının üç hedefi vardı; birinci hedefi barıştı, açık bir şekilde bu ülkede barış isteyemezsin denildi. Yoksa bir ülkede barış niye istenmez biri bize açıklasın. İkinci hedefi milletvekillerimizdi. Biz sizin seçtiğiniz iradeyi tanımıyoruz denildi halka. Bu halkın içine gelemezsiniz denildi. Üçüncüsü kadın özgürlük mücadelesiydi. Kadının bu mücadeledeki yerinden duyulan rahatsızlığın ifadesiydi. Ama boşuna uğraşmayın, boşuna bizi yıldıracağınıza, sindireceğinize umut bağlamayın. Ne bu halk bıkacak mücadelesinden ne de bu halkın vekilleri halkın yanından ayrılacak. Barış mücadelesini en güçlü şekilde yürüteceğiz. Bunu engellemeye sizin gazlarınız, tazyikli sularınız, coplarınız yetmeyecek."

Demokratik siyasetin 20 yıldır saldırı altında olduğunu, daha önce Vedat Aydın'ın, Mehmet Sincar'ın katledildiğini şimdi de Sevahir Bayındır'ın yaralandığını söyleyen Kışanak, DEP milletvekillerinin Meclis'ten yaka paça götürüldüğünü de hatırlattı. O dönemde "topyekün savaş konsepti"nin sözcüsünün ve dönemin Başbakanının Tansu Çiller olduğunu, daha sonra Çiller'in siyasetten silindiğini belirterek, "Eğer bugün Erdoğan da aynı yaklaşımla topyekün bir savaş mantığıyla, herkesi hedef alırsa kendisinin gideceği yer benzerlerinin gittiği yerdir, bunu çok iyi bilsin. Çiller siyasetten silinerek savaş konseptinin bedelini ödedi. Tayyip Erdoğan da bunun bedelini ödeyecektir" diye konuştu. Silopi'de yaşanan olayların üzerinden bir hafta geçtiğini, ne adli ne idari soruşturma başlatıldığını kaydeden Kışanak, hükümetin saldırılardan sorumlu olduğunu savundu. Kışanak "Hükümet açıkça bu saldırının arkasında duruyorsa biz de hükümeti bu saldırıların sorumlusu olarak tutarız, siyaseten hedef tahtasına oturturuz. AKP bu saldırının bedelini siyaseten ödeyecek" dedi.

"Sıvas katliamı mağdurlar baştacı çocuklar terörist ilan ediliyor"

Konuşmasında KCK operasyonlarını da değerlendiren Kışanak, iddianamenin hazırlanarak mahkemeye sunulduğu haberlerinin ortalıkta dolaştığını belirterek, "O iddianame aylardır ellerinde, aylardır üzerinde oynuyorlar. Herhalde son bir bir balans ayarı yapıyorlar. O iddianame kapsamında seçilmiş arkadaşlarımız örgüt üyesi olmakla suçlanıyorlar hapis cezaları isteniyor haklarında. Milletvekillerinin de bu iddianame kapsamında değerlendirildiği ve fezlekelerinin Meclis'e gönderileceği söyleniyor" dedi. Bu tutumun milyonları yasadışı örgüt üyesi ilan etmekle eş bir tutum olduğunu, herkese terör örgütü üyesi muamelesi yapıldığını kaydeden Kışanak, "Bütün bir halkı, bu partiye oy verenleri terörist ilan etme hakkına sahip değilsiniz. Böyle bir adaletsizlik yapabilirsiniz ama biz buna asla izin vermeyeceğiz. Bu ülkede teröristin ne anlama geldiğini yaşadıklarımıza baktığımız zaman çok iyi anlıyoruz. TMK mağduru çocuklar halen yasa dışı örgüt üyesi terörist muamelesi görüyorlar. Bu çocuklar ailelerinden kopartılıyor. Aileleriyle görüşme imkanları uzağa gönderilerek ortadan kaldırılmak isteniyor. Ama Sivas katliamı mahkumları aileleriyle daha iyi görüşebilsinler diye hepsi Sivas'a götürüldü. Sivas'ta katliam yaparsan baş tacı ederler ama çocukları, savaşın mağduru çocukları terörist ilan ederler. Bu ülkenin mantığı budur" diye konuştu.

"Diren'i Netenyahu mu katletti?"

Şırnak'ta geçen hafta Diren Baran isimli 10 yaşındaki bir çocuğun bisiklet kullanırken zırhlı aracın altında kalarak can verdiğini kaydeden Kışanak, "Buna trafik kazası diyebilirler. Peki bu kaza İstanbul'da niye olmuyor. Bodrum'da niye olmuyor. Avrupa'nın herhangi bir ülkesinde niye olmuyor. Demokratik hangi ülkede bir çocuk bisiklet sürerken zırhlı aracın altında kalıp eziliyor. Böyle demokratik bir ülke var mı? Evet var, Başbakan'ın da gösterdiği gibi Filistin'de Gazze'de, Batı Şeria'da var. Başbakan bunu yapanlara bunlar bisiklet üzerinde çocukları bile katletttiler diyerek ateş püskürtüyor ama Diren'in yaşadığı zulümden hiç bahsetmiyor, peki Diren'i kim katletti, Netenyahu mu katletti, burası Şırnak değil de Gazze miydi acaba" diye konuştu.
 

"Silopi Ankara'ya Gazze kadar yakın değilse"

Kışanak, Başbakan Erdoğan'ın "Gazze ile Ankara'nın kader ortağı" olduğuna yönelik sözlerini de değerlendirdi. Kışanak, "Zerre kadar insanlık, vicdan, adalet duygusu olan hiç kimse Gazze'de yaşananlara göz yumamaz. Biz de orada yaşananları kınıyoruz. Filistin halkıyla dayanışma duygularımızı ifade ediyoruz. Ancak şöyle bir gerçek var eğer Silopi Ankara'ya Gazze kadar yakın değilse bu ülkede vatandaşlık duygusunu korumak, birlik ve bütünlük içinde tutmak o kadar kolay olmayacaktır" dedi.

Başbakan Erdoğan'ın İsrail'in devlet terörü uyguladığını söylediğini de kaydeden Kışanak, "İsrail'in uyguladığı şiddet nedeniyle devlet terörü diyorsun senin yaptığın ne? Bu ülkede yaşananlar ne, bunun adını niye koymuyorsun, bunun hesabını, Filistin'deki zulmün hesabını İsrail verecekse bizim ülkemizde savunmasız insanlara karşı yürütülen devlet terörünün hesabını da AKP hükümeti verecektir" şeklinde konuştu.

Kışanak, "Sayın Başbakan hipermetrop. Yakınını görmüyor, bu halkı da hipermetrop olmaya zorluyor. Gazze'yi görün, Silopi'yi görmeyin. Netenyahu'yu görün beni görmeyin diyor. Ama bu halkın gözü kulağı sağır değil" dedi. Geçmişte İsrail konusunda beşlik laflar eden hükümetin İsrail'le üç askeri tatbikat planladığının ortaya çıktığını belirten Kışanak, İsrail'le bütün askeri ve savunma sanayi işbirliklerinin iptal edilmesi gerektiğini söyledi. Kışanak "İsrail'den alınan insansız uçaklarla operasyon yapıldı. Kendi halkına karşı savaş yürütmek için Türkiye'yi İsrail'e mahkum eden bir anlayış var, bunu kınıyoruz" diye konuştu.

"Askerdeki Kürt gençlerinin intiharıyla ilgili araştırma yapılmalı"

Askerdeki Kürt gençlerin intihar ya da kaza adı altında yaşamını yitirdiğini son olarak Emrah Demirel isimli bir Kürt gencinin terhisine 45 gün kala öldüğünü belirten Kışanak, bu konunun önemli olduğunu ve Meclis araştırması açılması gerektiğini ifade etti.

"Referandumda sandığa gitmeyin diyeceğiz"

Grup toplantısında Anayasa Mahkemesi'nde görüşülen Anayasa değişikliği paketini de değerlendiren Kışanak, mahkemenin kararıyla ilgili olmadıklarını, hangi yönde karar çıkarsa çıksın, bakışlarının değişmeyeceğini söyledi. Kışanak, "Biz böyle yamalara değil yeni çoğulcu bir Anayasaya ihtiyaçı olduğunu düşünüyoruz. Referandumda, 'Eşitlik, özgürlük, adalet isteyenler yeni bir anayasa isteyenler sandığa gitmesin' diyeceğiz" diye konuştu.


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler