Merrill Lynch: Kontrollü kapitalizme geçiliyor

EMEA Bölgesi Varlık Yönetimi Direktörü Gary Dugan, kapitalizmin iyi ve kötü olarak ikiye ayrıldığını söyleyerek "Şimdi düzenleyici bir kapitalizme doğru geçiyoruz. Bir anlamda kapitalist uygulamaların yanı sıra daha fazla hükümet kontrolü ve bazı sosyalist tarzı uygulamalar birlikte olacak. Kurumlar artık daha kontrollü kredi verecekler. Çünkü insanların kontrole ihtiyacı var" dedi.

Yayınlanma: 12.10.2008 - 06:38
Abone Ol google-news

Merrill Lynch Avrupa, Orta Doğu ve Afrika (EMEA) Bölgesi Global Varlık Yönetimi Direktörü Gary Dugan, küresel piyasalarda geçen bir haftada yaşananlara dikkat çekerek, "Geçen bir haftada yaşanan şeyi başka bir kelime ile adlandırmak mümkün değil. Tam bir küresel felaket yaşandı mali piyasalarda. Nasıl ki otomobilden yakıtını çıkarırsınız, uluslararası piyasalar da tam anlamıyla yakıtsız kalmış gibi oldu. Tam bir güven krizi yaşandı” dedi.

Küresel krizi ve merkez bankalarının koordineli eylemlerini değerlendiren Gary Dugan, kurtarma paketleri ve merkez bankalarının yaptıkları ortak girişimlerle sorunun ancak yüzde 40’lık bölümünün çözüldüğünü belirterek “Sorunun önemli bir kısmı geride duruyor. ABD Hükümetinin şimdiye kadar açıkladığı desteğin boyutu 1 trilyon dolara ulaştı. Biz bu rakamın gelecek dönemde 5 trilyon dolara kadar çıkabileceğini tahmin ediyoruz” yorumunu yaptı.


"Merkez bankalarının konuşması bir ilk"

Merkez bankaları arasındaki ilişkiyi değerlendiren Gary Dugan “Merkez bankaları arasındaki bu yoğun iletişimi şimdiye kadar hiç görmedik. Böyle koordineli bir şekilde birbirlerini konuştuklarına hiç tanık olmadık. Önemli bir konu gündeme geldiğinde İngiltere Merkez Bankası’na 'bu konuda FED ile görüştünüz mü?' diye sorulunca, 'Neden görüşmemiz gerekiyor?' derlerdi. İlk kez aralarında konuşmaya başladılar ve şimdi tele-konferans görüşmeleri yapıyorlar. Felaketin ölçeği de zaten bunu zorunlu kılıyor. Ülkeler hem hükümet hem de merkez bankaları nezdinde bir çok önlemler alıyorlar. Önümüzdeki dönemde bu önlemler bireysel ülke düzeyinden çıkıp daha koordineli hale gelecek ve küresel bir koordinasyona dönüşecek. Merkez bankaları arasındaki işbirliği ve koordinasyon artık çok önemli. Bu dünya çapında bir politika değişikliğine işaret ediyor” dedi.


Sorunun kaynağı aşırı borçlanma

Sorunun kaynağında dünyanın geçen birkaç yılda çok büyük bir borç üretmesinin ve kredi kullanımının olağanüstü boyutlara varmasının bulunduğunu savunan Gary Dugan,“Şimdi dünyada yaşananlar, bu borç şokunun etkileri. Bankacılık ve mali sistem üzerinde tabi ki bu borç yükü çok büyük stres de yarattı. Şimdi bu olan bitenle bu stres bir ölçüde ivme kaybetmeye başladı, ancak uzun dönemli resim olarak baktığımızda bu stresin birkaç yılı daha alacağını düşünüyorum” şeklinde görüşünü aktardı.


"Karar alıcılar işi anladılar, pozitif sürpriz yapıyorlar"

Dünya çapında faizlerin düşmeye devam edeceği, Euro bölgesinde bu oranların yüzde 2’nin altına gerileyeceği ve 2009-2010 döneminde büyümeyi desteklemek üzere yeni politika değişiklikleri yapılacağı öngörüsünde bulunan Dugan “Faizlerin düşüşünün yanı sıra vergi oranlarında da düşme olması gerekiyor. Krizi 6-9 ay geriden alırsak, son günlerde alınan kararlar olaya karar alıcılar düzeyinde çok daha iyi teşhis konulduğunu gösteriyor. Meslektaşlarımızla kendi aramızda konuştuğumuz şey politika yapıcıların nihayet işi daha iyi anlamaya başladıkları yönünde. Politika yapıcılar artık negatif ve sistemi gerginleştiren sürprizler değil, pozitif sürpriz yapıyorlar. Eskiden olduğu gibi yüzeysel değil olaylara daha derinlemesine bakıyorlar” dedi.

 

"Gelişmiş piyasalarda fiyatlar çok düştü, yatırım zamanı"

"Yatırımcılara bu süreçte öneriniz nedir” sorusuna, Dugan “Biz şimdi müşterilerimize alım satım kararlarını daha dikkatli ve yavaş vermelerini söylüyoruz. Şimdiye kadar hisse senedi ve türev ürünlere yatırım konusunda agresif bir yaklaşım söz konusu idi. Şimdi piyasa birçok şeyi yeniden değerliyor. Faiz oranları düşüyor. Bu düşüş devam ederse finansal kurumlara da güven artar. Gelişmiş piyasalarda fiyatlar çok hızlı düşüş gösterdi. Özellikle varlığa dayalı menkul kıymetlerde ve fonlarda önemli düşüşler oldu. Bu tip fonlara yatırım için uygun bir ortam var. O yüzden yatırımcıları gelişmiş piyasalardaki bu tür yatırım araçlarına yönlendiriyoruz” dedi.


Merrill Linch şimdi daha güçlü

Kriz sürecinden etkilenen Merrill Lynch ile ilgili de bilgi veren Gary Dugan “Küresel piyasalarda yaşanan sorunları bir yıl öncesinde ilk dile getiren kurum biz olduk. O dönemde finansal sorun yaşayan birkaç kurum vardı, biz de onlardan biriydik. Dolayısıyla gözler biraz bizim üzerimize dönmüştü. Ancak son 12 ay içinde birçok uluslararası bankanın aynı problemleri yaşadığı ortaya çıktı. Bank of America ile birleşme gerçeleşince bilanço yapımız daha güçlendi. 12 ay öncesine göre çok daha güçlü pozisyona sahibiz. Ayrıca yönetimde de önemli bir değişim oldu. Diğer kurumlarla kıyaslayınca görece olarak en iyi pozisyonda olduğumuzu söyleyebilirim. Kriz sonrasında çok daha güçlü bir Merrill Lynch ile karşı karşıya bulunacağız. Kurumlar arasında başka birleşmeler de olacak. Ancak mutlak olan bir şey var, o da küresel sistemin büyük bir sorun içinde olduğudur” dedi.

 

"Daha kontrollü bir kapitalizme geçiyoruz"

Yaşanan sorunun kapitalizmin bir sorunu olup olmadığı yolundaki bir soruya Gary Dugan, kapitalizmi tarif etmekle ilgili zorluklar bulunduğuna değinerek “İyi kapitalizm kötü kapitalizm var. Geçen on yılda yeni yatırım araçları çok kontrolsüz olarak yaygınlaştı. Serbest düzenlemeler adına bankaların bilançolarında eşi görülmemiş risk düzeylerine ulaşılmasına izin verildi. Düzenleyici kurumlar bankaların peşinden koştu riskleri yakalamak için. Şimdi biz çok daha fazla düzenleyici bir kapitalizme doğru geçiyoruz. Bir anlamda kapitalist uygulamaların yanı sıra daha fazla hükümet kontrolü ve bazı sosyalist tarzı uygulamalar birlikte olacak.Biraz eski günlere dönmek gibi bir şey. Kurumlar artık daha kontrollü kredi verecekler.Her şeyden önce bankaları yaratanlar ve yönetenler insanlar. Ve insanların da mutlaka kontrole ihtiyacı var” şeklinde yanıt verdi.


"Yeni dönemde en büyük sorun hükümet müdahaleleri"

Bu krizden daha entegre bir mali sistem çıkar mı şeklindeki soruya ise Dugan’ın yanıtı şöyle oldu: “İronik bir durum ama, aslında entegre sistem bugün yaşanan sorunun kaynağı. ABD’nin uluslararası yatırımcılara ihtiyacı vardı. Uluslararası yatırımlar ABD mali sistemine geldiği sürece çark dönüyordu. Böylesi bir entegrasyonun hem zayıf hem de güçlü yanları var. Zayıf yanlarının acısını bu krizle yaşamış olduk. Şimdi entegrasyonun güçlü yanlarını görmek için bekleyeceğiz. Gelecek 2-3 yıl içinde en büyük sorun hükümetlerin özel sektöre ve mali piyasalara müdahalesi olacak. Kamu kontrolüne geçen varlıkların,bankaların yeniden özelleştirmeleri gerekecek. Tabi ki bu banka özelleştirmeleri dünyanın her yerinde farklı düzenlemeler gerekecek, bu yönüyle karışık ve zor bir süreç olacak. Mali piyasaların yeniden düzenlenmesi açısından umarım bu yeniden entegrasyon konusuna hükümetler ortak idealler açısından yaklaşır.”


Türkiye'ye olumlu - olumsuz etkileri

Küresel kriz karşısında Türkiye’nin durumunu değerlendiren Gary Dugan, Türkiye için hem iyi hem de kötü haberler olabileceğini vurgulayarak şunları söyledi: "Öncelikle şunu belirtmeliyim ki ortada dolaşan bir uluslar arası sermaye yok eskisi gibi. Sermaye akışında bir yavaşlama var. Türkiye’de enflasyon hala çok yüksek, faiz oranları da öyle. Türk Lirası’nın da aşırı değerli olması ve cari açığın yüksekliği de başka bir sorun. Cari açığın kontrolü için pozitif sermaye akışına ihtiyaç var. İyi haber, dünyada enflasyonist baskı azalıyor. Çünkü petrol fiyatları gerilemeye devam ediyor. Petrol fiyatları 80 dolara kadar inerse, bu durum Türkiye’de hem enflasyonun hem de faiz oranlarının aşağı çekilmesine ve dolayısıyla büyümeye olumlu katkı yapacaktır. Gelecek 6-8 ay gibi bir dönemde sermaye akışı genelde yavaşlayacaktır. Ancak uzun dönemde Türkiye’ye sermaye akışı olumlu olacağı için büyüme süreci de bundan olumlu etkilenecektir.”


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler