Çeber olayında soruşturma

Metris Cezaevi'nde işkence gören ve bunun sonucu yaşamını kaybeden Engin Ceber'in ölümüyle ilgili açığa alınan 19 kişi hakkında soruşturma açıldı. Türk Tabipler Birliği'nden yapılan açıklamada Ceber'in ölümüne ilişkin "Ölüme sebebiyet veren kanamaların oluşmasına künt maddeler neden olmuştur" denilmişti.

Yayınlanma: 16.10.2008 - 13:36
Abone Ol google-news

Metris Cezaevi'nde 'işkence ve kötü muamele' sonucu öldüğü iddia edilen Engin Çeber'in ölümüne ilişkin düzenlenen basın toplantısında konuşan Türk Tabipler Birliği (TTB) Başkanı Prof. Dr. Gençay Gürsoy, işkencenin Türkiye'de hala devam ettiğini savundu.

İşkencenin, Çeber olayında söylendiği gibi "bir kaç kişinin yaptığı yanlış bir olay olmadığını, sorunun bu bakışı sağlayan sistemden kaynaklandığını" ifade eden Gürsoy, "İşkence bireysel bir şey değildir. İşkenceyi uygulayanlar hasta insanlar değildir. Sizin, bizim gibi evlerinde çocuklarıyla vakit geçiren insanlardır. Enderdir patolojik işkenceciler" diye konuştu.

Gürsoy, Çeber'in röntgen filmlerini göstererek, "Filmler gösteriyor ki, kafaya iz bırakmayan, künt darbeler vurulmuş. Ölüme sebebiyet veren kanamaların oluşması künt maddelerle olmuş" dedi.

Böyle bir olayda ilk kez bir Adalet Bakanının hükümet ve devlet adına özür dilediğine işaret eden Gürsoy, "Bu gerçekten önemli bir adım. Ama yeter mi? Hayır. Buna rağmen, bu cesareti göstermiş olmalarından dolayı biz yine de bu özrü önemsiyoruz" diye konuştu.

Çeber olayında işin içine bazı hekimlerin de karıştığının anlaşıldığını belirten Gürsoy, bir hekimin bilerek işkenceyi gizlemesi ya da görmezden gelmesi durumunda en ağır şekilde cezalandırılması gerektiğini, bu konuyu sonuna kadar takip edeceklerini söyledi.

Türk Radyoloji Derneği Başkanı Doç. Dr. Muzaffer Başak da, Çeber'in kafatası ve göğüs röntgen filmlerini göstererek, oluşan travmaları yorumladı.

7 Ekim 2008 tarihli kafatası röntgeninde, beynin iç ve dış zarında ölümle sonuçlanan pek çok kanamanın meydana geldiğinin görüldüğünü anlatan Başak, ayrıca her iki akciğerde de yine sırttan gelen darbelere paralel kanamalar olduğunu bildirdi.

Başak, "Beyinde olabilecek bütün kanama modellerini içeren ve paralel olarak da akciğer kanamasının eşlik ettiği bir durum söz konusu" diye konuştu.

 

Bir grup avukat, konuyla ilgili savcılığa başvurdu

Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı'na başvuran bir grup avukat, Metris Cezaevinde gördüğü ''işkence ve kötü muamele'' sonucu hayatını kaybettiği iddia edilen Engin Ceber'in ölümünde sorumluluğu bulunanların cezalandırılmasını istedi.

Bakırköy Adliyesine gelen bir grup avukat, soruşturmaya ilişkin gizlilik kararı alındığını ifade ederek, bu kararın kaldırılması ve olayda sorumluluğu bulunanların cezalandırılması talebini içeren dilekçeyi Bakırköy Cumhuriyet Başsavcı Vekili Mehmet Salih Sol'a verdi.
Çıkışta avukatlar adına açıklama yapan Oya Arslan, ''olayın bazı şüphelilerinin delilleri karartma ve gizleme girişiminde bulunduğunu düşündüklerini'' anlatarak, ''Müvekkilimiz işkenceyle öldürüldü. Şüphelilerin kimliği tespit edilmeden gizlilik kararı verildi. Bu gizlilik kararı dosyanın mağdur taraftan gizlenmesiydi'' iddiasında bulundu.

Ceber'in babası Ali Tekin de ''Adalet Bakanı özür diledi ama bu özür yeterli değildir. Suçu işleyenlerin yakalanıp en kısa sürede yargılanmalarını istiyorum'' diye konuştu.

Öte yandan, Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı yetkilileri, Ceber'in hastaneye kaldırılmasının ardından konuya ilişkin başlatılan müfettiş incelemesinin sürdüğünü ifade ettiler.


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler