Doğalgaz zammı, Türk sanayisini zora soktu

Doğalgaz zamlarıyla ilgili yazılı bir açıklama yapan Türkiye Seramik Federasyonu Başkanı Zeynep Bodur Okyay, içinde bulunulan küresel kriz ortamında, doğal gaz zamları ile sanayicinin üzerine yüklenen ağır finansman yükünün, Türk sanayisinin rekabet gücünü, yatırım ve üretim imkanlarını elinden aldığını bildirdi.

Yayınlanma: 04.11.2008 - 16:11
Abone Ol google-news

Türkiye Seramik Federasyonu Başkanı Zeynep Bodur Okyay, doğalgaz zamlarıyla ilgili açıklamada bulundu. Okyay, bu zammın, sanayide ve enerji yoğun sektörlerdeki maliyetleri planlanmayan bir şekilde artırarak, hem iç piyasada hem de ihracatta işleri son derece olumsuz yönde etkileyeceğini kaydetti.

Uluslararası doğalgaz fiyatlarının seyri, dolar kurundaki gelişmeler ve diğer ülkelerdeki doğal gaz tüketicilerine uygulanan fiyatlar dikkate alındığında, bu zamları haklı görmenin mümkün olmadığını vurgulayan Okyay, şu görüşleri aktardı:
"Enerji koridoru olan ülkemizde, sanayicilerin ve bireysel tüketicilerin enerji ihtiyaçlarını dünyanın en yüksek fiyatları ile karşılaması kabul edilebilir ve açıklanabilir olmaktan uzaktır. Kamu açıklarının kapatılmasına yönelik olduğuna inandığımız bu yaklaşımın, ileride ülkemiz için çok daha ciddi sorunlar doğuracağı açıktır. İçinde bulunduğumuz küresel kriz ortamında, sanayicinin üzerine yüklenen bu ağır finansman yükü, Türk sanayisinin rekabet gücünü, yatırım ve üretim imkanlarını elinden almaktadır. Ülkemizin en yüksek katma değer yaratan sektörlerinden biri olan seramik sektöründe, firmaların akıbeti ile ilgili endişe verici haberler gelmeden önce, Botaş;ın, gerekçeleri geniş kamuoyunca ikna edici bulunmayan bu zam kararını geri almasını bekliyoruz."

Okyay, asıl gerekçesinin ek gelir yaratmak olduğunu düşündükleri bu zammın, durgunluğun yaşandığı kriz ortamında gelir kaybına ve istihdam kaybına yol açacağı görüşünde olduklarını ifade ederek, 2008 yılı başından bu yana yapılan, vergiler dahil, yüzde 82,22'lik zammı hiçbir şeyin açıklayamayacağını kaydetti.

Zeynep Bodur Okyay, "Böyle tüm üretim dengelerini alt üst eden zamlar yaparak reel sektörü zora sokmak yerine, daha temkinli davranıp alınacak bir çok başka önlem varken, böylesine haksız zamların ne getirip ne götüreceğine bakmadan kolay yol seçildiğini görüyoruz" ifadelerini kullandı.

 

"Maaliyetlerde enerjinin payı yüzde 58'den 62'ye çıktı"

Seramik sektöründe maliyet kalemleri arasında en yüksek payı enerji bedelinin oluşturduğuna işaret eden Okyay, "Zam öncesinde maliyetlerimizin toplam yüzde 58'ini enerji oluşturmaktaydı. Yeni zam ile birlikte, toplam enerjinin payı yüzde 62'ye çıkmıştır" dedi.

Okyay, seramik sektörünün yılda 1 milyar metre küp doğal gaz kullandığını, ayrıca yılda 15 milyon ton ham madde ve bitmiş ürünün nakliyesinin gerçekleştiğini, sektörün yalnız doğal gaz ve motorine yılda 125 milyon YTL'den fazla vergi ödediğini anlatarak, "ÖTV;ye ödenen bu paralar üretim cinsine ve ürün satış fiyatlarına göre üreticilerin cirolarının yüzde 4-5;i arasında önemli bir yer tutmaktadır. Bu meblağın AB üyesi ülkelerde olduğu gibi yıl sonunda şirketlerin ödeyecekleri kurumlar vergisine mahsup edilmesini talep ediyoruz" ifadesini kullandı.

Avrupa'da, enerjide otomatik fiyatlandırma yerine artan kullanım miktarı ile orantılı kademeli fiyat uygulaması bulunduğunu kaydeden Okyay, şöyle devam etti:
"Doğal gaza yapılan bu zam ile birlikte göz ardı edilen en önemli husus, yoğun rekabet ortamında ve uluslararası olumsuz konjonktür içerisinde maliyetlerimizdeki artışları müşterilerimize yansıtmamızın mümkün olmadığı gerçeğidir. Uluslararası finansal krizin neden olduğu dalgalanma ve daralma neticesinde, İspanya ve İtalya gibi rakiplerimizin yurt dışı pazarlarda yaptıkları düşük fiyatlı satışlar, halihazırda Türk seramik üreticilerini zor durumda bırakmıştır. Yurt içi girdilerde yaşanan maliyet artışı nedeniyle sektörümüzde karşı karşıya kaldığımız maliyet enflasyonu bizi zor durumda bırakmaktadır.
Maliyetlerdeki artış, Türk seramik üreticilerinin son yıllarda üretime, teknolojiye, inovasyona ve markalaşmaya yaptıkları ciddi yatırımları sekteye uğratırken, birçok ihracat bölgesinde pazar kaybetmeme adına yapılan zararına satışlar, sürdürülebilir olmaktan uzak olup, mevcudiyetini koruma ve gelişme yolunda şirketlerin önünü tıkamaktır."


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon