"AB ülkelerinin bakışı değişti"

İçişleri Bakanı Beşir Atalay, ''Ülkemizde gerçekleştirilen siyasal ve sosyal reform çalışmalarının, uygulamakta olduğumuz aktif dış politikanın ve ekonomimizin sergilediği başarılı performansın, AB ülkelerinin Türkiye'ye bakışında olumlu yönde değişikliğe yol açmaya başladığı ve ayrıca Türkiye'yi destekleyenlerin elini güçlendirdiği görülmektedir'' dedi.

Yayınlanma: 14.12.2010 - 17:03
Abone Ol google-news

Reform İzleme Grubu'nun 23. Toplantısı Rixos Otel'de yapıldı. Toplantıya İçişleri Bakanı Beşir Atalay, Devlet Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış, Adalet Bakanı Sadullah Ergin ile Dışişleri Bakanlığı Müsteşarı Feridun Sinirlioğlu ve diğer ilgililer katıldı.

Toplantının ardından basın mensuplarına açıklamalarda bulunan Atalay, AB'ye üyelik sürecinde en önemli unsurlardan birinin insan haklarının her alanda korunması, demokrasinin güçlendirilmesi ve hukukun üstünlüğü ilkesinin gelişmesine yönelik siyasi reformlar olduğunu söyledi.

Siyasi reformlarla çerçevesinde yapılan her düzenleme ile Türkiye'nin istikrarı ile vatandaşların refahı ve mutluluğun amaçlandığını belirten Atalay, yurttaşların daha özgürlükçü bir demokrasi ve etkin işleyen bir hukuk sistemine kavuşması için çalıştıklarını söyledi.

Bunun bilincinde olan vatandaşların da 12 Eylül halk oylamasında, çalışmalarına yönelik desteklerini ortaya koyduklarını dile getiren Atalay, sözlerini şöyle sürdürdü:
''Anayasa değişiklik paketinin kabulü, AB tarafından da son derece olumlu karşılanmış ve 'doğru yolda atılmış bir adım' olarak nitelendirilmiştir. Ülkemizde gerçekleştirilen siyasal ve sosyal reform çalışmalarının uygulamakta olduğumuz aktif dış politikanın ve ekonomimizin sergilediği başarılı performansın, AB ülkelerinin Türkiye'ye bakışında olumlu yönde değişikliğe yol açmaya başladığı ve ayrıca Türkiye'yi destekleyenlerin elini güçlendirdiği görülmektedir.
Nitekim AB Genel İşler Konseyi'nin bugün yapılacak toplantısı öncesinde dört önemli AB ülkesinin dışişleri bakanlarının ortak bir makale yazarak Türkiye'nin AB'ye katılım sürecine destek vermeleri memnuniyetle karşılanmıştır.''


Eylem ve uyum paketi

Halk oylaması sonrasında gerekli düzenlemeler için eylem planı ve uyum paketleri üzerinde çalıştıklarını anlatan Atalay, Anayasa değişikliği çerçevesinde 27 Eylül 2010 tarihinde AB Genel Sekreterliği koordinasyonunda hazırlanan ''Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'nın Bazı Maddelerinde Değişiklik Yapılması Hakkında 5982 Sayılı Kanun çerçevesinde mevzuatımızda yapılması söz konusu düzenlemeler ilişkin Eylem Planı''nın Bakanlar Kuruluna sunulduğunu bildirdi.

Anayasa değişikliğinin uygulanması amacıyla çıkarılması gereken düzenlemelere ilişkin müstakil kanunların listesinin belirlendiğini, bunlara ek olarak muhtelif alanlarda değişiklikler getiren uyum paketlerinin hazırlıkları başlandığını kaydeden Atalay, bu kapsamda Kamu Denetçiliğe Kurumu Kanun Tasarısı, Kişisel Verilerin Korunması Kanun Tasarısı, Kamu Görevlileri Sendikaları Kanununda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı, Türkiye İnsan Hakları Kurumu Kanunu, Ayrımcılıkla Mücadele Kanunu, Kolluk Gözetimi Komisyonu Kurulmasına Dair Kanun Tasarısı olmak üzere geniş bir yelpazede hazırlıkların devam ettiğini söyledi.

Müstakil kanunlar arasında yer alan HSYK ve Sayıştay Kanununun yasalaştığını anımsatan Atalay, uyum paketleri kapsamında ise pozitif ayrımcılık ve çocuk hakları, seyahat hürriyeti, sendikal haklar, uyarma ve kınama cezalarına yargı yolunun açılmasıyla ilgili düzenlemelerin, askeri yargıyla ilgili değişiklikler ve yargıyla ilgili düzenlemeler üzerinde çalışıldığını kaydetti.

Avrupa Komisyonu'nun 9 Kasım 2010 tarihinde 2010 yılı Türkiye İlerleme Raporu'nu yayımladığını anımsatan Atalay, bu raporda Türkiye'nin AB üyeliği bakımından siyasi ve ekonomik kriterler açısından durumunun incelendiğini ve AB müktesebatının üstlenilmesi kapsamında gerçekleştirilen çalışmaların değerlendirildiğini belirtti.

Beşir Atalay, ''Reform İzleme Grubu da İlerleme Raporu'ndaki mevcut değerlendirmeleri göz önünde bulundurarak özellikle ifade özgürlüğü ve kadın hakları gibi alanlar olmak üzere önümüzdeki süreçte atılması gerekli adımları ele almıştır'' dedi.

Toplantıda, anayasa değişiklik paketinde yer alan hususlar doğrultusunda Kamu Denetçiliği Kurumuna ilişkin yasal çalışmanın hızla tamamlanmasının kararlaştırıldığına işaret eden Atalay, ifade özgürlüğü ve kişisel verilerin korunmasını güçlendirecek nitelikte yasal çalışmaların da devam ettiğini vurguladı.


Roman açılımı

Roman açılımı konusunun yarın İstanbul'da uluslararası katılımla yapılacak seminerde ele alınacağını belirten Atalay, bu toplantıda Roman vatandaşların eğitimden sağlığa, barınmadan ayrımcılığa kadar sorunlarının geniş bir yelpazede ele alınacağını söyledi.

AB Genel Sekreterliği eş güdümünde hazırlıkları devam eden Temel Haklar Ulusal Eylem Planı'nın taslağı üzerindeki çalışmaların da sürdüğünü vurgulayan Atalay, eylem planınında ifade özgürlüğü, işkence ve kötü muamelenin önlenmesi, ayrımcılıkla mücadele, barışçıl toplanma ve örgütlenme özgürlüğü, toplumsal cinsiyet eşitliği ve kadın hakları konularında hükümetçe yapılacak çalışmalar ve düzenlemelerin yer alacağını bildirdi.


AİHM kararları

İçişleri Bakanı Atalay, toplantıda AİHM kararlarının uygulanabilmesi amacıyla hükümetin yapması gereken mevzuat ve uygulamaya ilişkin değişikliklerin de ele alındığını bildirdi.
Atalay, şöyle devam etti:
''Bu kapsamda AİHM'nin 15 Haziran 2010 tarihli Büyük Ada'daki Rum Yetimhanesi'nin mülkiyetinin Patrikhane'ye geri verilmesine yönelik kararına uygun olarak Yetimhane'nin tapusu 29 Kasım 2010 tarihinde teslim edilmiştir.
Türkiye'de dini özgürlüklerin geliştirilmesi kapsamında hükümetimizin çalışmaları devam etmektedir. Farklı inanç gruplarına mensup vatandaşlarımızla diyalog süreci de hızla sürmektedir. Bu çerçevede Devlet Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış'ın Kasım 2010'da Brüksel'de aldığı Dini Özgürlükler Ödülü, hükümetimizin bu alandaki çabalarının uluslararası alanda da takdir gördüğünün en açık göstergelerinden biridir.''


Vize

Türk yurttaşlığı kaybettirilen ancak Türk yurttaşlığına tekrar dönmek isteyen eski yurttaşların sorunlarının da ele alındığını ve bakanlık olarak olumlu bir politika izlediklerini ifade eden Atalay, iltica, göç, sınır yönetimi, vize gibi önemli konuları içerisinde barındıran Adalet, özgürlük ve güvenlik faslına yönelik çalışmaların da hızla devam ettiğini belirtti.

''AB Komisyonu ile yürütülen teknik görüşmelerde son aşamasına gelinmiş olan Geri Kabul Anlaşması'nın tamamlanma sürecinin , Avrupa Birliği Komisyonu'nun vatandaşlarımıza yönelik vize muafiyetine ilişkin yol haritasını müzakere etmek üzere üye devletlerden alacağı yetkiye paralel olarak yürütülmesi hususunun altı bir kez daha çizilmiştir'' diyen Atalay, ''Bu doğrultuda AB'nin son dönemde üçüncü ülke vatandaşlarına sağladığı vize muafiyetlerini de göz önünde bulundurarak Avrupa Birliği'ne bir an önce Türk vatandaşlarına yönelik vize muafiyetine ilişkin çalışmaları başlatması yönünde çağrıda bulunulmuştur'' görüşünü dile getirdi.

Atalay, ayrıca Sınır Güvenlik Teşkilatı'nın kurulmasına ilişkin hazırlanan Sınır Muhafaza Genel Müdürlüğü Teşkilat ve Görevleri Hakkındaki Kanun Taslağı çalışmasının hızla tamamlanması yönünde karar alındığına işaret etti. Atalay, ayrıca Yabancılar ve Uluslararası Koruma Kanunu Tasarısı, İnsan Ticaretiyle Mücadele ve Mağdurların Korunması Hakkında Kanun'a yönelik çalışmaların da devam ettiğini kaydetti.

Türkiye'de bulunan yasa dışı göçmenlerin ülkelerine geri gönderilinceye kadar yaşam koşullarını iyileştirilmesi konusuna da eğildiklerini bildiren Atalay, bu kapsamda İçişleri Bakanlığınca Aydın, Edirne ve Van illerinde 650'şer kişilik barınma merkezlerinin yapıldığını, Tatvan'da ise 750 kişilik barınma merkezinin faaliyete girdiğini anlattı.


Atık boşaltma alanı

İçişleri Bakanı Beşir Atalay, ''Avrupa Birliği, karşı karşıya olduğu düzensiz göç ve sığınmacı akımlarına ilişkin olarak Türkiye'yi bir tampon bölge veya atık boşaltım alanı olarak görmemelidir'' dedi. Atalay, AB'nin yaşadığı bir sorunu kendi içerisinde çözmesi gerektiğini kaydetti.

Atalay, konuşmasında ayrıca AB Genel Sekreterliği ve Türkiye Belediyeler Birliği arasında imzalanan Belediyeler Avrupa Birliği'ne Hazırlanıyor Protokolü ile 3000'e yakın belediyenin AB'ye üyelik sürecine içerisine sokulduğunu söyledi.


"Biz yolumuza devam ediyoruz"

Atalay, Türkiye'nin AB'ye üyelik sürecine bütün ciddiyetiyle eğildiğini, ocak ayında Dönem Başkanlığı'nı alacak Macaristan ile şimdiden görüşmeler yapıldığını belirterek şöyle konuştu:
''Türkiye olarak yükselen ekonomik trendimizi sürdürüyoruz, yükselen demokrasi trendimizi sürdürüyoruz ve ona devam edeceğiz. Uluslararası olaylarda barışçı ve yardımcı tutumumuz devam edecek, Medeniyetler İttifakı'ndaki eşbaşkanlığımız bütün kapsamıyla sürüyor ve o çalışma çok verimli yürüyor. Giderek katılan ülke ve uluslararası kuruluş sayısı artıyor ve Türkiye, güçlü bir ülke olarak yoluna devam ediyor ve bunu da bütün ülkeler artık kabul ediyor.
AB sürecinde daha hızlı mesafe almak istiyoruz ancak AB tarafında ve bazı AB ülkelerinde bu konuda çoğu siyasinin olumsuz, geciktiren tutumlarını da biliyoruz ve hassasiyetle takip ediyoruz. Buna da fazla aldırmıyoruz, biz yolumuza devam ediyoruz. Biz kendimize düşeni eksiksiz yerine getiriyoruz, bizim bu konuda kararlığımız var. Şuna da inanıyoruz; AB tarafı çok daha uzak olmayan bir zamanda yani kendilerinin yaptıkları bu geciktirmeleri ve yanlış siyasi engellemeleri de kendileri fark edecek ve Türkiye'ye kendileri çağrıda bulunacak 'bir an önce gelin üye olun' diye. Yeter ki Türkiye ekonomi ve demokrasi trendinde kararlı şekilde yoluna devam etsin, bu güçlü yürüyüşünü, istikrarını devam ettirsin. Bizim AB ile ilgili genel bakışımı bu.''

Atalay, Reform İzleme Grubu 24. Toplantısı'nın, Adalet Bakanlığının ev sahipliğinde şubat ayında Kahramanmaraş'ta yapılacağını bildirdi.
 


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler