Gül'den Mavi Marmara raporu yorumu

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, İsrail'in hazırladığı Mavi Marmara raporuna ilişkin, ''Bizim nezdimizde hiçbir kredibilitesi olmayan, 9 kişinin hayatını kaybettiği uluslararası sularda olan bir olayda, bunu gayriciddi bir şekilde değerlendiren ve neticelendiren, hiçbir uluslararası inandırıcılığı olmayan kendi belgelerinden başka bir şey değildir'' dedi.

Yayınlanma: 24.01.2011 - 16:02
Abone Ol google-news

Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Strasbourg'a hareketinden önce Atatürk Havalimanı'nda düzenlediği basın toplantısında, AKPM 2011 Genel Kurulu'nun Kış Oturumu'na konuk devlet başkanı sıfatıyla katılacağını söyledi.

1949'da Türkiye'nin de kurucusu olduğu Avrupa Konseyi'nin Avrupa'nın en büyük siyasi organizasyonu olduğunu ve 2. Dünya Savaşı'ndan sonra Avrupa'da yeni bir düzen kurulmasına Konsey vasıtasıyla başlandığını kaydeden Gül, bu örgütün, demokrasi, hukuk ve insanları ile ilgili konularda en büyük platform olduğunu ifade etti.

Abdullah Gül, Avrupa Konseyi'nin, AB'den farklı olarak bütün Avrupa'ya, 800 milyon nüfusa hitap ettiğini ve 47 ülkenin içinde bulunduğu bir organizasyon olduğunu, 'Sovyet Bloku' çöktükten sonra oradaki ülkelerin de katılımıyla daha da güçlü bir hale geldiğini söyledi.
Avrupa Konseyi'nin savunma ve güvenlik işlerinin dışında demokratik standartlar, hukukun üstünlüğü, insan hakları gibi konularda Avrupa'da yeni değerler oluşturan ve bu değerlerin bütün Avrupa'da yaşanmasını sağlayan mekanizmaları olan çok önemli bir kuruluş olduğunu dile getiren Gül, şöyle devam etti:

''Bakanlar Kurulu toplantıları olduğu için Parlamenterler Meclisi vardır ve yerel yönetimlerle ilgili birimleri vardır. Ve en önemlisi Avrupa Konseyi içerisinden çıkmış Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) vardır. Bildiğiniz gibi AİHM kararları da bütün ülkeler tarafından bağlayıcı kararlar olarak kabul edilmektedir.
Biz dönem başkanı olduğumuz için Dışişleri Bakanımız Genel Başkanlığı devralmıştır ve Bakanlar Komitesi'ne başkanlık yapmaktadır. Orada bulunduğum süre içerisinde Avrupa Konseyi Genel Sekreteri Thorbjorn Jagland ve AKPM Başkanı Mevlüt Çavuşoğlu ile görüşmelerde bulunacağım. Ayrıca Strasbourg'daki Türk vatandaşları ile bir araya geleceğim.
Dolayısı ile kurucusu olduğumuz içerisinde önemli aktif görevler aldığımız, bir zamanlar çok tenkit edildiğimiz, demokrasi standartlarımızdan dolayı çok sıkıntıyla karşı karşıya kaldığımız ama bugün Parlamenterler Meclisi'nin başına bir Türk'ün seçildiği önemli siyasi platformda bulunacağım.''

Cumhurbaşkanı Gül ayrıca ''1949-2010 Yıllarında Avrupa Konseyi'nde Türkiye'' başlıklı fotoğraf sergisinin AKPM'de açılışını yapacağını ve çarşamba günü yurda döneceğini bildirdi.

''İnandırıcılığı olmayan bir rapor''

Gazetecilerin sorularını yanıtlayan Gül, İsrail'in hazırladığı Mavi Marmara raporuna ilişkin soru üzerine, ''İsrail'in yaptıklarının uluslararası hukukla hiçbir ilgisi yoktur. İsrail'in açıkladığı bu rapor da yine uluslararası hukuk nezdinde hiçbir kredibilitesi olmayan, hiçbir meşruiyeti, inandırıcılığı olmayan kendi belgesinden başka bir şey değildir. Aslında bu şunu açıkça gösteriyor, İsrail hükümetinin ne kadar dünyayı ve uluslararası hukuku dikkate almayan şımarık tavrını gösteriyor'' dedi.

Gül, söz konusu rapora ilişkin ayrıca ''Bizim nezdimizde hiçbir kredibilitesi olmayan, 9 kişinin hayatını kaybettiği uluslararası sularda olan bir olayda, bunu gayri ciddi bir şekilde değerlendiren ve neticelendiren, hiçbir uluslararası inandırıcılığı olmayan kendi belgelerinden başka bir şey değildir. BM İnsan Hakları Komisyonu'nun topladığı veriler ve bunun kararı vardır. Bizi ancak bunlar bağlar ve ilgilendirir'' değerlendirmesini yaptı.

Yazıcıoğlu'nun hayatını kaybettiği helikopter kazası

''BBP Genel Başkanı Muhsin Yazıcıoğlu'nun hayatını kaybettiği kazayla ilgili Devlet Denetleme Kurulu (DDK) bir rapor hazırladı. Siz bu raporla ilgili bugün Yazıcıoğlu'nun eşiyle görüştünüz mü? Bundan sonra bu konuyla ilgili sizin Cumhurbaşkanı olarak inisiyatifiniz devam edecek mi?'' şeklindeki soruya Gül, şu yanıtı verdi:

''Rahmetli Muhsin Yazıcıoğlu'nun eşi, bir yıl kadar önce beni ziyaret ederek, bu konunun araştırılmasını, tereddütleri ve şüpheleri olduğunu ve bu işin DDK tarafından en detaylı şekilde araştırılmasını benden rica etti. Ben de DDK'ya talimat verdim. Hem olayın iyice araştırılması hem de Türkiye'de kurulların yeterli olup olmadığını, alınması gereken yeni tedbirler varsa bunların tespitini, kurumlarda noksanlık varsa bunların yeniden donatılması gerektiğini... Bu konuyla ilgili çalışma yapmalarını istedim.
800 sayfaya yakın bir çalışma yapıldı. Uzmanlar detaylı bir çalışma yaptı. Bugün duyuracaklardı. Bu rapor Başbakanlık'a gider, ilgili yerlere yazılır. Şu anda bir mahkeme var, savcı muhakkak ki kararı verecektir. Onlara gönderilir. Ailesi böyle bir talepte bulunduğu için ailesine verilir. Devletin ilgili kurumlarına gönderilir. Bu konuyla ilgili arama kurtarma faaliyetleri, hava araçlarıyla ilgili güvenlik konuları, herhangi bir kaza anında onların çabuk bulunabilmeleriyle ilgili bir noksanlık var mı yok mu bütün bunlar kapsamlı şekilde orada değerlendirildi. Uzmanların hazırladığı bir rapor olduğu için detaylarla ilgili herhangi bir şey söyleyemem.''

Gül, bu raporun DDK'nın web sayfasında detaylarıyla yer aldığını hatırlattı.
Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Ahmet Ertürk'ün, ''Cumhurbaşkanının görev süresi bir an önce karara bağlanmalı'' şeklindeki açıklamasının hatırlatılması üzerine Gül, bu konuyla ilgili daha önce açıklama yaptığını, Ertürk'ün de bir soru üzerine bu cevabı verdiğini ifade etti.

''Siyasette son günlerde bir üslup tartışması başladı. Sizin daha önce bir çağrınız olmuştu, yine böyle bir çağrı yapmayı düşünür müsünüz?'' sorusuna Gül, ''Her yıl aynı çağrıyı yapacak halim yok. Herkes aklı başında insanlar. Dolayısıyla halkımız takip ediyor, halk değerlendirir bunları'' yanıtını verdi.


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler