'Türkiye'nin İmam Hatipli bir başbakanı var'

Devlet Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış, ''Bugün Atatürk'ü istismar eden zihniyet, Atatürk'ün mirasına ihanet içerisinde olan zihniyet, imam hatiplerin varlığından dahi rahatsız oldular, bu eğitim yuvalarının kapılarına kilit vurmaya kalktılar'' dedi.

Yayınlanma: 29.05.2011 - 15:55
Abone Ol google-news

Devlet Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış, Sancaktepe İmam Hatip Lisesi temel atma töreninde yaptığı konuşmada, imam hatip liselerinin, Cumhuriyetin kuruluşuyla birlikte Atatürk'ün vizyonuyla başlayan bir süreci olduğunu söyledi. İmam hatip liselerinin kuruluşuna öncülük eden, bunun için mücadele veren ilk Meclisin kurucuları başta olmak üzere Tevfik İleri, Mahmut Celalettin Ökten ve Adnan Menderes'i rahmetle andığını belirten Bağış, 1900'lerin başında Türk milletinin 'yeter söz milletindir' diye haykırdıktan sonra Mahmut Celalettin Ökten'in, dönemin Bakanı Tevfik İleri ile yaptığı görüşmelerin neticesinde 1951 yılında ilk imam hatip lisesinin açılışını yaptığını anlattı.

Bağış, ''1920'lerde, ardından 1950'lerde atılan o tohum, Celalettin Hoca'nın, onun gibi nice değerli şahsiyetin fedakarlıkları neticesinde bugün çok değerli bir hazineye dönüştü'' dedi. Bağış, şöyle devam etti: ''Ezanların Türkçe okunduğu, kitapların yakıldığı, camilerimizin ahıra dönüştürüldüğü, insanların inançlarından dolayı her türlü baskıya maruz bırakıldığı dönemde, büyük üstadlarımızın imam hatip konusunda gösterdiği kahramanca mücadeleyi, yılgınlığa kapılmayan, umutsuzluğa düşmeyen, bu millete inanan, gençliğe inanan fedakar insanlar, karanlığa bir mum yakmak, bir umut alevlendirmek için yüreklerini ortaya koydular.''

Bağış, 22 Mart 1923 tarihinde Mustafa Kemal Atatürk'ün imam hatip liselerinin çekirdeğini oluşturan okullardan Daru'l Hilafe'yi ziyaretinde ''Memnuniyetle görüyorum ki; eğitim ve öğretim cidden dini hakikat içerisindedir. İnşallah aranızdan Farabi'ler, İbn-i Sina'lar çıkacak'' dediğini kaydederek, şunları söyledi: ''Ama bugün Atatürk'ü istismar eden zihniyet, Atatürk'ün mirasına ihanet içerisinde olan zihniyet, bırakınız imam hatip liselerinden Farabi'ler, İbn-i Sina'lar, İbn-i Rüşd'ler çıkmasını engellemeyi, bu okulların varlığından dahi rahatsız oldular, bu eğitim yuvalarının kapılarına kilit vurmaya kalktılar. Hatta İnönü'nün liderliğindeki CHP, imam hatip liselerinde okuyan öğrencilerimize 'ölü yıkayıcıları' deme saygısızlığını bile gösterdi. Halbuki imam hatip lisesinde okuyanla bu ülkenin diğer okullarında okuyan kardeşlerimiz, evlatlarımız arasında hiçbir fark gözetmemek gerekiyor ama çok şükür imam hatiplilere zenci muamelesi yapanlar, onlara 'şeriatçi' diyenler, 'rejim karşıtı' diyenler, 'gerici' diyenler, bugün Türkiye'nin geldiği noktayla utanmaya başladılar. Bugün Türkiye Cumhuriyeti'nin imam hatip lisesi mezunu bir Başbakanı var ve o aldığı eğitimin gereği olarak Cumhuriyet tarihinin en çalışkan Başbakanı olduğunu kendi rakiplerine bile itiraf ettirdi. 'Gerici' denen zihniyet, aslında bugüne kadar kendi vatandaşına 'bidon kafalı' diyen zihniyettir, asıl gericiler, kendi milletini 'bunlar göbeğini kaşır' diye küçümseyenlerdir.''

Egemen Bağış, bir zamanlar ''İmam hatip lisesi mezunları doktor olamaz, mühendis olamaz, avukat olamaz, oralara kapıcının çocuğu gider ya imam olur, ya da babası gibi kapıcı olur'' diyenlerin, bugün imam hatip lisesi mezunlarının, Türkiye'nin önünü nasıl açtığını, bu ülkeyi dünyanın en çağdaş, doğudaki ve batıdaki birçok ülkenin ilham kaynağı haline getirdiğini gördüklerini dile getirdi. Bunları görenlerin yüzlerinin kızarmadığını ifade eden Bağış, ''Hala utanmadan iftiralar atabiliyorlar. Bunlar, zamanında 'başörtüsü' deyip kızlarımızı evlere hapsetmeye, eğitimden mahrum bırakmaya kalktılar. 'Katsayı' deyip, bütün meslek lisesi mezunlarına zulüm etmeye kalktılar ama çok şükür ortaya koyduğumuz kararlılıkla çok net bir şekilde statükoculara karşı cevap verdik'' dedi.

Bugün anamuhalefet partisinden insanların çıkıp ''Başörtüsü faşist gömleğidir'', ''Nazi üniformasıdır'' dediklerini anımsatan Bağış, ''Bazı CHP'liler de başörtüsüne 'rahibe kıyafeti' dedi. Önce gittiler 'başörtüsüne özgürlük' dediler, ertesi gün belli ki o sırtlarını dayadıkları o karanlık odaklardan fırça yediler, arkadaşlara demiştik kamusal alanda olmazmış diye yeniden çark ettiler'' diye konuştu. Törende konuşmaların ardından Bağış, İstanbul Valisi Hüseyin Avni Mutlu, Sancaktepe Belediye Başkanı İsmail Erdem ve diğer yetkililer, okulun temelini attı.

 

'İstanbul 2012 yılı Avrupa Spor Başkenti ilan edildi'

Bağış, İstanbul'un 2012 yılı Avrupa Spor Başkenti ilan edildiğini belirterek, Avrupa tarihinde ilk kez AB üyesi olmamış bir ülkenin bir şehrinin spor başkenti ilan edildiğini söyledi. ''Biz ecdadımızın dünyaya barış taşıdığı, huzur taşıdığı, kalkınmanın merkezi olduğu dönemdeki anlayışı yeniden canlandırıyoruz'' diyen Bağış, bu anlayışın ''insanı yücelt ki devlet yücelsin'' olduğunu dile getirdi.

Bağış, insanı hor gören zihniyetin Türkiye'yi ancak karanlık tünellere sokacağını dile getirerek, ama kendi insanını seven, önemseyen, önünü açmaya çalışanların her zaman rahmetle anıldığını kaydetti. Bu milletin kendisine hizmet edenle, kendisini istismar eden arasındaki ayırımı çok açık yaptığını bildiren Bağış, ''Biz kültürel mirasımızı reddeden zihniyete, aşağılayan zihniyete, milletle alay eden zihniyete de hep beraber gereken mesajı verdik. Ben inanıyorum ki, 12 Haziran'da bu mesajı tekrar vereceğiz'' diye konuştu. Törende konuşmaların ardından, Bağış, İstanbul Valisi Hüseyin Avni Mutlu, Sancaktepe Belediye Başkanı İsmail Erdem, butona basarak temel atma işlemini gerçekleştirdi.
 

Bağış, diş tedavi ve protez merkezi açtı

Bağış, daha sonra Sancaktepe Diş Tedavi Ve Protez Merkezi'nin açılışını yaptı.
Buradaki konuşmasında da Bağış, Türkiye'nin üyesi olmaya çalıştığı AB üyesi ülkeler ile kıyaslandığı zaman ağız ve diş sağlığı konusunda atması gereken çok adımlar olduğunu söyledi. Türkiye'de, diş fırçası kullanım oranının Avrupa'dakinin çok altında olduğunu ifade eden Bağış, bu nedenle Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın çocuklara her zaman dağıttığı standart hediyelerin başında diş macunu ve diş fırçası geldiğini dile getirdi.

Egemen Bağış, Türkiye'de önemli yatırımları olan yabancı bir firmanın girişimleriyle önümüzdeki ders yılından itibaren Türkiye'nin dört bir yanında çocuklara ağız ve diş sağlığı konusunda önleyici eğitim vermek ve okulların birinci, ikinci ve üçüncü sınıflarına diş fırçası ve diş macunu dağıtmak için de yeni bir projenin hazırlığını yürüttüklerini bildirdi.

Bağış, ''İnşallah önümüzdeki ders yılından itibaren de bu ülkenin çocukları diş sağlığı konusunda daha bilinçli yetişecekler. Eskiden berberlerde diş çektiren bir millettik. Ama artık kanal tedavisine, proteze ihtiyaç duymayan bir millet olacağız. Çünkü dişlerimize iyi bakma konusunda gerekli adımları atacağız'' dedi. Açılışta konuşmaların ardından Bakan Bağış, İstanbul Valisi Mutlu, İl Sağlık Müdürü Ali İhsan Dokucu, Belediye Başkanı İsmail Erdem ve emeği geçenlere plaket takdim etti.
 

Sancaktepe Eğitim ve Araştırmla Hastanesi temel atma töreni

Devlet Bakanı ve Başmüzekereci Egemen Bağış, Sancaktepe Eğitim ve Araştırma Hastanesinin temel atma törenine de katıldı. Burada konuşan Bağış, 9 yıldır iktidarda bulunduklarını ve bu ülkenin en güçlü siyasi hareketi olduklarını söyledi. ''Hala en yakın rakibimiz bile yarımız kadar teveccüh görmüyor'' diyen Bağış, ''İşte 12 Haziran seçimleri geliyor. Bu millet kendine hizmet eden, kendi için sevdalanan, kendisinin sorunlarını çözmek için bu kadar çalışıp didinen Recep Tayyip Erdoğan'ı mı tercih edecek, Çakma Gandi'yi mi tercih edecek hep beraber göreceğiz'' dedi.

Bağış, bugün temelini attıkları hastanenin Türkiye'nin sayılı araştırma ve sağlık merkezlerinden biri olacağını, 40 bin metrekare alanda 400 yataklı, bölgenin şifa bulduğu çok önemli bir merkezi olacağını kaydetti. Eskiden Türkiye'de hastaneye sağlıklı girenin hasta çıktığını belirten Bağış, ''Rahmetli Ecevit'in kasketini giyerek Çakma Gandi olabileceğini zanneden arkadaş, Sosyal Sigortalar Kurumunun Genel Müdürüyken bu ülkede sigortalı kardeşim 200 tane hastaneye gidebiliyordu. Bu gün 2 bin 800 tane hastaneye gidebiliyor'' diye konuştu.

Bağış, sağlıksız siyasetin sağlıksız toplum demek olduğunu vurgulayarak, sözlerini şöyle sürdürdü: ''Siyasetin kanseri de popülizmdir. Bir zamanlar bu ülkede, 'kim ne dediyse ben 5 katını vereceğim' diyen bir zihniyet vardı. Burada bir evladımız var, bana bir pankart yazmış, 'İçinde insan olan proje' diye. 12 yaşında benim oğlumla yaşıt Emir, bu işi anlamış, içinde insan olan proje diye bakan ağabeyine yazmış gösteriyor da, bu Çakma Gandi hala anlayamadı. Çünkü bunlar siyasetin kanseri olan popülizm hastalığına tutulmuşlar. Şimdi popülizm hastalığı mağduru tutmuş diyor ki, 'Bu ülkede ne kadar işsiz varsa 600 lira maaş bağlayacağım' diyor. Herkese 600 lira verirsen asgari ücretle çalışmaya kimi bulacaksın? Kim çalışır? Bunlar bu milleti tembel olsun, yatsın istiyorlar. Biz zaten 600 liradan fazlasını sosyal yardımlarla veriyoruz. SSK'yı nasıl batırdıysa, şu son 9 yılda devletin hazinesini güçlendirdik, Avrupa'nın en güçlü ekonomisi haline getirdik, gözünü oraya dikmiş bunu da batıracak. Bugün Başbakanımız Kayseri'de 'vitrin süsü' demiş. Gerçekten de vitrin süsü gibi.''


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler