BM'den Kıbrıs raporu

BM Genel Sekreteri Ban Ki-mun yayımladığı son Kıbrıs raporunda, ''genel olarak Kıbrıs'taki müzakerelerin iyi yönde ilerlediğini'' ve iki lider arasında kişisel düzeyde ''mükemmel bir uyum'' olduğunu söyledi. Ban raporunda, adadaki olumlu gelişmelere rağmen henüz kapsamlı bir anlaşma sağlanamadığı gerekçesiyle adadaki BM Barış Gücü'nün görev süresinin 6 aylığına uzatılmasını önerdi.

Yayınlanma: 03.12.2008 - 09:14
Abone Ol google-news

BM Genel Sekreteri Ban Ki-mun yayımladığı son Kıbrıs raporunu yayımladı. Ban raporda, ''genel olarak Kıbrıs'taki müzakerelerin iyi yönde ilerlediğini'' belirtti.

 

Kıbrıs'taki BM görev süresinin uzatılması

Genel Sekreter Ban raporunda, adadaki olumlu gelişmelere rağmen henüz kapsamlı bir anlaşma sağlanamadığı gerekçesiyle adadaki BM Barış Gücü'nün (UNFICYP) Kıbrıs'ta önemli bir rol oynamaya devam ettiğini belirterek, gücün görev süresinin 6 aylığına uzatılmasını tavsiye etti.

Ban, BM Güvenlik Konseyi'ne sunulan raporunda, görev süresi 15 Aralık'ta dolacak UNFICYP'in süresinin 15 Haziran 2009 tarihine kadar uzatılmasını istedi.

UNFICYP'nin adada 31 Ekim 2008 itibariyle 858'i asker, 69'u polis olmak üzere 927 kişilik personeli bulunuyor.

 

Kıbrıs müzakerelerinde yeni dönem

Ban, adada 24 Mayıs ile 23 Kasım 2008 tarihleri arasındaki gelişmeleri özetlediği raporda, son 6 ayda Kıbrıs sorununu çözme çabalarının yeni bir safhaya girdiğini ifade etti.

Adadaki iki liderin 3 Eylül 2008 tarihinde iki bölgeli, iki toplumlu, siyasi eşitlik temelinde kapsamlı bir çözüme yönelik resmi müzakereleri yeniden başlatmalarının cesaret verici olduğunu belirten Ban, bu durumun Rum yönetimi lideri Dimitris Hristofyas ve KKTC Cumhurbaşkanı Mehmet Ali Talat tarafından paylaşılan ''siyasi cesaret, vizyon ve (çözüme yönelik) taahhüdü'' yansıttığını kaydetti.

 

'Mükemmel uyum'

Ban, bu kapsamda 23 Mayıs ve 1 Temmuz'da iki önemli ortak açıklama ve sadece 4 resmi görüşme yaparak barış sürecine yönelik ortak bir çerçeve ve vizyon oluşturmayı başaran, adadaki süreci bu noktaya getiren Hristofyas'ın ve Talat'ın ''siyasi liderliğini'' takdir ettiğini belirtti. Ban, iki lideri süreci ileri götürme konusunda cesaretlendirdiğine işaret etti.

Her iki liderin kişisel olarak ''mükemmel bir uyuma sahip olmalarının Kıbrıs sorunun çözümünde iyimser olmak için başka bir neden'' olduğunu da belirten Ban, iki liderin süreci birlikte sahiplendiklerini ve tam sorumluluk üstlendiklerini belirterek ''Hasım olarak değil ortak olarak onları bekleyen mesele başlattıkları bu süreçteki ivmeyi korumak'' ifadesine yer verdi.

 

'Medya aracılığıyla müzakere sürece zarar veriyor'

Tarafların kendi toplumlarına çözüm isteniyorsa uzlaşmanın vazgeçilmez olduğunu ve ''kazan-kazan'' anlayışına dayalı bir çözümün ekonomik, siyasi, güvenlik ve diğer alanlardaki yararlarını anlatmaları ve bunu teşvik etmelerinin gerekli olduğunu söyleyen Ban, bu kapsamda karşılıklı şikayetlerin ve medya aracılığıyla müzakere yapmanın bu amaçlara ters düştüğünü de belirtti.

 

'Sivil toplumun önemi'

Aynı kapsamda ilgili ve bilgilendirilmiş bir sivil toplumun adada güven ortamı oluşturulmasında önemli olduğunu kaydeden Ban, sivil toplumun sürece aktif katılımının Kıbrıslıların ne için oy vereceklerini anlamalarına yardımcı olacağını ve bu kapsamda sorunun çözümünün kalıcı olmasını sağlayacağını ifade etti. Ban, bu kapsamda taraflara sivil toplumun adanın geleceğine yönelik tartışmaya aktif şekilde katılmasını kolaylaştırmaya çağırdı.

 

Kıbrıslı Türklerin izolasyon duygusu

Ban, raporunun gözlemler kısmının sonunda, adadaki iki taraf arasında ekonomik, sosyal, kültürel, sportif ve benzeri bağların, temasların kurulmasının adada devam eden çabalara olumlu etkisi olacağını ifade ederek, bu tür temasların daha önce de belirttiği üzere, ''iki toplum arasında güven duygusunu besleyeceğini ve Kıbrıslı Türklerin hissettiği izolasyon duygusunu hafifletmeye yardımcı olacağını'' belirtti.

Ban, yine aynı kapsamda iki taraf arasında süratle daha fazla ekonomik ve sosyal eşitliğin sağlanmasının, adanın yeniden birleşmesini kolaylaştırmakla kalmayacağını, aynı zamanda bunu daha da olası hale getireceğini belirtti. Ban, bu kapsamda aksi yöndeki çabaların ters etki yaratacağının ve amaca zarar vereceğinin altını çizdi.

Genel Sekreter Ban, BM'nin adadaki çözüm yönündeki sürece tam desteğinin devam edeceğini ve tarafların talepleri olursa daha da fazla yardıma hazır olduğunu belirtti.
Bu arada Ban, ''Kıbrıslı Türklerin hissettiği izolasyon duygusu'' ifadesini Haziran 2008 raporunda da kullanmış, Kıbrıslı Türk yetkileri ise Genel Sekreter Ban'ın ''izolasyonlar konusunda kullandığı dilin, gerçekleri yansıtmaktan uzak olduğunu ve hayal kırıklığı yarattığını'' bildirmişlerdi.

 

Adadaki mayın temzileme çalışmaları

Ban, adadaki mayın temizleme çalışmalarının devam etmesinden ve kayıp kişilerin akıbetinin belirlenmesi için uğraşan komitenin insani çalışmalarına devam etmesinin memnuniyet verici olduğunu da belirtti.

 

Yeşil Hattaki durum

Raporun yazıldığı dönemde ufak tefek bir iki olay dışında Yeşil Hattaki durumun da sakin olduğunu kaydeden Ban, adadaki tarafları yıllık askeri tatbikatlarını iptal etmelerinden dolayı da tebrik etti.


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler