Empatinin sergisi...

Serginin adı, yüksek sesle 'sanat eleştirmenlerinin sergisi mi olur!' diyen, olası potansiyeller ve muhalif sesler için yumuşak bir cevap veriyor: 'Canım, lütfen yapma'. Birbirine 'bağımlı' ama bir o kadar da uzak görünen iki grup arasındaki bu yer değiştirme,'karşı tarafı'anlayıp empati kurmayı da beraberinde getirmiş.

Yayınlanma: 23.06.2011 - 06:47
Abone Ol google-news

Bir sergi düşünün ki, duvarlarda sanatçıların ‘kalemi’, sanat eleştirmenlerinin ‘eseri’ olsun. Bir sergi düşünün ki, deneyimlediğiniz saf bir ‘potansiyel’ olsun.

Bahsettiğimiz sergi, Proje 4L / Elgiz Çağdaş Sanatlar Müzesi’ndeki “Canım, Lütfen Yapma” sergisi. Biraz oyun, biraz sınav, biraz da görev arasında konumlanan bu sergide, Uluslararası Sanat Eleştirmenleri Derneği’nden (AICA) sanat eleştirmenlerinin eserleri ve onların seçtikleri sanatçıların bu eserleri tamamlayan metinleri yer alıyor.

Serginin adı, yüksek sesle “sanat eleştirmenlerinin sergisi mi olur!” diyen, olası potansiyeller ve muhalif sesler için yumuşak bir cevap veriyor: “Canım, lütfen yapma”. Sanatçıların metinlerinde de bu cümleye göndermeler görmek mümkün. İşte Işıl Eğrikavuk’un metninden bir alıntı... “Sanat da yaratıcı olmayabilir. Ama öyle olması tercihimizdir. Türdeşlerinden kopyalanmış, çabuk ve düşünmeden kotarılmış, dönüştürmek yerine tekrar eden, sorgulamak yerine didaktik olmayı seçen tüm sanat ve eleştiriye: ‘Canım, lütfen yapma’ diyoruz”.

Serginin küratörlüğünü üstlenen ve eserleri de sergilenen AICA üyeleri Seda Yörüker ve Selen Sarıoğlu, dengeleri değiştiren bu sergi için, dernek üyelerine açık bir çağrıda bulunmuş. Bu çağrıya cevap veren sanat eleştirmenleri Ayşe Köksal, Beral Madra, Burcu Pelvanoğlu, Burçak Madran, Derya Yücel, Ebru Nalan Sülün, Elif Dastarlı, Evrim Altuğ, Fırat Arapoğlu, Nazlı Gürlek, Nilgün Yüksel, Osman Erden, Su Başbuğu ve Umut Kaan Özdemir olmuş.

Yörüker, serginin temelinde ‘karşılaşma’ ve ‘potansiyel’ fikrinin yer aldığını söylüyor: “Olası potansiyellere bir alan sağlamak ve karşılaşmalar yaratmak, önce kendi içimizde, sanat yapma fikrimizle karşılaşma, sonrasında birbirimizle karşılaşma.”

“Buraya gelenler bir beceri görmeye değil, göstergeleri okumaya gelmeliler” diyen Yörüker, neyin becerilemediğinin de aslında bir gösterge olduğunu, sanat eleştimenlerinin sanat yapma ve imge üretme halinin nasıl bir şey olduğunu göstermeye çalıştıklarını belirtiyor.

Sarıoğlu ise, sergideki işlerle metinlerin birbirlerinin tamamlayıcısı olduğunun altını çiziyor. Sergide metni bulunan sanatçılar ise Serkan Özkaya, Gülsün Karamustafa, Volkan Aslan, Aslımay Altay Göney, Orhan Cem Çetin, Komet, Vahit Tuna, Evrim Kavcar, Xurban-Collective, Antonio Cosentino, Lebriz Rona, Zeynep Perinçek, Oral Ünlü, Işıl Eğrikavuk, Yusuf Taktak, Elif Çelebi ve Nuri Kuzucan.

Birbirine “bağımlı” ama bir o kadar da uzak görünen iki grup arasındaki bu yer değiştirme, ‘karşı tarafı’ anlayıp empati kurmayı da beraberinde getirmiş. Üstelik eleştirmenlerin potansiyeli hem kendilerini hem de “asıl” sanatçıları şaşırtmış.

Ne eser sahiplerinin ne de sergilenen işlerin sanatsal anlamda bir iddiası yok, her türlü eleştiriye açıklar. Zira Lebriz Rona’nın da söylediği gibi serginin eleştirilmesi, sanat eleştirmenliğine dikkat çekmenin en vurucu yolu. Bu da bizi serginin asıl amacına götürüyor.

AICA Sanat Eleştirmenleri sergisi sadece algıları sarsmayı değil, aynı zamanda hızla genişleyen çağdaş sanat ortamında önemi daha da artan sanat eleştirmenlerine, sanat eleştirisine ve AICA Türkiye’ye dikkat çekmeyi amaçlıyor. Bu doğrultuda AICA Türkiye’nin bütçesine katkı sağlamak amacıyla sergide yer alan yapıtlar satılabilir olacak ve buradan elde edilen gelir AICA Türkiye’nin bütçesine aktarılacak.

“Canım, Lütfen Yapma”, 9 Temmuz’a kadar Proje 4L’nin proje odalarında görülebilecek.


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler