''Kırık Midyeler'', ''Saraybosna'nın Kalbi'' için yarışıyor

17. Saraybosna Film Festivali'nde, Türkiye'yi temsil eden ''Kırık Midyeler'' seyirciyle buluştu. Seyfettin Tokmak'ın yönettiği film ''Saraybosna'nın Kalbi'' için yarışan 10 film arasında.

Yayınlanma: 28.07.2011 - 08:07
Abone Ol google-news

Bosna'nın yaşadığı acı savaşın izlerini yok etmek ve kenti yeniden sanatla buluşturmak isteyen sanatçıların girişimiyle 1995 yılında başlatılan Saraybosna Film Festivali'nin 17.'si, 44 ülkeden 220 filmi izleyiciyle buluşturuyor. Dünyanın çeşitli yerlerinden gelen misafirleri ağırlayan Saraybosna'da tam bir ''sanat buluşması'' yaşanıyor. Günde onlarca filmin izlendiği, çeşitli sanatçıların sinemaseverlerle söyleşiler yaptığı kentte, bu yıl ''Saraybosna'nın Kalbi''ni kimin kazanacağı merak ediliyor.

Festivalin en anlamlı ödülü olarak gösterilen ''Saraybosna'nın Kalbi'' için 10 film yarışıyor.

Yönetmenliğini Seyfettin Tokmak'ın yaptığı ve yarışmada Türkiye'yi temsil eden ''Kırık Midyeler'', Saraybosna Halk Tiyatrosu'nda seyirciyle buluştu.

Mardin'den İstanbul'a gelen iki çocuğun para kazanarak Almanya'ya gitme serüveni ile Bosna'dan kızıyla birlikte geldiği İstanbul'da organ mafyasının eline düşerek yaşamını yitiren Boşnak annenin hikayesinin işlendiği film, izleyenlerin büyük beğenisini kazandı. Filmde Boşnak anne ''Medina''nın, organ mafyası tarafından iki böbreğinin alınarak öldürülmesi ve kızı ''Elma''nın çaresizliği, filmi izleyenlere hüzünlü anlar yaşatıyor.

Filmin yönetmeni Seyfettin Tokmak, geçen yıl Saraybosna Film Festivali'nde ''film projesi'' dalında ödül aldıklarını ifade ederek, ''Bu filmi tamamlayarak yarışmaya katılmak ise boynumuzun borcu olmuştu. Şimdi yarışmada bulunduğumuz için çok mutluyuz'' dedi.

Saraybosna'nın kendisi için ''çok geç fark ettiği bir yer'' olduğunu belirten Tokmak, şöyle konuştu:

''Burayı çok uzağımızda hissediyorduk, ancak daha sonra kültürel bir yakınlığımız ve insanların yoğun bir ilgisini gördük. Türk'seniz ayrı bir ilgi gösteriliyor size. Türk olmanın bu kadar gurur verici olacağını hiç düşünmemiştim. Bugüne kadar birçok ülkeye gittim, ancak Saraybosna'da bir Türk olarak, Türkiye'den gelen bir insan olarak yaşadığım etkiyi anlatamam.''

Yarışmada Türkiye'yi temsil eden ''Kırık Midyeler'' filmini amatör ruhla yaptıklarını belirten Tokmak, insanların göç etme halini, Mardin'den gelenlerle, Bosna'dan ve Afrika'dan İstanbul'a sığınan mültecilerin Kumkapı'da barınmalarını, iş bulma çabalarını filmde işlemeye çalıştıklarını kaydetti.

Dünyanın değişik yerlerinden gelen insanların hikayelerini filmde bir potada eritmeye çalıştıklarını anlatan Tokmak, ''İstanbul'un Sultanahmet'i dünya çapında bilinen bir yerimiz. Fakat Sultanahmet'in hemen alt kısmında Kumkapı'da aslında görünüşte turiste benzeyen, ancak illegal bir hayat sürmeye çalışan çok geniş bir kitle var. Onların kendi aralarındaki duyguları, bir arada bu kadar farklı kültürlerin buluşma hali senaryo sürecinde bizi çok etkiledi'' dedi.

Seyfettin Tokmak, filmde Mardin'den gelen iki midyeci çocukla, Bosna'dan gelen anne ve kızının hikayesini işlediklerini belirterek, bu nedenle Bosna'ya gelerek buradan bir oyuncuya filmde rol verdiklerini kaydetti.

Filmin çekimi sırasında Türkiye'de de ciddi bir Boşnak nüfusun var olduğunu tespit ettiklerini belirten Tokmak, ''Bu nedenle Boşnakların kültürel ilişkilerini, aile ortamlarını öğrenmek bizim için çok kolay oldu. Biz Boşnakçayı filmin içine yaklaştırmak istedik, İstanbul'daki hallerini kendi gerçeklikleriyle ifade etmelerini istedik. Çocuk oyuncular ise Mardin'den gelerek filmimizde rol aldı. Aslında 'Kırık Midyeler' ile, içinde Boşnakça, Kürtçe, Kongocanın geçtiği 'Kırık Türkçe' diyebileceğimiz bir film meydana getirdik'' diye konuştu.

Tokmak, filmi çekerken, ''Saraybosna Film Festivali'ne katılmayı planlayıp planlamadıklarının'' sorulması üzerine, şunları söyledi:

''Filmi çekerken hiçbir şey düşünmedik. Çünkü çok zor ve kısıtlı imkanlarla filmimizi çektik. Boşnakça ve Afrika dillerini bilen oyuncuları bulurken zorlandık. Ancak sonunda filmimizi tamamladık. Saraybosna'da bulunmak inanılmaz gurur verici bir durum. Çünkü biz geçen yıl bu festivalde film projesi ödülü aldık. Bu filmi tamamlamak boynumuzun borcu olmuştu.''

Filmin senaristi Kenan Kavut ise festivalde Türkiye'yi temsil etmenin çok güzel bir duygu olduğunu belirterek, ''Ayrıca filmde rol alan bir oyuncumuz Bosnalı, filmimizin hikayesinin bir tarafı da yine Bosna ile ilgili, bu nedenle Saraybosna Film Festivali'nde bulunmaktan ayrı bir mutluluk duyuyoruz'' dedi.

Kavut, ''Ödül alan film iyidir'' mantığında olmadığını da belirterek, ''Ancak bu festivalden ödül bekliyoruz, ödül olursa bizim açımızdan çok güzel olur'' diye konuştu.

Film ekibiyle birlikte Saraybosna'da bulunan ve ''Faysal'' rolünü canlandıran 12 yaşındaki Seydo Çelik ise 9 kardeşi bulunduğunu ve Mardin'de yaşadığını ifade ederek, ''Mardin'de bulunduğum sırada film için teklif aldım. Bu nedenle çok heyecanlandım, bu heyecanım devam ediyor. İstanbul'a bile gitmek bir zamanlar benim için hayalken, Bosna-Hersek'i gördüğüme hala inanamıyorum'' dedi.
 

Filmin Bosnalı oyuncusu Selma Alispahiç

''Kırık Midyeler''de ''Medina'' isimli Boşnak kadın karakterini canlandıran Selma Alispahiç de film çalışmaları sırasında Türkiye'de bulunduğu sırada kendisini ''evinde gibi'' hissettiğini söyledi.

Alishapiç, Bosna-Hersekli sinemacı olarak Saraybosna Film Festivali'nde Türkiye'yi temsil etmenin kendisi için ayrı bir gurur kaynağı olduğunu, Saraybosnalı seyircilerin ''Kırık Midyeler'' filmine tepkisini şu anda çok olumlu bulduğunu anlattı.
 


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler