Marifetli Karaman

Almanya’daki Deniz Feneri davasında 5 yıl 10 ay hapis cezasına çarptırılan Euro 7’nin Genel Müdürü Mehmet Gürhan hapisteyken onun adına İstanbul’daki 10. Noter’den vekâletname alan Kanal 7 Yönetim Kurulu Başkanı Zekeriya Karaman; vekâletnameyi aldığı gün İstanbul’da kurulu Haliç Deniz şirketinde “hisse operasyonu” gerçekleştirdi. Karaman, Gürhan’ın 50 bin YTL’lik hissesini davanın diğer faili olarak gösterilen İsmail Karahan’a devretti; Gürhan şirketin genel müdürlüğünden istifa etti. Bu devir sonrası şirket Karaman ve Karahan ortaklığına geçti.

İstanbul’daki bu şirketin önemi ise Almanya’daki Deniz Feneri davasının iddianamesinin 98. sayfasına dayanıyor. O sayfada, “Almanya’da Deniz Feneri’ne yapılan bağış paralarıyla alındığı belirtilen gemi için Vakıfbank’tan çekilen 1 milyon Euro’luk kredinin 400 bin Euro’sunun Haliç’e havale edildiği” yazıyor. Gürhan’la birlikte davada hapis cezasına çarptırılan Deniz Feneri’nin muhasebecisi Firdevsi Ermiş de bu havaleyi iki kez 200 bin Avro’lar halinde kendisinin yaptığını doğrulayarak Haliç şirketine giden paranın nereye harcandığını bilmediğini itiraf ediyor. Skandalın ayrıntıları şöyle:

4 Sicil kayıtlarına göre ilk adı Haliç Basın Yayın Ltd. olan şirket 15 Şubat 2006’da kuruldu. Ortakları, Mustafa Çelik ile İsmail Karahan’dı. (Kanal 7’nin tepe yöneticileri...)

4 13 Şubat 2007’de unvan değişikliğine gidildi ve şirketin adı Haliç Deniz oldu. (Mehmet Gürhan’ın Zekeriya Karaman’ın talimatıyla Letonya’da gemiyi satın aldığı 1 Mart 2007’den 15 gün önce...)

4 Unvan değişikliği kararı alınan toplantıda Karaman’la Gürhan şirketi kurucularından devraldı. Haliç Basın’ın ortağı Mustafa Çelik 50 bin YTL’lik ortaklık sermayesinin tamamını Beyaz Holding’e aktardı (Deniz Feneri iddianamesinde bağış paralarının akıtıldığı şirketlerden biri olarak gösteriliyor...). Diğer kurucu ortak İsmail Karahan hissesini Gürhan’a devretti. Böylece şirketin yeni ortakları Beyaz Holding adına Karaman ile Gürhan oldu. Bu değişiklik 22 Şubat 2007’de tescillendi. Bu toplantıya bizzat Mehmet Gürhan da katıldı.

4 Bu toplantıda faaliyet alanı değiştiği için ana sözleşmenin 2 ve 3. maddeleri, sermaye ile ilgili 6 madde değiştirildi. Faaliyet alanı kara, hava ve deniz taşımacılığı oldu, basın işleri tamamen çıktı. Şirketin adı Haliç Deniz Ltd. oldu. Sermayede 100 bin YTL’den 750 bin YTL’ye çıkarıldı. Bunun 700 bin YTL’si Beyaz Holding’in, 50 bin YTL’si Gürhan’ındı.

4 Ancak üç ay sonra 21 Mayıs 2007’de Mehmet Gürhan hisselerini devrederek ayrıldı.

4 Bu tarihte Mehmet Gürhan Frankfurt’ta hapisteydi. Zekeriya Karaman’ın elinde toplantının yapıldığı gün 21 Mayıs 2007 tarihli İstanbul 10. Noteri’nden Gürhan adına alınan vekâletname vardı!..

4 Beyaz Holding adına Karaman ve Karahan’ın katıldığı bu toplantıda Gürhan, şirkette sahip olduğu 50 bin YTL’lik sermayeye denk gelen hissesini şirketin ilk kurucularından Karahan’a tekrar devretti. Gürhan müdürlük göre-vinden de istifa ederken Karahan’ın sermaye tutarı da 50 bin YTL oldu.
 

Erdoğan’ın akrabası yönetici

4 Haliç Deniz’in yetkilisi olarak görünen Zekeriya Karaman’ın oğlu Habip Karaman, Başbakan Tayyip Erdoğan’ın oğlu Burak Erdoğan ile bacanak. Karaman’a Gürhan adına verilen vekâletnameyi onaylayan İstanbul 10. Noteri, Başbakan Erdoğan’ın da noteri.
 

İddianamedeki Haliç Şirketi

Almanya’daki Deniz Feneri e.V. iddianamesinin 98. sayfasında Haliç şirketi şöyle yer alıyor: “Ayrıca sanık Ermiş’in anlatmış olduğu gibi, zamanında ‘Baltic Kristina’ adını taşıyan ve Letonya’da demirlemiş bir geminin de Almanya Deniz Feneri’nin parasıyla satın alınmış. Resmi muhasebeye, geminin satın alınması için 1 milyon Euro kredi alındığını ve geri kalan paranın da sanki Türkiye’den geldiğini gösterecek şekilde geçirmeyi Gürhan, Ermiş’e talimat vererek yaptırmış. Kredi, Frankfurt VakıfBank’tan EURO 7’nin hesabına geçirildikten sonra, iki kez ve her defasında 200 bin Euro Türkiye’de yeni kurulan ‘Haliç Deniz Taşımacılık ve Turizm Ltd.’ şirketine havale edilmiş. Sanık Ermiş, bu paranın orada hangi iş için ve nereye kullanıldığını söyleyememiş.”