'Ciddi insan hakları ihlalleri var'

Türkiye Barolar Birliği (TBB) Başkanı Özdemir Özok, yapılan değişikliklere ve düzenlemelere karşın Türkiye'de çok ciddi insan hakkı ihlallerinden, bir insanlık suçu olan işkenceden ve kötü muameleden söz edilebildiğini söyledi.

Yayınlanma: 20.12.2008 - 15:41
Abone Ol google-news

Türkiye Barolar Birliği (TBB) Başkanı Özdemir Özok, TBB İnsan Hakları ve Uygulama Merkezi tarafından Ankara Barosu Staj Eğitim Merkezi'nde düzenlenen ''İnsan Hakları Evrensel Bildirisinin Çeşitli Ülkeler Açısından Değerlendirilmesi'' konulu sempozyumun açılışında yaptığı konuşmada, tek kutuplu yeni dünya düzeninde uluslararası sermayenin, tüm insan hakları söylem ve eylemlerine karşın siyasal, sosyal ve ekonomik ilişkileri kendi yararı ve çıkarı doğrultusunda kurguladığını ifade etti.

Bunun insan hakları belge ve bildirilerinde tanımlanan, şekillenen ve açıklanan hak ve özgürlüklerin sadece metinlerde kalmasına neden olduğunu dile getiren Özok, ''Gelişmiş demokrasilerde bu hak ve özgürlüklerin savunucusu sivil baskı grupları güçlü bir biçimde geliştiği için kısmen mücadele yapılabilmektedir. Yoğun insan hakları ihlallerinin yaşandığı kapalı toplumlarda bu gelişme olmadığı için en ağır insan hakları ihlallerine rastlanabilmektedir'' dedi.

''İnsan hakları'' adına ''insani müdahale''nin yapıldığı her yerde durumun daha da kötüye giderek açlık, salgın hastalık, kitlesel göç, iç savaş, korku ve gelecek endişesi gibi evrensel bildirinin güvence altına aldığı hak ve özgürlüklerin yok edildiğini vurgulayan Özok, şunları kaydetti: ''Özellikle savaş ve şiddetin girdabında olan Afrika ülkelerinden Kongo'da, Cezayir'de, Somali'de, Mozambik'te, Ruanda'da, Uganda'da, Sudan'da, Etiyopya'da, Angola'da, Liberya ve Fildişi Sahilleri'nde yaşananlardan ve son olarak Orta Doğu ve Irak'ta sergilenenlerden sonra, İnsan Hakları Evrensel Bildirgesi ve onun dünya çapında uygulayıcısı ve koruyucusu olan Birleşmiş Milletler Teşkilatı'nın varlık nedenleri yeniden gözden geçirilmelidir. İnsan hakları her insana bir gün mutlaka gerekli olacaktır. Yapılan ihlallerin bir gün kendisine de yapılabileceğini düşünen her uygar insan gerekli demokratik tepkilerini göstermek durumundadır. Haksızlığın sona erdiği, adaletin süreklilik kazandığı, hukukun egemen olduğu, bir dünya ancak böyle yaratılabilir.''

Özok, insan haklarının uluslararası uygulamalarında görülen olumsuzlukların benzerlerinin ulusal uygulamalarda da görüldüğünü ve bir çok olumlu girişime karşın ülke notunun oldukça düşük kaldığını savundu. Türkiye'de yıllardır insan haklarına dayalı demokratik bir toplum yaratılması yönünde çok ciddi çalışmalar yapıldığını ve buna bağlı yasal düzenlemeler gerçekleştirildiğini anlatan Özok, özellikle AB uyum yasaları çerçevesinde insan hakları boyutuyla çok ciddi Anayasa değişiklikleri yapıldığına işaret etti. Özok, ''Bunca değişikliğe ve düzenlemeye karşın ülkemizde çok ciddi insan hakkı ihlallerinden, bir insanlık suçu olan işkenceden ve kötü muameleden söz edilebilmektedir'' diye konuştu.

İnsan hakları bildirgesinin yayımlanışının 60. yılında insanların bildirgenin temel amacı olan ''korku ve yoksulluk'' duygularından kurtulamadığını ifade eden Özok, ''Oysa unutulmamalıdır ki insan sahip olduğu hak ve özgürlükleriyle birlikte insandır'' dedi.


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler