'İki aşamalı bir planımız var'

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Orta Doğu gezisinin ilk ayağı olan Suriye ve Ürdün ziyaretleriyle ilgili olarak, ''Gerek Suriye ile yaptığımız görüşmeler, gerekse Ürdün ile yaptığımız görüşmeler çok, çok verimli geçti'' dedi. Görüşmeler kapsamında Mısır'da Hüsnü Mübarak ile biraraya gelen Erdoğan, 'Gazze'deki gerginliğin sona ermesi için iki aşamalı planımız var' diye konuştu.

Yayınlanma: 01.01.2009 - 12:15
Abone Ol google-news

Başbakan Erdoğan, Ürdün ziyaretini tamamlamasının ardından Esenboğa Havalimanı'nda basın mensuplarına açıklama yaptı. Erdoğan, Suriye ve Ürdün'ü kapsayan özellikle Gazze şeridindeki gelişmelerle ilgili bir Orta Doğu ziyareti başlattıklarını anımsatarak, ''İlk ayağında gerek Suriye ile yaptığımız görüşmeler, gerekse Ürdün ile yaptığımız görüşmeler çok, çok verimli geçti'' diye konuştu.

Ürdün'de yaptıkları görüşmenin ardından Filistin Devlet Başkanı Mahmut Abbas ile bir araya geldiklerini anlatan Başbakan Erdoğan, ''Bunun da çok verimli geçtiğine inanıyorum. Bundan sonraki süreçte de yoğun bir şekilde birbirimizle irtibat halinde olacağız. Gelişmeleri anında değerlendirme fırsatımız olacak'' şeklinde konuştu.

El Fetih ile Hamas arasındaki sorunların giderilmesi konusunda Türkiye'nin bir girişimi olup olmayacağı yönündeki soruya Erdoğan, ''Bugün özel temsilcim Ahmet Bey, Halid Meşal'le Suriye'de bir görüşme yaptı. Bütün bu görüşmeleri biz bu temaslarımızda değerlendireceğiz'' yanıtını verdi. Şu anda Mısır'ın El Fetih ve Hamas arasındaki görüşmelerin arabulucusu olduğunu hatırlatan Başbakan Erdoğan, şöyle devam etti:
''Biz, durumdan vazife çıkarmak gibi bir yanlışın içine giremeyiz. Burada gerek Arap Birliği, gerekse Mısır'ın, Türkiye'nin de burada özgüvenin teminine katkıda bulunması açısından herhangi bir talepleri bulunması halinde, biz de devreye girebileceğimizi, yardımcı olabileceğimizi kendilerine söyledik. Çünkü bizim derdimiz burada, 'Bu işi başaran ülke biziz, şudur, budur' böyle bir şeyin içerisinde olmak değil. Bu bölgede barışa katkı sağlayabilmek. Bağcıyla bir problemimiz yok, bizim derdimiz, üzümü hep birlikte yiyelim istiyoruz. Bizim derdimiz budur. 'Bölge barışına katkıda bulunmak için bir hizmet düşerse bunu seve seve yaparız' dedik. Taraflar bunu makul karşıladılar.''

Hamas'ta güven noktasında bir sıkıntı bulunduğunu söyleyen Erdoğan, ''Bu güveni Türkiye'nin sağlayabileceği izlenimini Ahmet Bey'e de verdiler. Bu noktadan hareketle bizler bir şeyler yapabileceğimizi de görüyoruz. Bu görüşmelerden bunu da gördük'' dedi.

Gazze'ye insani yardım konusunun üzerinde durduklarını da ifade eden Başbakan Erdoğan, İsrail'in insani yardım için kapıları açması, ambargoyu kaldırması gerektiğini belirtti.

Erdoğan, Orta Doğu gezisi kapsamında Mısır'ın Şarm el Şeyh kentine geldi. Erdoğan, Şarm el Şeyh uluslararası havalimanında Başbakan Ahmed Nazif ve Dışişleri Bakanı Ahmed Ebul Geyt tarafından karşılandı.


'İki aşamalı bir plan üzerinde çalışma teklifimiz var'

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Gazze Şeridi'ndeki gerginliğin sona erdirilmesi için Türkiye olarak iki aşamalı bir plan üzerinde çalışma teklifleri olduğunu söyledi. Erdoğan, planın birinci aşamasının ateşkesin hemen sağlanması konusunda bir girişimin başlatılması, bu başarıldığı takdirde ikinci aşamanın da hemen Filistinli gruplar arasında uzlaşma çalışmalarına başlanması olduğunu belirtti.

Ortadoğu turunun üçüncü durağı Mısır'ın Şarm El Şeyh kentinde Mısır Cumhurbaşkanı Hüsnü Mübarek ile önce baş başa, sonra da heyetler arasında yapılan yemekli toplantıda bir araya gelen Erdoğan, görüşmelerin ardından basın toplantısı düzenledi. Erdoğan, Gazze Şeridi'nde devam etmekte olan trajik hadiseler üzerine Türkiye Cumhuriyeti Başbakanı olarak dün başlatmış olduğu Ortadoğu gezisinde önce Suriye, ardından Ürdün, bugün de Mısır Cumhurbaşkanı Hüsnü Mübarek'i ziyaret ettiğini kaydetti.

Mübarek ile baş başa çok verimli bir görüşme yaptıklarını aktaran Erdoğan, şöyle devam etti: "Şu anda ne yapılacağı sorusu noktasında, özellikle haziran 2008 sürecinin önemi üzerinde durduk. Ağırlıklı olarak iki aşamalı bir plan üzerinde çalışma teklifimiz Türkiye olarak var. Bunun birincisi, ateşkesin hemen sağlanması konusunda bir girişimin başlatılması. Arap Birliği Dışişleri Bakanları toplantısının bu konuyu BM Güvenlik Konseyi'ne getirmesi doğru bir tutumdur. Biz de bugünden itibaren BM Güvenlik Konseyi geçici üyeliği sürecine 2 yıl orada görev yapmak üzere başlamış bulunuyoruz. Filistin sorunu için BM zemininde Mısır ile istişare etmek suretiyle bu işi orada gündeme getirme hususunda elimizden gelen ne varsa bunu yapmaya hazırız. Şunu da çok iyi biliyoruz ki, ateşkes olayın tarafları olan İsrail ile Hamas arasında gerçekleşecektir. Şu andaki bu süreç içinde Suriye, Ürdün ve Filistin yönetiminin görüşlerini aldık ve özel temsilcim Hamas yetkilileriyle de dün görüşme yaptılar."

Erdoğan, Mısır'ın rolünün çok önemli olduğunu vurgulayarak, "dolasıyla bizim özellikle Hamas'tan edindiğimiz intiba, ambargonun kalkması da dahil, tümüyle uygulanması halinde inanıyorum ki, Mısır'ın önayak olduğu böyle bir çalışmada, 2008 haziran ateşkesinin şartlarının sağlanabilmesi doğrultusunda, bir adımın atılabilmesi" diye konuştu. Bunu başarmaları halinde atılması gereken ikinci adımın hemen Filistinli gruplar arasında uzlaşma çalışmalarına başlanması olduğunu ifade eden Erdoğan, ikinci aşamayla alakalı olarak dün akşam Filistin lideri Mahmud Abbas ile yaptıkları görüşmede de Filistin'de seçim tarihlerinin belirlenmesinin önem arz ettiği üzerinde durduklarını kaydetti.

Başbakan Erdoğan, bununla ilgili bir yapılanma içinde Mısır ve Türkiye'ye düşen bir görev olursa, gerek Suriye, gerekse Hamas üzerinde her türlü girişimde bulunmaya hazır olduklarını belirtti. Erdoğan, Gazze'deki tablonun tüm insanlığı rahatsız ve huzursuz ettiği gibi, bölgeyi de ciddi manada geleceğe yönelik olarak huzursuz edeceğini söyledi.
"Bölgede bir infial vardır" diyen Erdoğan, Türkiye'de sadece geçen pazar 20 vilayette çeşitli mitinglerin yapıldığını, Mecliste İsrail dostluk grubu üyelerinin hemen hemen tamamına yakınının istifa ettiğine dikkat çekti. Bölgede bir insanlık dramının yaşandığına vurgulayan Erdoğan, "bizler 'bu drama seyirci kalamayız' anlayışıyla bu yolculuğu yapıyoruz. Bu bir barış çağrısıdır, barış gayretidir ve 2009 yılında aynı şeyleri yaşamak istemiyoruz" dedi.

Sorular

Erdoğan "bölgedeki gelişmelerin gelecekte Türkiye-İsrail ilişkilerini ne derece etkileyeceğine" dair bir soruyu ise şöyle yanıtladı: "Öncelikle şunu söylemek zorundayım. Devletlerarası ilişkilerde duygusallık hiçbir zaman egemen olmamalıdır. Bilgi, akıl, tecrübe egemen olmalıdır. Ama hiçbir zaman da haksızlığa müsaade edilmemelidir. Bir zulüm varsa o zulmün yanında biz yer alamayız. Bunu görüşmeler yoluyla çözmeye çalışırız. Son noktaya kadar yapılması gereken neyse bu konuda onu yaparız. Nihai karar şu an değildir. Onun için süreç biraz uzundur."

Erdoğan, Mısırlı bir gazetecinin sorusu üzerine de ateşkesin sağlanabilmesi için Türkiye'nin de Mısır'ın da girişimlerinin olduğuna dikkat çekerek, şöyle konuştu:
"Tabi burada İsrail başta olmak üzere, karşılıklı bombalamaların durması lazım. Haziran 2008 anlaşmasında söz verildiği gibi ambargonun kaldırılması suretiyle insani yardımın Gazze'ye ulaşması lazım. Gıdası, ilacı, jeneratörü vesaire. Şu anda altyapısı tamamen çökmüş bir Gazze söz konusu. Artık bunun yeniden inşa edilmesi çok ciddi bir zaman alacaktır. Ama şu anda yapılan hava bombardımanlarıyla zaten böyle bir şeye başlanması söz konusu değil. Bizim çağrımız birinci derecede İsrail'in ateşkesi sağlamasıdır. Tabi ki karşı tarafın da aynı şekilde kendilerinin roket, vesaire atışlarını durdurmasıdır."

Erdoğan, bölgede çözüm için Mısır'ın rolünü çok önemsediklerini yineleyerek, "bize görev düşmesi halinde ise biz ayrıca burada yardıma her an hazırız. Derdimiz bizde burada acaba ne kadar yardımcı olabiliriz. Çünkü bunu bir insani görev olarak görüyoruz. Biz ve BM Güvenlik Konseyi'nin artık geçici bir üyesi olan Türkiye olarak olaya bakıyoruz." dedi. Başbakan Erdoğan temaslarının ardından Türkiye'ye hareket etti.

 

Erdoğan, İstanbul'a döndü

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Mısır'daki temaslarını tamamlayarak, özel uçak ''ANA'' ile saat 22.50'de İstanbul'a geldi. Başbakan Erdoğan'ı Atatürk Havalimanı Devlet Konukevi'nde, Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Nazım Ekren, İstanbul Valisi Muammer Güler, Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş, Emniyet Müdürü Celalettin Cerrah ve diğer yetkililer karşıladı. Erdoğan ile Dışişleri Bakanı Ali Babacan da yurda döndü.


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler