Doktorlar "taksirle yaralama"dan yargılanacak

Ameliyat sırasında kalbi duran hastanın oksijensizliğe bağlı hücre ölümü nedeniyle beyin hasarı geçirmesine neden oldukları iddia edilen doktorlar, "taksirle yaralama" suçundan yargılanacak. "Taksirle yaralama", dikkatsizlik ve tedbirsizlik nedeniyle istemeyerek gerçekleştirilen suç anlamına geliyor.

Yayınlanma: 03.01.2009 - 09:36
Abone Ol google-news

Danıştay 1. Dairesi, ''ameliyat sırasında, kalbi duran hastanın oksijensizliğe bağlı hücre ölümü nedeniyle beyin hasarı geçirmesine ve hayatını başkasının yardımına muhtaç sürdürebilir duruma düşürülmesine'' neden oldukları iddia edilen İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi Ortopedi ve Travmatoloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Ünsal Domaniç ile 4 araştırma görevlisinin, ''taksirle yaralama'' suçundan yargılanmalarına karar verdi.

Osman Çolak, ''bel eğriliği'' hastalığı bulunan 1995 doğumlu kızı Neslihan Çolak'ın, ''Ortopedi Anabilim Dalında gerçekleştirilen ameliyatı sırasında kalbinin durması sonucu oksijensizliğe bağlı hücre ölümü nedeniyle beyin hasarı geçirmesine ve hayatını başkasının yardımına muhtaç sürdürebilir duruma düşürülmesine neden oldukları'' iddiasıyla Öğretim Üyesi Ünsal Domaniç ile araştırma görevlileri Önder İsmet Kılıçoğlu, İsmail Kerem Bilsel, Turgut Akgül, Sevil Baylan ve Ahmet Kemalettin Koltka hakkında şikayette bulundu.

İstanbul Üniversitesi Rektörlüğü'nce oluşturulan Kurul, 7 Aralık 2007'de bu kişiler hakkında men-i muhakeme (yargılanmama) kararı verdi. Bu karara baba Osman Çolak'ın itiraz etmesi üzerine ve yasa gereği kendiliğinden dosyayı inceleyen Danıştay 1. Dairesi, öğretim üyesi Ünsal Domaniç ile araştırma görevlileri İsmail Kerem Bilsel, Turgut Akgül, Sevil Baylan, Ahmet Kemalettin Koltka'nın, eylemlerine uyan Türk Ceza Kanunu'nun 89. maddesi (taksirle yaralama) gereğince yargılanmalarına karar verdi.

Daire'nin kararında, Neslihan Çolak'ın ameliyatı sırasında kalbinin durduğu, hemen müdahale edildiği ve yoğun bakıma nakledildiği ifade edilerek, şikayetçi baba Çolak'ın ''çocuğunun ameliyatında oksijen tüpünün çıktığından şüphelendiğini'' belirttiği kaydedildi. Kararda, şikayetçi iddiası ve ameliyat hemşiresinin ifadelerinden, ''ameliyat sırasında hastanın tüpünün çıkmış olması sonucunda kalbinin durduğu şüphesinin güçlendiğinin görüldüğü'' belirtildi.

Daire, Araştırma Görevlisi Önder İsmet Kılıçoğlu'nun ameliyatta bulunmaması nedeniyle soruşturmayla bir ilgisinin bulunmadığı anlaşıldığından, İstanbul Üniversitesi Rektörlüğü'nce oluşturulan Kurul'un yargılanmama kararını adı geçen yönünden onadı.
Diğer şüphelilere isnat edilen eylem hakkında yeterli şüphe bulunması nedeniyle delillerin takdiri mahkemeye ait olmak üzere üstlerine atılı suçu işlediklerini doğrulayacak ve haklarında kamu davasının açılmasını gerektirecek yeterli kanıt bulunduğuna hükmeden Daire, Kurul'un yargılanmama kararını, Önder İsmet Kılıçoğlu dışındaki şüpheliler yönünden bozdu.

Daire, öğretim üyesi Ünsal Domaniç ile araştırma görevlileri İsmail Kerem Bilsel, Turgut Akgül, Sevil Baylan, Ahmet Kemalettin Koltka'nın, eylemlerine uyan Türk Ceza Kanunu'nun 89. maddesi (taksirle yaralama) gereğince yargılanmalarına, yargılamanın İstanbul Asliye

Ceza Mahkemesi'nde yapılmasına, dosyanın İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı'na gönderilmesine karar verdi.


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler