'Tüm tarihi birikimimize sahip çıkma gayretindeyiz'

TBMM Genel Kurulu'nda, gündemdışı konuşmaların ardından Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Yasası'nda değişiklik öngören yasa tasarısına geçildi.

Tümü üzerindeki görüşmeleri geçen hafta yapılan tasarının 1. maddesi üzerinde konuşan DTP Şırnak Milletvekili Hasip Kaplan, Rize İkizdere'de yapılmak istenen santral için çevrecilerin verdiği mücadeleyi kazandığını belirterek, ''İkizdere, 'çevrecilerin daniskasıyım' diyen Başbakan'ın memleketidir. Benim için çevrecilerin daniskası orayı kurtaran çevrecilerdir. Gerisi patiskadır'' dedi.

Hükümetin bir yandan kültür ve tabiat varlıklarını korumak için yasa çıkarırken, diğer yandan ülkenin en nadide yerlerine santral ve nükleer santral yaptığını, 2B ile ormanların yok edecek düzenlemelere imza attığını ifade eden Kaplan, ''Hasankeyf'te hangi tarihi kurtaracaksınız? Minareleri, kümbetleri nasıl taşıyacaksınız? Doğaya, tarihe, kültüre kazma vuruluyor'' diye sordu.

MHP Mersin Milletvekili Behiç Çelik, Anadolu'daki Türk ve İslam eserlerini korumak ve yaşatmak konusunda özen gösterilmediğini ileri sürerek, ''AKP gidip trilyonları döküp Ermeniler'in Akdamar Kilisesine harcıyor. Oysa, buradaki papazlar, zamanında katliam yönetmişti'' iddiasında bulundu.

AKP Antalya Milletvekili Abdurrahman Arıcı ise AKP'den önce ödenek yetersizliği nedeniyle kültür ve tarihi eserlerin kendi kaderine terk edildiğini belirterek, kendi dönemlerinde hem kazılara sağlanan desteğin artığını hem de kapanan müzelerin açıldığını ifade etti.
 

'Paranın yarısı kullanılmış'

Milletvekillerinin sorularını yanıtlayan Kültür ve Turizm Bakanı Ertuğrul Günay, balık çiftlikleri konusunda yeni bir çalışma yaptıklarını, ayrıca konuyla ilgili bir tasarının da TBMM'de ilgili komisyonda bulunduğunu kaydetti. Günay, Mersin'deki 8 balık çiftliğinden 4'ünün kaldırıldığını, geri kalan 4'ünden 3'üne de kendilerinin itiraz ettiğini söyledi.

Günay, nükleer santral yapımının, çok eskiden gelen ve planlanmış bir çalışma olduğuna işaret ederek, Türkiye'nin yeni enerji kaynaklarına ihtiyacı olduğunu, konuyu Türkiye'nin gerçekleri ve ihtiyaçlarını gözönünde bulundurarak yeni bir politikayla çözmeye çalışacaklarını belirtti. Günay, kendi dönemlerinde tarihsel varlıkları tehdit eden hiçbir başka girişime hoşgörüyle yaklaşmadıklarını kaydetti.

Kültür ve Tabiat Varlıkları Koruma konusundaki en önemli düzenlemenin geçen dönemde çıkarıldığını hatırlatan Günay, bakanlığının önemli alanlarda yaygın bir çalışma yapmasına karşılık bütçesinin sınırlı olduğunu, ek kaynaklar bulmaya çaba gösterdiklerini anlattı.
Emlak vergilerinden yapılan yüzde 10 kesintinin tescilli varlıkların kamulaştırılması, projelendirilmesi ve uygulanması için kullanılmaya başlandığına dikkati çeken Günay, ''Yasanın çıktığı 2005 yılından bu yana 350 milyon lira para toplanmış, bunun ancak yarısı kullanılmış. Şu anda kullanılmayan 180 milyon lira varsa ve bunun yüzde 30'unu bu şekilde devreye sokabileceksek, demek ki 60 milyon lira civarında fevkalade önemli bir kaynağı seferber edeceğiz'' dedi.

Günay, bu kaynağın il özel idarelerine kullandırılacağına işaret ederek, belediyelerin restorasyon projelerini yapmaya başladığında hangi kurallara bağlı ise il özel idarelerinin de aynı kurallara bağlı olacağını söyledi. Günay, ''Bu kaynağın kullanılmasında layüsel bir kullanım mekanizması çıkarmıyoruz. Bakanlığın, bu işi belediyeler yaparken hangi söz ve karar hakkı varsa, il özel idareleri yaparken de aynı söz ve karar hakkı olacak'' diye konuştu.

Atıl olan bir kaynağı hareket geçirmeye çalıştıklarını belirten Günay, Türkiye'nin kendi tarihi ve kültürel varlığına sahip çıkması gerektiğini vurguladı. Günay, ''Akdamar'a sahip çıkılmış, Ahlat'a da sahip çıkıyoruz. Biz dönem ayrımı gözetmeksizin tüm tarihi ve kültürel birikimimize sahip çıkmak, bunun için atıl kaynakları harekete geçirmek için arayış ve gayret içindeyiz'' dedi.

Günay, rehberlerle ilgili yeni bir çalışma yaptıklarını belirterek, mevcut yasaya göre esnaf kabul edildiklerini, bunun doğru olmadığını sözlerine ekledi. Tasarının 1. maddesinin kabul edilmesinden sonra 2. maddenin görüşmelerine geçildi.