'Savaş alanına mı gidiyorsunuz?'

CHP Genel Başkan Yardımcısı Gürsel Tekin ''30 yıldır siyasetin içinde olan insanlarız. 30 yıl içinde başbakanlar, siyasi liderler üniversitelere gittiğinde hiç 3 bin polisle gitmiş miydi? Nereye gidiyorsunuz kardeşim, savaş alanına mı gidiyorsunuz?'' diye konuştu.

Yayınlanma: 22.12.2012 - 13:34
Abone Ol google-news

CHP Bağcılar İlçe Teşkilatı'nı ziyaret eden CHP Genel Başkan Yardımcısı Gürsel Tekin, gazetecilerin sorularını yanıtladı. Tekin, bir gazetecinin, ''Başbakan'ın 'dinleniliyorum' sözleri hakkında ne düşünüyorsunuz?'' şeklindeki sorusunu şöyle yanıtladı: ''Türkiye'nin sorunları bitmiyor. Her gün bir sorunla karşı karşıyayız. Bir tarafta ekonomik, siyasal sorunlar çığ gibi büyüyor. Başbakan'ın televizyonda 'dinleniliyorum' itirafını takip etmişsinizdir. Özellikle 2 ay önce ve en son da hem soru önergesi olarak hem de basınla paylaşmış olduğum 'Sayın Başbakan dinleniliyor musunuz?' diye sorularımızı nihayet sayın Başbakan'ın kendisi bir televizyon kanalında itiraf etti. Doğrusu, bir ülkenin başbakanının güvenliği aynı zamanda o yurttaşların da güvenliği demektir. Başbakanın güvenliği yoksa, 74 milyon vatandaşımızın da güvenliği yok demektir. Ne yazık ki bugüne kadar, özellikle 2005'ten sonra gerek gazeteci, gerek siyasetçi, toplumun önemli kesimlerinin çeşitli nedenlerle yasa dışı dinlenilmesi gazetelerimizin, televizyonlarımızın konuları olmuştur.''

Tekin, hukuk devletinde bunların olmaması gerektiğini belirterek, herkesin bunlara seyirci kaldığını savundu. Gürsel Tekin, ''Daha önce de sayın Arınç'la ilgili kozmik odalarda bir suikast planı tartışması vardı. Türkiye'de uzun süre gündemi meşgul etti. Bugüne kadar üstünden uzun süre geçmesine rağmen bir sonuç alınamadı. Merak ediyoruz, bu ülkenin başbakan yardımcısına suikast yapılacaksa elbette bizi ilgilendiriyor. Sonucu ne oldu? Kafamızda basınımızın çabası sonucu sadece patatesçi ve soğancıdan başka hiçbir şey kalmadı'' şeklinde konuştu.

 

Kuvvetler ayrılığı tartışması

Tekin, Başbakan Erdoğan'ın, kuvvetler ayrılığı konusunda dün yaptığı açıklamalar hatırlatılınca da ''Bu, Sayın Başbakan'ın devlet kavramından neyi anladığına bağlı. Uzun süre belediye başkanlığı yaptığı için belediye yönetir gibi Türkiye'yi yönetmek istiyor'' ifadelerini kullandı. Atamalar ve ihaleler konusunda gereği gibi davranılmadığını söyleyen Tekin, kuvvetler ayrılığının en çok tartışılan konulardan biri olduğunu kaydetti.

Ülkenin birçok yerinde usulsüzlükler olduğunu savunan Tekin, sözlerini şöyle sürdürdü: ''Türkiye gündeminde iki tartışma var; Yasama, yürütme, yargı ile Sayın Başbakan'ın itirazları. Öbür taraftan da Sayın Başbakan'ın 'dinleniliyorum' itirafı. Şimdi buna baktığımızda yine Sayın Başbakan dünkü konuşmasında, dünyanın her yerinde derin devlet olduğunu itiraf etti. Devlet kavramı dünyanın her yerinde var. Gelişmiş, evrensel hukukla yönetilen hiçbir ülkede başbakanlar dinlenilmez. Hiçbir ülkenin başbakanı baba ocağına giderken 600 polisle gitmez, hiçbir başbakan Hz. Mevlana törenine giderken yüzlerce polisle gitmez. Bütün bunlara baktığımızda bu süreç bizi kaygılandırıyor. Bu itirafta kalmamalı Sayın Başbakan. Kim? Devletin bütün kurumları elinizde. Geçmiş dönemlerdeki gibi itirazlarınız olmamalı. Yargıyla ilişkili itirazınız vardı, yargı sizde. Askerle ilgili itirazınız vardı, asker sizin elinizde. Polis kurumları zaten hep iktidarınızda doğal olarak, İçişleri Bakanlığı'na bağlı. Bütün bunlara baktığımızda, 'Kim?' sorusunu umut ediyorum ki Sayın Başbakan kamuoyuyla paylaşırsa hiç olmazsa bundan sonraki süreçte kimseler dinlenilmemiş olur.''

 

ODTÜ'de yaşanan olaylar

Tekin, bir gazetecinin, ''ODTÜ'de yaşanan olaylarla ilgili Başbakan'ın söyledikleri hakkında ne düşünüyorsunuz?'' sorusuna, ''30 yıldır siyasetin içinde olan insanlarız. 30 yıl içinde başbakanlar, siyasi liderler üniversitelere gittiğinde hiç 3 bin polisle gitmiş miydi? Nereye gidiyorsunuz kardeşim, savaş alanına mı gidiyorsunuz?'' diye yanıt verdi.

Tekin, ODTÜ Rektörü'nün öğrencilerine sahip çıktığını belirterek, bu tür duruşlara sıkça rastlanılmadığını söyledi. Öğrenci ve aydınların eleştirilerinin her zaman olacağını dile getiren Tekin, Başbakan Erdoğan'ın bunlara alışması gerektiğini kaydetti.

Tekin, Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Binali Yıldırım'ın basınla alakalı sözlerine de işaret ederek, hükümetin en kolay yaptığı şeyin ''basını dövmek'' olduğunu söyledi. Akşam haberlerinde sadece ana muhalefetin konuşulduğunu, ülkede iktidar yokmuş gibi davranıldığını kaydederek, bunun bile iktidarı tatmin etmediğini söyledi. İstanbul'da olumsuz hava koşullarında yaşananlarla ilgili de değerlendirmelerde bulunan Tekin, kentin adeta teslim olduğunu, ulaşımın zorlukla sağlandığını ifade etti. Yöneticilerin en kolay yaptığı şeyin ''evlerden çıkılmasın çağrısı'' olduğunu belirten Tekin, İstanbulluların kış boyunca bu manzarayla birçok kez karşılaşacağını söyledi.

Tekin, Başbakan Erdoğan'ın Uludere'de yaşananlar konusundaki son açıklamasına ilişkin de ''Uludere'nin tek sorumlusu vardır, o da Sayın Başbakan'ın kendisidir. Çünkü yetki Sayın Başbakan'dadır'' dedi.


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler