Ekonomik ve Sosyal Konsey Toplantısı

Türk-İş, Ekonomik ve Sosyal Konsey (ESK) Toplantısı'na bir dizi talep ve öneri ile gidecek. Konfederasyon, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın başkanlığında, Başbakanlık Yeni Bina'da toplanacak Ekonomik ve Sosyal Konseye talep ve önerilerini bir rapor halinde sunacak.

Yayınlanma: 05.02.2009 - 11:01
Abone Ol google-news

Türk-İş Ekonomik ve Sosyal Konseye talep ve önerilerini bir rapor halinde Başbakan Erdoğan'a sunacak. Dünyada başlayan ve Türkiye'ye yansıyan ekonomik krizin, faturayı yoksul halka daha da yükleyerek aşılabilecek bir kriz olmadığı vurgulanan raporda, ''Dönem işsizleştirme değil, istihdamı genişletme dönemidir. Kriz sosyal devletin tahribi sonucu ortaya çıkmıştır, çözüm de sosyal devletin yeniden ve daha güçlü olarak uygulanmasındadır'' denildi.

Kriz ortamında, istihdamın korunması ve geliştirilmesinin temel yaklaşım olması gerektiği belirtilen raporda, kriz gerekçesiyle işten çıkarmaların önlenmesi istendi.

Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO) standartlarında bir iş güvencesinin, işe iadeyi sağlayacak biçimde yeniden ve öncelikle düzenlenmesi gerektiği kaydedilen raporda, şu talep ve önerilere yer verildi:
-Halen çalışmakta olan işçilerin dışında ilave istihdam yaratan işletmelerin sosyal güvenlik prim ödemeleri belli bir süre Hazine tarafından üstlenilmelidir.

-Kamu kurum ve kuruluşlarının personel ihtiyacı bekletilmeden giderilmeli, emekli olanların yerine yeni personel istihdam edilmelidir.

-Ekonomik kriz döneminde iş yerlerinde fazla mesai uygulaması yapılmamalı, yasal çalışma saatlerine uyulması sağlanmalı, çalışma saatleri düşürülerek istihdam artırılması yoluna gidilmelidir.

-Esnek çalışma biçimleri kriz gerekçesiyle yaygınlaştırılmamalıdır.

-Kayıt dışı ekonominin kayıt altına alınmasına öncelik verilmeli, bunun bir aracı olarak sendikal örgütlenmenin önündeki engeller kaldırılmalıdır.

-Kısa çalışma ödeneğinin süre ve miktarının iyileştirilmesi olumlu bir adımdır. Aynı şekilde işsizlik sigortası kapsamında olan işçilerin fondan yararlanma koşulları geliştirilmelidir. Bu çerçevede işçinin fona ulaşımı kolaylaştırılmalı, fondan yararlandırılma süresi ve miktarı artırılmalıdır.

-Ekonomik kriz fırsatçılığı yapılarak çalışma mevzuatımızda ILO ve AB normlarından uzaklaşılması gündeme getirilmemelidir.

-Kıdem tazminatı işçiler bakımından vazgeçilmez ve tartışılmaz bir haktır. Buna yönelik gündeme getirilen değişiklik istekleri işçi kesimini rahatsız etmektedir.

-Asgari ücret bir ailenin geçimini sağlayacak şekilde olmalı ve her şeyden önce vergi dışı bırakılarak ulusal düzeyde yeniden belirlenmelidir.

-Ağırlıklı olarak dar ve sabit gelirli kesimlerin tükettiği zorunlu temel ihtiyaç maddeleri üzerindeki dolaylı vergiler kaldırılmalıdır.

-İşsizlik sigortası kapsamında olmayan işten çıkarılan işçilerin zorunlu giderlerini karşılamaya yönelik olarak 'dayanışma geliri' uygulanmalı, ayrıca elektrik, su, doğalgaz, yakacak, kira gibi ödemeleri belirli bir süre zamana yayılmalı ya da kamu bütçesinden sağlanmalıdır.

-Elektrik ve doğalgaza yapılan zamlar hem üreticiyi hem de tüketiciyi olumsuz etkilemektedir. Doğal gaza yapılan zammın indirilmesi olumlu bir adım olmuştur. Elektrik ve doğalgaza yeni zam yapılmamalıdır.

-2009 yılında bağıtlanacak kamu kesimi toplu iş sözleşmeleri, çalışanların satın alma güçlerini geliştirmek ve böylece talebi artırarak ekonomiyi canlandırmak için araç olarak görülmelidir.

-Türkiye'yi böylesi bir krizde zayıf kılan özelleştirme ve yabancılaştırma uygulamalarına devam edilmemelidir.

 

"Vay ülkenin haline"

Hak-İş Genel Başkanı Salim Uslu, Türkiye gibi bir ülkede sosyal yapıya ilişkin bir konseptin oluşturulması ve tüm sorunların bütüncül bir anlayış içerisinde çözülmesi gerektiğini söyledi.
Uslu, Hak-İş Başkanlar Kurulu'nun konfederasyon genel merkezindeki toplantısından önce yaptığı açıklamada, Ekonomik Sosyal Konsey'in (ESK) uzun bir aradan sonra bugün toplanacağını hatırlattı.

Toplantının kendilerine dün saat 14.00'de telefonla bildirildiğini, akşam saatlerinde de yazısının konfederasyona geldiğini belirten Uslu, böyle toplantıların tarihlerinin daha önceden belirlenip taraflara gündeminin bildirilmesi gerektiğini ifade etti. Uslu, toplantının gündeminin ne olduğunu bilmediklerini ifade ederek, ''Bu, modern yönetim anlayışına uygun değil, şık olmadı. Bir köylü yaklaşımıyla çözülmeye çalışılıyor. Krizle ilgili önlemler de bu şekilde alınıyorsa 'vay ülkenin haline' diye düşünüyorum'' dedi.

ESK'nın çok önemli bir oluşum olduğuna dikkati çeken Uslu, ESK'nın yapısıyla ilgili yasa tasarısının Kasım 2005'te hükümete teslim edilmesine karşın, bu konuda hala bir düzenleme yapılmadığını hatırlattı.

Daha önce hükümete önerilerini içeren 3 rapor hazırlayıp sunduklarını anımsatan Salim Uslu, yeni hazırladıkları ''Sosyal Model Önerisi Raporu''nu da ESK'da Hükümete sunacaklarını söyledi.

Uslu, raporda, ''Sendikal mevzuata yönelik TBMM gündemindeki tasarının yasalaşması'', ''Ulusal istihdam stratejisinin oluşturulması'', ''Gençlerin istihdam imkanlarının geliştirilmesi'', ''Kıdem tazminatı fonuna ilişkin çalışmaların başlatılması'', ''İş kanununun revize edilmesi'', ''Kayıt dışı ile mücadele'', ''Mesleki eğitime olan talebin artırılması ile ilgili önlemler'', ''İşsizlik sigortasından yararlanma koşullarının iyileştirilmesi'', ''Asgari ücretin yeni bir konseptle belirlenmesi'', ''Düzenli gelir yardımı sisteminin kurulması'', ''Kadınların iş gücünü artırmaya yönelik çalışmalar yapılması'', ''ESK yasasının yeniden ele alınması'', ''Krizle ilgili tedbirlerin sektörler bazda alınması'', ''İş teftiş kurulunun kapasitesinin geliştirilmesi'' gibi önerileri yer aldığını kaydetti.

 

"Bu toplantıyla krizin bedelini emekçilere ödetme projesine bizleri ortak etmek istenmektedir"

KESK Genel Sekreteri Emirali Şimşek, Hükümetin, ''Emekçilerin toplumsal taleplerinin yükselmeye, meydanların ısınmaya başladığı, yerel seçimlerin yaklaştığı günlerde Ekonomik Sosyal Konseyi toplayarak, krizin bedelini emekçilere ödetme projesine emekçileri dayanak göstermek, yanlış politikalarının sorumluluğuna kendilerini ortak etmek istediğini'' öne sürdü.

Şimşek, yaptığı yazılı açıklamada, Hükümetin kriz, yoksulluk ve artan işsizlikle ilgili uyarılara duyarsız kaldığını öne sürerek, birden bire kriz ve işsizlik gündemiyle Ekonomik Sosyal Konsey'in (ESK) toplanmak istenmesinin düşündürücü olduğunu ifade etti.
 

"İşçi, emekli, dul ve dar gelirlilere 'harcama çeki' verilmeli"

Türkiye Kamu-Sen, Ekonomik ve Sosyal Konsey (ESK) Toplantısı'nda, dar ve sabit gelirlilere kriz iyileştirmesi kapsamında ''harcama çeki'' verilmesini önerecek.

Dünyada yaşanan krizin iç talepte de daralma ve durgunluğa neden olduğu, bunun da işsizliği körüklediği tespitinde bulunan konfederasyon, iç piyasalarda yaşanan durgunluğun aşılması için alım gücünün artırılması gerektiğini, bu nedenle yapılacak kriz iyileştirmesinin doğrudan piyasalara yönelmesi amacıyla dar ve sabit gelirlilere aylık ''harcama çeki'' verilmesini savunuyor.

Türkiye Kamu-Sen'in toplantıda gündeme getireceği diğer talep ve önerileri şöyle:

-Haftalık çalışma süreleri 35 saate çekilmeli ve fazla mesailerin sınırlandırılması ile yeni istihdam sağlama yoluna gidilmeli.

-Ülke çapında başlatılacak kampanya ile ülkede üretilen malların tüketilmesi için bilinçli bir toplum oluşturulmalı.

-İstihdam artışının sağlanması için kamudaki boş kadrolar doldurulmalı, kamu görevlisi açığı kapatılmalı.

-İstihdam, yatırım ve sosyal politikalar yeniden gözden geçirilmeli, yatırımlar artırılmalı, sosyal devlet anlayışı güçlendirilerek ekonomik dalgalanmalara daha dirençli bir toplum oluşturulmalı.

-IMF prangasından kurtulunarak, milli politikalar geliştirilmeli, IMF tarafından dayatılan kanunların yarattığı tahribat telafi edilmeli, özelleştirme uygulamalarına son verilerek ABD ve AB'de olduğu gibi ülkede de devletin ekonomi ve istihdam üzerindeki belirleyici rolü artırılmalı.

-İşsizlik ödemeleri ve ödenekten yararlanma süreleri mutlaka artırılmalı.

-Kayıt dışı ekonomi ve istihdamın, kayıt altına alınması için her türlü tedbir alınmalı.

-Başta kamu görevlileri olmak üzere, tüm çalışanlara ILO standartlarında toplu sözleşme ve grev haklarını da içeren tam sendikal haklar sağlanmalı, özel sektörde kayıt dışı ve keyfi uygulamalar azaltılmalı, kamuda toplumsal güven ve mutabakat ortamı sağlanmalı.


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler