Avukatlar ve Grup Yorum üyeleri gözaltında!

İzmir, İstanbul ve Ankara'nın da aralarında bulunduğu 7 ilde DHKP-C'ye yönelik iddiasıyla operasyon düzenlendi. Operasyonda, Çağdaş Hukukçular Derneği üyesi avukatları ile Grup Yorum üyelerinin de aralarında olduğu 80'den fazla kişi gözaltına alındı.

Yayınlanma: 18.01.2013 - 07:56
Abone Ol google-news

Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri, Çevik Kuvvet, Özel Harekat ve helikopter desteğindeki operasyon için saat 04.00’te operasyon düzenledi. Daha önceden belirlenen adreslere ayrı ayrı ekipler gitti. DHKP-C'ye yönelik olduğu belirtilen operasyonda Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD) yöneticisi ve avukatları gözaltına alındı. 

Gözaltına alınan avukatların isimleri şöyle: ÇHD İstanbul Şubesi Başkanı Taylan Tanay, ÇHD üyesi avukatlar Efkan Bolaç, Naciye Demir, Şükriye Erden, Güray Dağ, Günay Dağ, Ebru Timtik, Barkın Timtik.Polis, Dernek Başkanı Selçuk Kozağaçlı’yı ise adresinde bulamadı. ÇHD Genel Başkanı Selçuk Kozağaçlı ile Avukat Oya Aslan hakkında yakalama kararı çıkarıldı. Polis ayrıca Okmeydanı’nda da pek çok adrese operasyon düzenledi. Operasyon yapılan adreslerdeki aramalar sürüyor.

Operasyonda ayrıca, ÇHD Öğrenci Hakları Komisyonu'ndan, İstanbul Üniversitesi Hukuk Bölümü son sınıf öğrencileri Umut Karakaya ile Sami Menteş de gözaltına alındı.

Grup yorum üyeleri gözaltında

İstanbul'da Grup Yorum'un çalıştığı İdil Kültür Merkezi ile ÇHD İstanbul Şubesi'nin Beyoğlu'ndaki bürosunda ve Ankaradaki genel merkez bürosunda da  arama yapıldı.

İdil Kültür Merkezi'ne yapılan polis operasyonları sonrasında grubun üyelerinden Selma Altın, İnan Altın, Ezgi Dilan Balcı, Caner Bozkurt, İbrahim Gökçek ve Ali Aracı gözaltına alındı. Yorum üyelerinden bazı isimlerin konser ve albüm çalışmaları için Almanya'da bulunuyor. Operasyonda polis, müzik enstürmanlardan da parmak izi aldı.

Aramalarla Grup Yorum'un albüm çalışmalarının da yer aldığı bilgisayarlara ve albüm kayıtlarına el konuldu.Kültür merkezi önünde aramaları protesto eden gruba ise polis gazlı müdahalede bulundu.

Konuyla ilgili İdil Kültür Merkezi açıklamadayaptı ve operasyonlardan AKP hükümetini sorumlu tuttu. Açıklamada şunlar kaydedildi:

"İdil Kültür Merkezi Yüzlerce Polisle Basıldı"

"18 Ocak Cuma günü saat 04:00’de Grup Yorum elemanlarının ve İdil Kültür Merkezi çalışanlarının faaliyetlerini sürdürdüğü İdil Kültür Merkezi helikopterle, yüzlerce çevik kuvvet ve özel harekat polisi ile basıldı. Albüm çalışmaları için orada bulunan Grup Yorum elemanları ile İdil Kültür Merkezi çalışanları işkenceyle gözaltına alındı.

İdil Kültür Merkezi 2 yıl önce 10 Mayıs 2011 tarihinde yine AKP’nin işkenceci polisleri tarafından kapıları kırılarak basılmış ve orada bulunan Grup Yorum elemanları ile kültür merkezi çalışanları gözaltına alınarak tutuklanmıştı.

Bugün yine İdil Kültür Merkezi’ne gerçekleştirilen “gece yarısı operasyonu” AKP’nin devrimcilere ve devrimci sanata yönelik saldırısını ortaya koymaktadır. Grup Yorum’un albüm çalışmalarını sürdürdüğü stüdyonun, Kültür Sanat Yaşamında Tavır Dergisi’nin yayın ofisinin, Fotoğraf ve Sinema Emekçileri birimi (FOSEM)’in harabeye çevrilmesi AKP iktidarının Grup Yorum’dan ve Devrimci Sanatın gücünden korktuğunun göstergesidir. Grup Yorum İnönü Stadında 55 bin kişiyle, Bağımsız Türkiye Konserleriyle 150 binlere, 350 binlere seslenmiş devrim ve sosyalizm inancını yüz binlerle haykırmıştır. Devrimci Sanat’ın gücünden korkan AKP iktidarının korkuları boşa değildir. Grup Yorum’un koordinatörlüğünde dokuz yönetmenle çekilen F Tipi Film iktidarın hapishanelerde sürdürdüğü tecrit politikasını teşhir etmiş ve yüzbinlere duyurmuştur. Grup Yorum ve Sanat Cephesi devrimci sanatı yüreklere beyinlere aşılamaya devam edecektir.

Şuan Grup Yorum elemanları ve İdil Kültür Merkezi çalışanları Vatan Caddesi’ndeki İstanbul Emniyet Müdürlüğü’nde gözaltında tutulmakta, İdil Kültür Merkezi’nde aramalar ise devam etmektedir. İdil Kültür Merkezi’yle birlikte 7 farklı ilde devrimci demokrat kurumlara gerçekleştirilen baskınlarda 85 kişi gözaltına alınmıştır.İdil Kültür Merkezi’nin baskınlarla ilgili gerçekleştireceği basın açıklamasının saati netleştiğinde haber geçilecek."

Yurt gazetesi muhabiri de gözaltında

Yurt gazetesi muhabiri Sami Menteş, sabah saatlerinde yapılan operasyonda gözaltına alındı.

Ankara

İstanbul Cumhuriyet Başsavcıvekilliği'nin talimatı doğrultusunda, sabah saatlerinde Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü polisleri ÇHD Genel Merkezi ile Ankara Şubesi'nin bulunduğu Sıhhiye İlkiz Sokak 18 Numaralı binanın önüne geldi. ÇHD'ye üye bazı avukatlar da burada toplandı.

Aramaya katılmak için Ankara Cumhuriyet Savcısı Hüseyin Şahin, saat 10.30 sıralarında adrese geldi. ÇHD üyesi avukatlar, kararın kanuna uygun olmadığını belirterek, aramaya karşı çıktı. Ancak arama daha sonra başladı. Aramaya savcı ve polislerin dışında dernek üyesi 5 avukat da eşlik etti.

Aynı dakikalarda, TMK'nın 10. maddesiyle görevli Ankara Cumhuriyet Savcısı Mustafa Başer de ÇHD Genel Başkanı Avukat Selçuk Kozağaçlı ve eşi Betül Vangölü Kozağaçlı'nın da arasında bulunduğu bir grup avukatın birlikte çalıştığı Mithatpaşa Caddesi 51. numaradaki büroya gitti.

ÇHD üyesi avukat ve baro gözlemcisi avukat, arama kararına itirazda bulundu. Arama kararının Selçuk Kozağaçlı, Betül Vangölü Kozağaçlı ve Özgür Yılmaz'a ilişkin olduğunu ifade eden avukatlar, buna karşın bütün büronun aranmasına karşı çıktı. Selçuk Kozağaçlı, Betül Vangölü Kozağaçlı ve Özgür Yılmaz'ın evlerinde de arama yapıldığı bildirildi.

Mithatpaşa Caddesi'nde bulunan bürodaki aramanın, Kozağaçlılar'ın evindeki aramadan sonra başlamasına karar verildi. Savcı Başer, bu nedenle Mithatpaşa Caddesi'nden bir süre sonra ayrıldı. Avukat Selçuk Kozağaçlı'nın, yurt dışında olduğu ifade edildi.

İzmir'de 17 gözaltı

İzmir'de de çeşitli evlere eş zamanlı düzenlenen baskınlarda DHKP-C üyesi olduğu ileri sürülen 17 kişi gözaltına alındı. Emniyet Genel Müdürlüğü Terörle Mücadele Daire Başkanlığı koordinesinde, İzmir'de Terörle Mücadele, Özel Harekat, Çevik Kuvvet şube müdürlüklerinden yaklaşık 500 polisin katılımıyla 20 adreste düzenlenen operasyonlarda gözaltına alınanlar arasında, 2 öğretmen ve çok sayıda öğrencinin bulunduğu öğrenildi. Zanlılardan 2'sinin Malatya ve Kocaeli'de gözaltına alındığı ve İzmir'e gönderileceği belirtildi.

CHP'li Cihaner ile Aygün ÇHD'de binasını ziyaret etti

CHP Tunceli Milletvekili Hüseyin Aygün ile CHP Denizli Milletvekili İlhan Cihaner, DHKP-C'ye yönelik operasyonlar kapsamında arama yapılan Çağdaş Hukukçular Derneği (ÇHD) binasına geldi.

ÇHD Genel Merkezi ve Ankara Şubesi'nin bulunduğu Sıhhıye'deki İlkiz sokağa gelen CHP milletvekilleri ile İnsan Hakları Derneği (İHD), Ankara Barosu gibi bazı sivil toplum kuruluşu temsilcileri basın açıklaması yaptı.

İHD Genel Başkanı Öztürk Türkdoğan, arama kararında, derneğin genel merkezi ve şubelerinin hangi sebeple arandığına dair bir gerekçeye rastlanamadığını belirtti. ''Bu hukuksuz uygulamalara karşı mücadelemiz devam ediyor'' diyen Türkdoğan, avukatların hukuk güvenliğinin kalmadığını kaydetti.

ÇHD Genel Merkezi Yönetim Kurulu Üyesi Kürşat Bafra da örgüt soruşturması iddiasıyla aydınlığı arayanların üzerine gelindiğini ileri sürerek, ''Her gün adliye binalarında özel mahkemeler önünde savunma yapan ve adalet arayan arkadaşlarımız hakkında verilen arama kararları hukuksuzdur, yasa dışıdır. Arkadaşlarımız derhal salıverilmelidir'' diye konuştu.

CHP Denizli Milletvekili İlhan Cihaner ise ÇHD'nin 1970'lerden bu yana halkın hukuk mücadelesinde en ön saflarda yer aldığını savunarak, aramanın kişilere yönelik olmasına rağmen dernekte yapıldığını kaydetti.

''Güzel şeyler konuşacağız''

CHP Tunceli Milletvekili Hüseyin Aygün, bir gazetecinin, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun, Paris'te öldürülen kadınlardan Sakine Cansız'ın ailesine taziye ziyaretinde bulunması nedeniyle kendisiyle görüşeceğini hatırlatarak, ''Ne konuşacaksınız'' diye sorması üzerine, ''Güzel şeyler konuşacağız. Kötü bir şey olmaz. İnsan olmanın, insan kalmanın soruşturmasının olmaması lazım'' dedi.

"İmdat Polis" hattını kurmuşlardı

Gözaltına alınan avukatlar aynı zamanda polis şiddetine karşı kurulan "İmdat Polis" hattının gönüllü çalışanlarından.

Berna ve Ferhat'ın hakkını savunmuşlardı!

Gözaltına alınan isimlerden Taylan Tanay, Barkın ve Ebru Timtik, Güray ve Günay Dağ, Oya Aslan ve Naciye Demir’in de olduğu Halkın Hukuk Bürosu ve ÇHD üyesi avukatlar Metris Cezaevi’nde işkence sonucu öldürülen Engin Çeber ile Festus Okey’in Beyoğlu Polis Merkezi’nde öldürülmesi, KKTC'de askerde hayatını kaybeden er Uğur Kantar, parasız eğitim pankartı açtığı için tutuklanan Berna Yılmaz ve Ferhat Tüzer de dahil olmak üzere kamuoyunun vicdanını rahatsız eden birçok davada avukatlık yapmışlardı.

Operasyonu Twitter'dan duyurdular

ÇHD’nin Twitter adresinden yapılan açıklamada gece saat 4’de kapıların kırılarak arama yapılmak istendiği belirtildi. Açıklamada şunlar kaydedildi:  “Halkın Hukuk Bürosuna polis baskını. Gece saat 4’de kapılar kırılarak arama yapılmak istendi. Yasa Cumhuriyet Savcısı olmadan arama yapılamaz demesine rağmen savcı tam 1 saat sonra geldi. Yolu karıştırdığını söyledi. Avukatlık kanunu savcının yol bilgisine kurban. Adaletleri batsın. Şu an C. savcıları HHB de Baro temsilcilerini bekliyorlar arama için.”
 

ÇHD üyesi avukatlar basın açıklaması yaptı

Öte yandan, Çağdaş Hukukçular Derneği İzmir Şubesi üyesi bir grup avukat, İzmir Adliye Sarayı önünde, operasyon kapsamında derneğin İstanbul ve Ankara şubelerinde yapılan aramalar ve gözaltılara yönelik basın açıklaması yaptı. Derneğin İzmir Şube Sekreteri Nergiz Tuba Aslan, gözaltıların yasal olmadığını savunarak, ''Toplumsal muhalefet, bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da avukatsız kalmayacaktır'' dedi.

 

Ankara Barosu'ndan açıklama

Ankara Barosu'ndan, terör örgütü DHKP-C'ye yönelik İstanbul, Ankara ve İzmir'de yapılan operasyonlarda avukatların gözaltına alınmasına ilişkin yapılan açıklamada, ''her gün mahkemelerde savunma yapan avukatların ve avukatlar tarafından kurulan derneklerin, somut suç isnadı olmaksızın işleme tabi tutulmasının, soruşturmanın sübjektifliğini açıkça ortaya koyduğu'' savunuldu.

Barodan yapılan yazılı açıklamada şunlar kaydedildi: ''İstenildiği taktirde rahatlıkla ulaşılabilecek kişilerin, her gün mahkemeler önünde savunma yapan avukatların ve avukatlar tarafından kurulmuş derneklerin bu şekilde, somut suç isnadı olmaksızın azılı suçlu gibi bir işleme tabi tutulması, soruşturmanın sübjektifliğini açıkça ortaya koymaktadır. İnsan uygarlığının en gelişmiş sistemi olan hukuk devleti, insan onuruna müdahalenin aracı haline getirilmek istenmektedir. Ankara Barosu olarak nereden gelirse gelsin avukata ve avukat üzerinden topluma yönelik her tür saldırıya sonuna kadar karşı duracağımızı bir kez daha belirtir, bu çerçevede, bugün yaşanmakta olan hak ihlali sürecini de sonuna kadar da takip etmeye devam edeceğimizi kamuoyuna saygıyla bildiririz.''


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler