LÜÜP'ü biz uydurduk

Komşumuz Yunanistan'ın çağdaş müzik topluluğu LÜÜP, flütist Stelios Romadilis'in önderliğinde parıltılı halk ezgilerini neoklasik bestelere dönüştüren enteresan bir grup. Grubun bu akşam Borusan Müzik Evi'nde vereceği konserde Lisa Isaksson da ilk kez sahne alacak.

Yayınlanma: 09.02.2013 - 09:30
Abone Ol google-news

Konserine göre üç kişiden ondokuz kişiye kadar çıkabilen LÜÜP, beklenenin aksine Grek yerine Kelt atmosferiyle Dead Can Dance ve This Mortal Coil ve Van der Graaf Generator gibi eklektik ve progresif gruplara göndermeler yapıyor.

Topluluğun yaratıcısı Stelios Romadilis, grubun isminden başlayan soruları yanıtladı; 

“LÜÜP”ü biz uydurduk 

LÜÜP herhangi bir coğrafi sınırlamaya tabi olmayan bir müzikal oluşum. Başlangıcından bu yana farklı kültürlerden ve müzikal geçmişlerden gelen insanlarla işbirliği yapmak isteyen Romadilis: “Biz LÜÜP’te müziğe çeşitlilik katmanın ve tüm bu farklı bakış açıları ve yaklaşımları bir araya getirmenin peşindeyiz. LÜÜP adını da “loop” kelimesinden biz uydurduk, projemize daha İskandinav veya Alman kraut rock havası versin diye. 

Taverna müziği yapmıyoruz 

Türkiye’de Yunan müziği dendiğinde akla taverna müziğinin geldiği bir gerçek. Romalidis ise bu konuda bize katılmıyor. “Ben böyle olduğuna inanmıyorum. Yunanistan’da 60’lardan bu yana poptan deneysele uzanan bir çağdaş müzik sahnesi var. O zamandan bu zamana müzik piyasası da değişti ve pek çok topluluk ve proje iyi albümler yayınladı. Aralarında Theodore Antoniou gibi dünyaca ünlü isimlerin de bulunduğu pek çok çağdaş besteci de eserlerini dünyaya tanıtma fırsatı buldu. 

Ömer Faruk Tekbilek ile çalışmayı çok isterim 

Grubun çellisti Sofia Efklidou’nun Osmanlı müziği icra eden ayrı bir de grubu var. Ben, Ömer Faruk Tekbilek hayranıyım. Daima yeni müzikler ve etkileşimler peşinde koşan biri olarak Türk müziği hakkında pek bir şey bilmemek utanç verici. Ömer Faruk Tekbilek gibi saygı duyduğum bir müzisyenle çalışmak gerçekten müthiş olurdu. Belki bu röportaj buna vesile olur. 

Ekonomik krizden müzisyenler de etkilendi mi? 

Bence etrafımızdaki her şey hayatımızı da etkiliyor, yani bilinçdışı olarak yaşadığınız zorluklar ortaya çıkardığınız müziği de etkiliyor. Bu bağlamda Yunanistan’ı iflasa götüren son ekonomik krizin biz dahil pek çok müzisyen üzerinde etkisi olduğu yadsınamaz. Pleq ile yaptığımız son albüm Redemption Bells’de ikimizin de bir şekilde hayata benzer pencerelerden baktığının ve benzer deneyimlere sahip olduğumuzun farkına vardık. Albümdeki “ziller” ikimize de benzer şeyler söylüyor. 

Meadow Rituals albümlerinde Antik Yunan müziği etkileri görülen LÜÜP ne tarz müzik yapıyor? 

Yaptığımız müziği tanımlamak zor. İki albümümüz birbirlerinden oldukça farklı diye düşünüyorum. Farklı müzikal elementleri farklı açılardan bakarak karıştırmayı seviyorum. Mesela, folk müzik geleneğini klasik orkestrasyonla veya ambient müziği folk müzik yaklaşımıyla ele almayı seviyorum. Yazılardan ve resimlerden Antik Yunan müziğinin kulağa nasıl geldiğine dair çok az bilgimiz var. Yani bu müziğin nasıl olduğuna dair tahminler yürütmekten başka bir alternatifimiz yok ne yazık ki. Meadow Rituals albümünü düşünecek olursak, katılımcıların bilgeliğe ulaşma yolunda bu müzikal ritüellerin onlar için ne anlama geldiğini anlatmaya çalışırken Antik Yunan ritüellerinden etkilendiğimi söyleyebilirim.

Konserde LÜÜP bestelerini mi dinleyeceğiz? 

İstanbul konserinde David Svedmyr bize eşlik edecek ve onunla birlikte çalacak olmaktan mutluluk duyuyoruz. LÜÜP’ün ilk iki albümünden şarkıların yanı sıra Lisa o Piu’nun bu konser için orkestrasyonunu özel olarak yaptığı bazı şarkılarını da çalacağız. Ama çalarken doğaçlama yapmayı ve besteleri kendimiz için de yepyeni bir şey haline getirmeyi çok sevdiğimizi söylemeden geçemeyeceğim. 

LÜÜP, 9 Şubat Cumartesi akşamı 21.30’da Borusan Müzik Evi’nde meraklısıyla buluşacak.


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler