Güler: Komşu komşuya zor zamanda lazımdır!

İçişleri Bakanı Muammer Güler,Gaziantep'teki temasları kapsamında Büyükşehir Belediye Başkanı Asım Güzelbey'i ziyaretinde suriye konusunda açıklamalarda bulundu.

Yayınlanma: 23.02.2013 - 20:06
Abone Ol google-news

İçişleri Bakanı Muammer Güler, Suriye'ye ilişkin, ''Suriye konusu, Türkiye'nin asla seyirci kalamayacağı bir konudur. Oradaki bir insanlık sorunudur. Orada bizim bir anlamda yıllardan beri iç içe yaşadığımız, akrabalık ilişkilerimiz olan, kültür ve inanç bağlarımız olan insanları oradaki diktatörlerin zulmüne terk edemezdik'' dedi.

Bakan Güler, Gaziantep'teki temasları kapsamında Büyükşehir Belediye Başkanı Asım Güzelbey'i ziyaret ederek, yaptığı çalışmalardan dolayı kutladı.

Gaziantep'teki Valiliği döneminde yaşanan sıkıntılara rağmen Zeugma'nın hayata geçirilmesinde emeği geçenleri teşekkür eden Güler, ''Merkezi idareden daha çabuk davranarak, merkezi idarenin o bürokratik engellerine adeta aldırmayarak, bu eserin Gaziantep'e kazandırılmasında emek sarf ettiler. Ben de onlarla beraber çalışan bir arkadaşınız olarak bugün Zeugma'nın bu bölge için, bu bölgenin turizm potansiyeline verdiği katkıyı da görünce gerçekten iyi bir iş yaptığımıza inanıyorum'' diye konuştu.

''Başka zulümlerden kaçarak gelen insanları da bağrımıza bastık''

Güler, bir gazetecinin, Türkiye'ye sığınan Suriyeliler'e ilişkin, ''Bunlar güvenlikte bir tehdit oluşturabilir mi? Ya da bunun için hangi kaygılar güdülüyor, hangi tedbirler alınıyor'' sorusunu şöyle cevapladı:

''Suriye konusu, Türkiye'nin asla seyirci kalamayacağı bir konudur. Oradaki bir insanlık sorunudur. Orada bizim bir anlamda yıllardan beri iç içe yaşadığımız, akrabalık ilişkilerimiz olan, kültür ve inanç bağlarımız olan insanları oradaki diktatörlerin zulmüne terk edemezdik. O halde böyle bir bakış açısı bize bu insanları zor zamanlarında bağrımıza basarken, elbette ki kısmi sıkıntılar yaratabilir. Zaten esas olan bunu aşmaktır. Devletimiz şu anda bütün dünyaya örnek olabilecek bir seviyede.
Koordinatör valimiz burada, 8 ildeki çadır ve konteyner kentlerimizde şu anda yaklaşık 183 bin 500 kişiyi misafir ediyoruz. Bu bölgede 100-150 bin civarında olduğu söylenen değişik yollarla gelen insanlar var. Tabii ki bu insanları biz aç ve açıkta bırakamayız. Oradaki diktatörün zulmüne terk edemeyiz. Bu sıkıntıları elbette ki aşmak için hem merkezi idarenin, hem yerel yönetimlerin, ama bu bölge insanının da biraz daha sabırlı, biraz daha şefkatli olması lazım. Zaten böyle bir anlayış olmazsa oradaki insanlar gelip buraya sığınmazlar. Bunlar aşılacak sıkıntılardır. Geleceğin Suriye'sinde bizim onlara zor zamanlarında yaptığımız bu insani görevin, bu kardeşlik görevinin elbette ki yansımaları olacaktır. Bizim insani görevimizdir, kardeşlik görevimizdir, bir de insan hak ve özgürlüklerine, insan onuruna duyduğumuz saygının gereğidir. Geçmişte biz bunun çok daha üstünde, başka zulümlerden kaçarak gelen insanları da bağrımıza bastık. Burada konuyu hiçbir maddi çerçeveyle ölçmedik. Ama bunlar geçicidir.''


''Tarih bizim eteklerimizden çekiyor''

Suriyelilere ilişkin diğer konuları İçişleri Bakanlığı olarak kendilerinin veya Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay'ın başkanlığında ve koordinesinde kurumlar olarak devamlı şekilde izleyip, değerlendirdiklerini anlatan Güler, şunları kaydetti:

''Elbette insani yardım anlamında bölgelerin de çok katkıları var. Bunların kısa zamanda aşılabileceğine inanıyorum, biraz daha sabırlı biraz daha şefkatli olmamızda fayda var. Yardım etmek için gün bugündür. Komşu komşuya zor zamanda lazımdır, zor zamanda yapılan yardım, şefkat, uzatılan el önemlidir. Türkiye de bugün bir büyük devlet olarak Ortadoğu'nun lider ülkesi olarak, insan hak ve özgürlüklerinde Avrupa'nın her yerine, Türk dünyasına, Afrika'da her yere ulaştırdığı eli bugün tabii ki Suriye'nin elinin üzerinden çekemez. Bizim tarihten gelen sorumluluklarımız var. Bir devlet adamının söylediği gibi tarih bizim eteklerimizden çekiyor. Geçmişteki büyük millet anlayışımızı şimdi de sürdürmek zorundayız. Türkiye kendine yakışanı yapmakla mükelleftir.''

''Gaziantep'te 34 bin Suriyeli sığınmacı var''

Vali Erdal Ata da, Gaziantep'teki kamplarda 34 bin Suriyeli sığınmacının bulunduğunu söyledi.

Kamp dışındaki Suriyelilerin kayıtlarını yaptırmak üzere bir koordinasyon merkezi kurduklarını belirten Ata, ''Bir aydan beri hizmet veren merkezde 5 bin kişinin kayıtları yapıldı. 25 bin kişi de randevu aldı. Ortalama günde 250-300 kişinin kaydı yapılıyor. Kamp dışında kalanların şu ana kadar bizim tespitlerimize göre 30 bin civarında olduğunu tahmin ediyoruz'' dedi.

Asayiş yönünden Suriyelilerin karıştığı birkaç vaka dışında çok ciddi asayiş olayı yaşanmadığını ifade eden Ata, şunları kaydetti:

''Bunlar da takip ediliyor. Öte yandan hastanelerimizde mevcut duruma göre yoğunluk arttı. Dışarıdan doktor takviye ederek bunu aşmaya çalışıyoruz. Basında ya da bir takım çevrelerin abarttığı gibi asayişi olumsuz yönde etkileyecek, vatandaşımızı ciddi rahatsız edecek bir konu yok. Tabi kiralarda nispi olarak bir artış oldu.''

Belediye Başkanı Güzelbey ise Güler'in Valiliği döneminde ortaya çıkarılan Zeugma'nın bugün yapılan müze sayesinde Gaziantep'in kaderini değiştirecek proje haline geldiğini belirterek, kendisine teşekkür etti.

Bakan Güler'e, ziyaretinde AKP Gaziantep milletvekilleri Nejat Koçer, Mehmet Sarı, Mehmet Erdoğan, Derya Bakbak ve Ali Şahin, Koordinatör Vali Veysel Dalmaz, Emniyet Genel Müdürü Mehmet Kılıçlar, AKP İl Başkanı Ahmet Uzer, İl Emniyet Müdürü Ömer Aydın, İl Jandarma Komutanı Albay Adnan Arslan ile ilgili kurum ve kuruluş müdürleri eşlik etti.
 


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler