14 Mart Tıp Bayramı

14 Mart Tıp Bayramı dolayısıyla Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi'de tören düzenlendi. Törene katılan TBMM Başkanı Köksal Toptan, "Tüm toplumu derinden etkileyen sağlık sorunlarının çözümünde yaşanacak gecikmenin bedelinin insan yaşamı olduğunun bilincindeyiz" açıklamasında bulundu.

Yayınlanma: 14.03.2009 - 12:50
Abone Ol google-news

14 Mart Tıp Bayramı ve Sağlık Haftası dolayısıyla Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Morfoloji binasında tören düzenlendi. Törene, TBMM Başkanı Köksal Toptan, Yargıtay Başkanı Hasan Gerçeker, YÖK Başkanı Prof. Dr. Yusuf Ziya Özcan, akademisyenler ve çok sayıda davetli katıldı.

TBMM Başkanı Toptan, törende yaptığı konuşmada, düzenlenen bu tür etkinliklerin, Türkiye'nin sağlık sistemindeki sorunların ele alınması ve çözüm önerileri sunulması bakımından önemli olduğunu ifade etti. Toptan, sorunların çözümü için atılacak adımlara TBMM olarak her zaman destek vereceklerini, yapılması gereken yeni düzenlemeler için de Meclis'te çalışabileceklerini kaydetti. Tıp biliminin her zaman değişime açık olduğunu, sisteme ilişkin şikayetlerin var olmasının da geleceğe daha iyi hazırlanmak için büyük bir fırsat olduğunu dile getiren Toptan, sistemin eksikliklerine ilişkin görüşlerin bakanlıklar, yüksek öğretim kurumları ve diğer ilgili kesimlere ışık tutması gerektiğini vurguladı.

Hekimlerin, sağlık hizmetlerini Türkiye'nin her köşesine ulaştırmak için özveriyle çalıştığını, Türk doktorlarının dünyanın çeşitli yerlerinde yaptığı başarılı çalışmalarla tıp bilimin ilerlemesine katkı sağladığını anlatan Toptan, bugün gazetelerde yer alan Prof. Dr. Mehmet Emin Özdoğan'ın gerçekleştirdiği 2 yaşındaki bir çocuğa 3 yaşında hayatını kaybeden bir çocuğun kalbinin nakledilmesi ameliyatının Türk doktorların en son başarısı olduğunu belirtti.

Doktorlara, ''sizler toplumun inandığı, değer verdiği, toplumun gönül borcu olan kişilersiniz'' diye seslenen Toptan, ''Hekimler, yaptıklarının asla unutulmayacağını bilmeli. Alanındaki gelişmeleri yakından izleyen ve kullanan doktorlarımızla, sağlık çalışanlarımızla Türkiye olarak gurur duyuyoruz. Bir nefes sıhhat, hepimiz için en büyük nimet ve huzur kaynağıdır'' diye konuştu.

 

"Sorunların çözümündeki gecikmenin bedeli, insan yaşamıdır"

Sağlık alanında evrensel standartları yakalama, genç nüfus potansiyelinin sağlığını koruma ve geliştirmenin Cumhuriyetin temel görevlerinden biri olduğunu ifade eden Toptan, şöyle konuştu:

''Başta doktorlarımız olmak üzere sağlık çalışanlarının ve vatandaşların çözüm bekleyen birçok sorunu olduğu açıktır. Tüm toplumu derinden etkileyen sağlık sorunlarının çözümünde yaşanacak gecikmenin bedelinin insan yaşamı olduğunun bilincindeyiz. Sağlık alanındaki sorunların çözümü için siyasetçi, akademisyen, doktor ve sağlık çalışanı hep birlikte hareket etmeliyiz. Ülkemizin her köşesine çağın gereklerine uygun sağlık hizmetlerini ulaştırmak için toplumun tüm kesimleri, anlayış içinde el ele gayret sarf etmelidir. Tıp biliminin yol göstericiliğinde sağlık alanının sorunlarının üstesinden hep birlikte geliriz.''

Köksal Toptan, sağlık yatırımlarının, ülkelerin gelişmişlik düzeyini gösterdiğine işaret ederek, Türkiye'de hükümetin, sağlık hizmetlerini kamu ve özel sağlık kurumlarıyla birlikte yerine getirmeye çalıştığını söyledi. Toptan, Meclis'in, sağlık alanına çok büyük duyarlılık gösterdiğini, toplumun sağlığını her şeyin üstünde tuttuğunu belirtti.

 

Dekan Ökten'in konuşması

Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. İlker Ökten de insana, yaşama ve sağlığa saygıyı ve sevgiyi ifade eden hekimlerin, birçok konuda çözüm bekleyen sorunlarının olduğunu söyledi.

Yabancı bir ülkede serbest hekimlik yapabilmek için birtakım sınavlarda başarılı olmanın gerektiğini anlatan Ökten, Türkiye'ye gelecek yabancı hekimlerin de hastalarla iletişim kurabilmesi için yeterince Türkçe öğrenmesi, hekimlik bilgi ve becerilerinin sınavlarla sınanması gerektiğine işaret etti. Ökten, ''Bu söylediklerimizin uluslararası hukuk kurallarında karşılıklılık prensibi olarak tanındığı hepimizce bilinen bir gerçektir'' dedi.

Ökten, 2002 yılında çıkartılan ve daha sonra iptal edilen Tıpta Uzmanlık Tüzüğü'nün yenisinin 7 yıl içerisinde yeniden çıkarılamamasının, mezuniyet sonrası tıp eğitiminde büyük bir eksiklik olduğunu vurgulayarak, ''Sağlık Bakanlığımızın üniversiteler, meslek örgütümüz ve uzmanlık derneklerinin katılımıyla oluşturulacağı ortak bir uzlaşı metnine acilen gereksinim vardır. Bakanlığın getirmeye çalıştığı Tıpta Uzmanlık Eğitimi Yönetmeliği'nin hiçbir şekilde Tıpta Uzmanlık Tüzüğü'nün yerine konulmasının uygun olamadığı görüşündeyiz'' diye konuştu.

 

"Yasal düzenlemeler yaparken dünya gerçeklerinden ders çıkarmalıyız"

Ökten, ''Bu müesseselerde özverili çalışmalarda bulunmamız, mesleğimizin geleceği için son derece önemlidir. Bugün ABD'de yüksek sigorta primleri nedeniyle pek çok hekim mesleğinden uzaklaşmak zorunda kalırken bizlerin de yasal düzenlemeleri yaparken, bu dünya gerçeklerinden dersler çıkarmamız gerekecektir'' dedi. Devlet İhale Kanunu ile makine, teçhizat ve malzeme alımlarında büyük sıkıntılar yaşandığını ifade eden Ökten, ''İnşaat sektörüne yönelik hazırlanan yasada, sağlık alanında hizmetlerin kolaylaştırılması için bazı yasal düzenlemelere acilen gereksinim vardır. İnsan sağlığında kaliteli malzemenin ve ilacın kullanılabilmesi ve uzayan bürokratik işlemlerin indirilmesi için yasalarda değişikliklerin gerçekleştirilmesi şarttır'' diye konuştu.

Tam gün çalışma düzenlemesi hakkında da görüşlerini dile getiren Ökten, sistemin yasal zeminin gerçekçi ve uygulanabilir şekilde oluşturulması gerektiğini söyledi.
Ökten, ''Muayenehanelerini kapatacak hekimlerin ve onların yanında çalışan sekreter, ebe, hemşire, teknisyen gibi elemanların devlete ödediği vergiler, bunların görevlerinden ayrıldıkları takdirde oluşacak işsizlik sorunu ve tam gün çalışmaya dönecek hekimlere ödenecek meblağların hangi fasıldan ve ne kadar süreyle karşılanacağı çok iyi hesap edilmelidir'' dedi.

Performansa dayalı prim sisteminin üniversite hastanelerinde uygulanmasında da birtakım zorluklar bulunduğu ifade eden Ökten, hekimlere ödenecek yaklaşık 70 trilyon liranın kaynağının nasıl bulunacağının merak konusu olduğunu belirtti.


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler