Salgınlar Hollywood için ilham kaynağı

Dünya sinemasında salgın ve bulaşıcı virüslerin yol açtığı korkuları tema olarak işleyen onlarca film çekilirken, özellikle ABD sineması bu konuda ünlü aktör ve aktrislerin oynadığı filmlerle sinemaseverleri beyaz perdeye çekmeyi başardı.

Son yıllarda salgın hastalık ve virüslerin yayılmasıyla ilgili çekilen filmlerin artması dikkati çekerken, bu konuda çekilen filmlerden bazıları ise şöyle:

Ben Efsaneyim: Richard Matheson'un çağdaş bilim kurgunun başyapıtları arasındaki yerini koruyan ''I Am Legend'' romanından uyarlanan ''Ben Efsaneyim'' filminin kahramanı Robert Neville'niyi ünlü aktör Will Smith oynuyor. Robert Neville çok başarılı bir bilim adamıdır. Ama o bile, durdurulamayan, tedavi edilemeyen, insan yapımı o korkunç virüsü kontrol altına alamamıştır. Her nasılsa virüse bağışıklık gösteren Neville, hayatta kalmış tek insandır. Neville, üç yıl boyunca inancını yitirmeden her gün telsiz mesajı göndererek, umutsuz bir şekilde, hayatta kalmış başka insanlar bulmaya çalışır.

28 Hafta Sonra: 2007 yılında vizyona giren Juan Carlos Fresnadillo'nun yönettiği, Robert Carlyle, Rose Byrne, Jeremy Renner, Amanda Walker, Shahid Ahmed'in baş rollerini üstlendiği filmde, Rage virüsünün Britanya adalarına yayılmasından altı ay sonra, Amerika ordusu düzeni yeniden sağlamış ve karantina altındaki bölgelere insanları tekrar yerleştirmeye başlamıştır. Ülke tekrar inşa edilirken, yurtlarına geri dönen bir mülteci aile tekrar bir araya gelmenin sevinci içindedir. Fakat içlerinden birisi korkunç bir sır saklamaktadır: İçlerinden birisi Rage virüsü taşıyıcısıdır.

İstila: Oliver Hirschbiegel'in yönettiği, Nicole Kidman, Daniel Craig, Jeremy Northam, Jackson Bond, Jeffrey Wright, Veronica Cartwright'ni rol aldığı filmde Dallas'tan Washington'a kadar etkili olan dev patlama, ''Patriot'' adlı uzay mekiğinin parçalanmasına ve ABD'nin üzerine yağmur gibi yağmasına neden olur. Yetkililer durumu kontrol altına almakta çabuk davransalar da mekiğin enkazı üzerine bulaşmış bir maddeyle ilgili hikayeler yayılmaya başlar. Hem uzayın aşırı soğuğuna hem de dünya atmosferine girerken ortaya çıkan aşırı ısıya dayanıklı bu maddeye temas edenler ilk değişenlerdir. Washingtonlu psikiyatr Carol Bennell, mekiğin başına geleni çevresinde gitgide artan tuhaf olaylarla ilişkilendirmez. Salgın hastalık yayıldıkça, Carol hastalığa karşı kullanılan aşılamadan sorumlu olan kişilerin aslında çok daha korkunç bir şey yaydığını keşfeder.

Sahara: Yönetmenliğini Breck Eisner'ın üstlendiği, Matthew McConaughey, Penelope Cruz, Steve Zahn, William H. Macy, Lennie James, Clint Dyer'in rol aldığı filmde, Afrika'daki Nijer Nehri'nde bir batıkta hazine arayan Ulusal Su Altı Araştırmaları Kurumunun özel projeler yöneticisi Dirk Pitt (Matthew McConaughey) ve arkadaşı Al Giordino (Steve Zahn), bölgedeki toplu ölümleri araştıran Birleşmiş Milletler görevlisi güzel doktor Eva Rojas (Penelope Cruz) ile tanışırlar. Araştırmalar, toplu ölümlerin arkasında milyoner bir Fransız iş adamıyla Batı Afrikalı bir diktatörün olduğunu ortaya çıkarır. Eğer bölgeye hakim biyolojik salgın engellenemezse denize de yayılacak ve tüm dünyayı tehdit edecektir.

Andromeda Esrarı:1971 ABD yapımı filmde başlıca rolleri Arthur Hill, David Wayne, James Olson ve Kate Reid oynadılar. Küçük bir kasabaya düşen Amerikan askeri uydusu uzaydan çok ölümcül bir virüsü de beraberinde getirmiştir. Kasabada bir bebek ve bir ayyaş dışında canlı kalmayınca bölge karantinaya alınır ve bir grup bilim adamı yüksek teknolojili ve yüksek güvenlikli bir laboratuvarda zamana karşı yarışarak bu virüsün sırrını çözmeye çalışır.

Absolon: Ünlü sinema oyuncu Christopher Lambert'in oynadığı filmde bütün dünyaya yayılan ölümcül virüs, yeryüzünü büyük bir tehdit altında tutmaktadır. Hastalığın tek tedavisi yeni keşfedilmiş olan ve her gün alındığı taktirde iyileştiren Absolon'dur. Absolon'u keşfeden bilim adamının öldürülmesini araştıran dedektif, insanlığın son umudu olacaktır.

Blindness(Körlük): Ödüllü yazar Jose Saramago'nun romanından esinlenilerek çevrilen psikolojik korku filminde bir göz doktorunun normal bir tempoda akan yaşamı, gözlerinin birdenbire kör olduğu şikayeti ile başvuran bir hastası tarafından alt üst olur. Körlük bu göz doktoruna da bulaşır. Nedeni bilinmeyen bir şekilde tüm kent halkında görülmeye başlanan bu olağan dışı körlük yalnızca doktorun eşinde rastlanmaz. Olan biteni canlı olarak gören doktorun eşi, yaşanılan kaos ortamında kendisini ve ailesini kurtarmaya çalışır.