"Memlekette adalet ve kalkınma yok"

CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, 29 Mart yerel seçimlerini kazanan CHP'li Yusuf Civelek'i kutlamak üzere geldiği İskenderun'da belediye hizmet binasının önünde partililere hitap etti.

Konuşmasına Yusuf Civelek'i göreve getiren halka teşekkür ederek başlayan Deniz Baykal, belediye başkanının da verilen oylara sadık kalacağını, vermeyenlerin de ''Keşke biz de oyumuzu verseydik'' diyeceklerini söyledi.

Bu başarıda teşkilatın, partililerin, kadın ve gençlik kollarının büyük katkısı bulunduğunu ifade eden Baykal, ''Beni onurlandırdınız, partimizi onurlandırdınız, belediye başkanımızı onurlandırdınız, hepinize teşekkür ediyorum. İskenderun'da büyük bir saltanatı yıktınız. Hepinize teşekkür ediyorum. Ama bu başarının sizi kesmediğini de biliyorum, siz Ankara'ya da göz diktiniz, kabınıza sığmıyorsunuz. İnşallah genel seçimde de bunu gerçekleştireceğiz'' diye konuştu.

İskenderun'un gelecek seçimde Hatay'a da öncülük edeceğini belirten Baykal, ''Artık seçim kavgası bitti. Kine, hırsa gerek yok. Senlik benlik davası bitti. Belediye başkanımız partili, partisiz herkesi kucaklıyor, hepimiz birbirimize destek olacağız'' dedi.

''Halinizden memnun musunuz? Türkiye'nin halinden memnun musunuz? Ekonomik gidişattan memnun musunuz? Esnaf, işçi memur hayatından memnun mu? İşsizliğe çare bulundu mu? Memlekette yolsuzluklar önleniyor mu? Hırsızlardan hesap soruluyor mu?'' diye soran Baykal, şunları kaydetti:

''15 ayda Almanya'dan bir dosyayı getiremediler, biz getirdik 'Alın işte' dedik, bu kez tercümeye takıldı. Şimdi bilgi beklendiğini söylüyorlar. Adam 'Ben bunları yakaladım, elebaşıları sende' diyor. Oysa onlar haklarında işlem yapılmak bir yana televizyon sahipleri olarak itibar görüyorlar. Şimdi soruyorum size, memlekette adalet var mı, 'Hukuk herkese eşit işliyor' demek mümkün mü, hayır. Adalet perişan, adalet yaralı. Memlekette adalet ve kalkınma yok, iktidarda Adalet ve Kalkınma Partisi var. Millet kendini unuttu, çocuklarının geleceğini düşünüyor. Türkiye küçülüyor. Bu da yetmiyor gibi topraklarımız peşkeş çekilecek.''
 

Mayınlı arazilerin temizlenmesi

Baykal, mayınlı arazilerin temizlenmesiyle ilgili olarak da şunları söyledi:
''510 kilometrelik sınırda bulunan mayınları biz toplayamıyormuşuz. Kim koydu onları oraya, biz koyduk. Peki niye temizleyemiyoruz? Dünyada sadece bizde mi mayınlı topraklar var? Hiçbir ülke 'Gelin mayınlarımızı temizleyin, sonra bu topraklar yarım asra yakın süre işletilsin' demez. Bunu diyen bir devlet yoktur dünyada. Üstelik o topraklar sınırda, ülkenin savunması ve korunması için önemli noktada. Bunu başkasına temizletip işletmesini vermenin mantığı var mı? 'Bunun temizlenmesi kaç para' diye sordunuz mu, araştırma yaptınız mı, NATO'nun uzman kuruluşlarına sordunuz mu? Bunun bedeli birkaç yüz milyon dolar, ödemesi ise 5 yıl. Diyelim ki 300 milyon dolar. Yılda 60 milyon dolar. 61 milyon dolara kendine uçak alıyorsun. Mayınlı arazilerin temizlenmesi konusunda burnumuza pis kokular geliyor. Türkiye'nin güvenliği için niye o parayı harcamıyorsun da kendine uçak alıyorsun? Kanun çıkarmak için çırpınıyorlar şimdi. Bu kanun Anayasa Mahkemesine gider. Pazarlığı yapılan şey sadece para mı, başka pazarlıklar da yapılıyor mu?''

Deniz Baykal, mayınlı araziler konusunda inceleme yapmak üzere bölgeye gittiğini, halkla görüştüğünü, konunun takipçisi olacaklarını belirterek, ''2003'te de bir büyük ülke o bölgeye asker yığmak için çalıştı. Biz 'Olur mu' dedik, önlemiştik. 6 yıl geçti şimdi bir daha geldi önümüze. Silah gücüyle gelemedikleri yere parayla gelmek için kanun çıkaracaklar. Yani gelmek için ellerinden geleni yapıyorlar'' dedi.

Özlenen Türkiye için mücadele verdiklerini ifade eden Baykal, ''İşimizi biliyoruz. Türkiye'nin değişimini birlikte gerçekleştireceğiz. Milletvekili dokunulmazlıklarının yolsuzlukları örtmek için kullanılmasına devam mı edilsin? İskenderun'da başlattığımız değişimi sürdüreceğiz'' diye konuştu.

Baykal, daha sonra, belediye başkanı seçilen Hikmet Karaali'yi ziyaret etmek için kara yoluyla Antakya'nın Harbiye beldesine gitti.