"Türkiye kadar çok hendek atlayan ülke yok"

Forum İstanbul 2009 kapsamında düzenlenen ''Küresel Kriz ve Avrupa Birliği'' oturumunda konuşan Devlet Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış, AB'ye entegrasyon sürecinde, Türkiye kadar çok hendek atlayan ülke'' olmadığını belirterek, bunun, Türkiye'nin motivasyonunu düşüren bir durum olduğunu söyledi.

Yayınlanma: 29.05.2009 - 11:26
Abone Ol google-news

Devlet Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış, Forum İstanbul 2009 kapsamında düzenlenen ''Küresel Kriz ve Avrupa Birliği'' oturumunda yaptığı konuşmada, Avrupa'nın karşı karşıya kaldığı iklim değişikliği, enerji kaynaklarıyla ilgili sıkıntılar, demografik yapısındaki değişiklikler, küresel aktör olma ihtiyacı gibi sorunlara, son krizin etkisi eklendiği zaman Avrupa'da ciddi tedirginlik başladığını dile getirerek, ''Bir yandan da Türkiye'nin Avrupa'ya olası katkılarını düşündüğümüz zaman, Türkiye ile Avrupa'nın entegrasyonu ilişkisinin nasıl bir kazan-kazan formülü üzerine dayalı olduğu daha net bir şekilde ortaya çıkıyor'' dedi.

Türkiye'nin, Avrupa'nın dördüncü en büyük iş gücüne sahip olduğunu kaydeden Bağış, ekonomik olarak Türkiye'nin istikrarlı bir yapıda bulunmasının, bu buhranlı dönemde çok önemli olduğunu vurguladı.

Bağış, Renault'nun geçtiğimiz yıl içerisinde dünyadaki birçok tesisinde zarar ederken, Romanya ve Türkiye'deki tesislerinin kar ettiğini aktardı.

Bu dönemde bankacılık sektörünün dinamizminin de çok önemli olduğunu ifade eden Bağış, ''Türkiye'deki bankacılık sektörü 2008 sonu itibariyle 12 milyar doların üzerinde net karla kapadı yılı. Bu sene için de her ne kadar reel sektöre acı çektirerek de yapsalar, bankalarımızın istikrarı açısından, finans piyasalarının istikrarı açısından Avrupa standartlarının çok üzerinde olduğumuz kesin'' diye konuştu.

AB ve Türk firmaları arasındaki dayanışmada artış gözlendiğinin ve otomotiv, üretim, bankacılık, telekomünikasyon ve ulaşım gibi birçok sektörde Türk ve AB pazarları arasında ciddi bir dayanışma bulunduğunun altını çizen Bağış, Türkiye'nin kendi bölgesinde bir güç olmasının, AB için de çok önemli olduğunu söyledi.

Bağış, bölgede Türkiye'nin ağırlığının her geçen gün hissedildiğine işaret ederek, ''Sadece ekonomik açıdan değil, siyasal olarak da hissediliyor. Bugün Türkiye, bölgesindeki bütün buhranlarda ara bulucu olarak ilk çağrılan ülkelerden bir tanesi'' dedi.

Dünyanın enerji kaynaklarına ve enerji ihtiyacı içindeki ülkelere bakıldığında Türkiye'nin çok doğal bir köprü olduğunun görüldüğünü ifade eden Bağış, Türkiyesiz bir enerji çözümünü, sahici görmediğini belirtti.

 

"Kısa vadede, vizyonuzluklar nedeniyle sıkıntı yaşayabiliriz"

Egemen Bağış, bugün Avrupa'nın ve Türkiye'nin karşı karşıya kaldığı sorunlar ile önümüzdeki 30 yıl içerisinde karşı karşıya kalma ihtimali olan sorunlar listesi çıkarılsa, bu sorunların yüzde 80'inin, Türkiye ile AB'nin entegrasyonu sürecinde ortadan kalkacağının görüldüğünü söyledi.

Artık Avrupa kurumlarında Türkiye'nin varlığının gerçek olduğunu dile getiren Bağış, AB dışındaki bütün Avrupa kurumlarında Türkiye'nin karar mekanizmalarında bulunduğunu kaydetti.

Bağış, ''Bazen bana soruluyor; 'Türkiye ne zaman AB'ye girecek?' diye. Ben diyorum ki, 'Biz zaten AB'nin içerisindeyiz'. Olmadığımız tek nokta, AB mekanizmalarında ve parlamentosunda. Onun dışındaki bütün Avrupa mekanizmaları içerisinde varız ve oradaki dinamik göçmen nüfusumuzla, ticari etkimizle, Avrupa'nın sorunlarına çözüm olan boyutlarımızla biz zaten bu sürecin içindeyiz'' dedi.

Avrupalı bazı siyasetçilerin kendi iç siyasi mekanizmalarına, kamuoylarına yaklaşan seçimler bahanesiyle ''popülist'' mesajlar verirken, kendi ülkelerinde yaşayan, vatandaş, tüketici, vergi mükellefi, seçmen olmuş milyonlarca insanı da izole ettiğini, kendi ülkeleri içerisinde ayrımcılığa, ırkçılığa yol açtığını unutmamaları gerektiğini düşündüğünü ifade eden Bağış, bu çerçevede onların da sözlerine, demeçlerine dikkat etmelerinin, kendi ülkeleri içerisinde oluşabilecek ayrımcılığı engellemek açısından önemli olduğunu belirtti.
Bağış, uzun vadeli bakıldığında, Türkiye ile AB entegrasyonunun kazan-kazan formülü üzerine dayalı olduğunu gören birçok Avrupalı lider de bulunduğunu kaydederek, ''Ben bu sürecin uzun vadede Türkiye için de, AB için de çok faydalı olacağına inanıyorum. Kısa vadede, maalesef vizyonsuzluklar nedeniyle birtakım sıkıntılar yaşayabiliriz'' diye konuştu.

Türkiye'nin müzakerelere başladığını, bugüne kadar başlayan her ülke gibi Türkiye'nin de müzakerelerini bitireceğini vurgulayan Bağış, Türkiye'nin sadece Avrupa'nın ekonomisinin yanı sıra siyasetine, kültürüne, sanatına, akademik dünyasına her açıdan önemli katkılarda bulunacağını vurguladı.

 

"Patates ile politika arasında nasıl bir bağlanto olduğunu kavramış değilim"

Devlet Bakanı ve Başmüzakereci Bağış, AB sürecinde ''çifte standart''tan söz edilebileceğini ifade ederek, ''Türkiye gibi AB ile sürekli temas halinde olup, bu buluşmaları sürdürürken, Türkiye kadar çok hendek atlayan ülke olmadı, AB'ye entegrasyon sürecinde. Bu da tabii, Türkiye'nin motivasyonu düşüren bir durum'' değerlendirmesinde bulundu.

Gıda güvenliği sürecine değinen Bağış, ''AB'deki pek çok politikacı, kendi iç politikalarının gereği olarak gördükleri bir şekilde, Türkiye'nin AB'ye üyeliği konusunda çifte standartlı yaklaşım izliyor. Özellikle de mesela gıda güvenliği için de bu şekilde bir yaklaşımla karşılaşıyoruz. Tarım faslı açıldığı zaman, pek çok bürokrat; 'Siz, şunları gerçekleştirmezseniz, tarım konusundaki fasıl açılmayacak' diyor. Ben de bu arada tabii, patates ile politika arasında nasıl bir bağlantı olduğunu doğrusu kavramış değilim'' diye konuştu.

Bağış, Türkiye'nin, müzakerelerini bitirdiği gün çok daha farklı bir ülke olacağının altını çizerek, önlerinde yapmaları gereken reformlar bulunduğunu, yargı reformu yapmaları gerektiğini, yolsuzlukla mücadele için uğraşmaları gerektiğini, kamu denetçiliğini kurmaları gerektiğini, yeni Anayasa yapmak gerektiğini anlattı.

Egemen Bağış, ''Türkiye'nin bu süreçteki başarı kriteri açtığı fasıllar falan değil, Türkiye'nin başarı kriteri, yaptığı reformlardır'' dedi.


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler