Bir kişi de daha H1N1 virüsüne rastlandı

Sağlık Bakanlığı, ABD’den yola çıkıp Türkiye’ye 30 Mayıs’ta gelen bir yolcuda dün domuz gribinin tespit edildiğini bildirdi.

Sağlık Bakanlığı’ndan yapılan açıklamada “Kaliforniya/ABD’den yola çıkıp ülkemize 30 Mayıs 2009’da gelen bir vatandaşımız 1 Haziran 2009 tarihinde saat 16.30’da ateş, baş ağrısı ve kas ağrısı şikayeti ile sağlık kurumuna müracaat etmiştir. Alınan numunenin Ulusal Grip Referans Laboratuvarımızda yapılan tetkiki sonucunda vatandaşımızda domuz gribi (Influenza A/H1N1) tespit edilmiştir. Genel durumu iyi olan hastaya tedavisi başlanmış, izole edilerek gözlem altına alınmıştır. Hastanın yakın temaslıları ve ailesine ulaşılmış, herhangi bir belirtileri olmamakla birlikte koruyucu dozda ilaç başlanarak hastalık açısından takibe alınmışlardır” denildi. 

İlaçla korumaya alındılar

Sağlık Bakanı Recep Akdağ, Domuz gribi tespit edilen iki Türk vatandaşı ile seyahat edenlerin çoğuna ulaşıldığını ve bu kişilerin ilaçlarla korumaya alındığını söyledi.

Bakan Akdağ, virüsü taşıyanlardan birinin Türkiye'ye gelmeden önce ABD'de doktora gittiğini ve ilaç kullandığını belirterek, "ABD'de tüm vakalarda laboratuar araştırması yapılmıyor. Bunda da domuz gribine yönelik araştırma yapılmamış. Hafif seyreden gripler için bir gripte ne yapılıyorsa onu yapıyorlar. Ama ülkelerinden dışarı çıkmaması için tedbir alabilirler" dedi.

"Dünya Sigarasız Günü" toplantısına katılan Sağlık Bakanı Recep Akdağ, gazetecilerin domuz gribine ilişkin soruları yanıtladı. Bakan Akdağ, dünyada 58 ülkede virüsün görüldüğünü belirterek, "Ülkelerin bir kısmında ülkeye dışarıdan bu virüsü getirmiş kişilerden başkalarına bulaşmış durumda. Türkiye'de henüz böyle bir durum yok. Yani daha önce iki ABD'li vatandaşın Türkiye'ye girişi sırasında tespit edilmesi ve aldığımız tedbirlerle başkalarına virüs bulaşmadan o kişiler ülkeden ayrıldılar" dedi.

Son olarak iki Türk vatandaşında virüsün görüldüğünü kaydeden Bakan Akdağ şunları söyledi:
"Bu kişilerin virüsü bulaştırma ihtimali olan kişileri korumaya çalışıyoruz. Bunlar kimlerdir? Bu kişilerle seyahat eden, özellikle iki koltuk önünde ve arkasında seyahat eden kişiler. ABD'den gelen kişiler açısından söylüyorum. Normalde koruyucu ilaçların sadece iki önü ve arkasında oturan kişilerin alması yeterli görülürken, biz bu uçaktaki tüm yolcuları takip ediyoruz. Ve yolcuların bir çoğuna ulaşıldı. Diğer Amsterdam'dan gelen uçakta ise daha kısa süreli bir yolculuk yapıldığı için üç koltuk önü ve arkası olarak çalışmalar yapıyoruz. Bu kişiler girerken tespit edilemediler. Çünkü ateşleri yüksek değildi. Çok erken tespit edebildik. Çevreleriyle ilgili tedbirleri de aldık. Takip ediyoruz."

"ABD'de tüm vakalarda laboratuar araştırması yapılmıyor"

Bakan Akdağ, ABD'deki tüm vakalarda laboratuar araştırması yapılmadığını söyleyerek, "Hafif seyreden gripler için bir gripte ne yapılıyorsa onu yapıyorlar. Ama ülkelerinden dışarı çıkmaması için tedbir alabilirler. Bu hususta DSÖ'nün ikna olup, ülkelere bu konuda tavsiyede bulunması gerekiyor" dedi.

Son olarak Türkiye'ye gelen iki vakadan birinin ABD'de doktora gittiğini ifade eden Bakan Akdağ, "İlk vakalarda ABD'li iki vakada, bunlardan biri ateşli olarak ülkeye girmişti. Aslında Türkiye'ye gelmeden önce bir doktora gittiği ateşli olduğu ABD'de ateşli olduğu ortaya çıktı. Bu son iki vakadan da biri de ABD'de doktora gidiyor. İlaç kullanmaya başlıyor. Ateşi de muhtemelen bu sebepten dolayı yüksek değil. O nedenle de bunu tespit etmek zorlaşıyor. Orada Domuz gribiyle ilgili herhangi bir araştırma yapılmamış. Bakılmamış" dedi. Bakan Akdağ, hem hastaların geldiği ülkelerin Sağlık Bakanlıklarına hem de Dünya Sağlık Örgütü'ne tavsiyede bulunacaklarını ifade ederek, "Bilim Kurulumuz bunu hazırlıyor. Bir ülkeden çıkış yapan yolcularda grip gibi bir durum tespit edilmişse seyahatiyle ilgili bir takım ertemleler söz konusu olabilir ya da en azından seyahat ettiği yerdeki insanlara bulaştırmaması için tedbirler alınabilir. Açıkçası bizim gösterdiğimiz hassasiyetin tüm dünyada gösterilmesini bekliyoruz. Madem bu salgını yavaşlatmaya çalışıyoruz o halde "Seyahat edecek misiniz?" sorusunun grip belirtisi taşıyanlara sorulması lazım" dedi.

Öte yandan; İzmir'de Kriz Merkezi bünyesinde H1N1 virüsü üzerinde çalışacak bir koordinasyon merkezi oluşturulacağı bildirildi. 

6 kişiye ilaç tedavisi

ABD'den gelen ve domuz gribi tespit edilen 2 Türk vatandaşıyla aynı uçakta seyahat ettiği belirlenen Çanakkale'deki 6 kişiye koruyucu ilaç tedavisi uygulamasına başlandığı bildirildi.

Çanakkale İl Sağlık Müdürü Dr. İlhan Güney, vakaların görülmesinin ardından Sağlık Bakanlığı'nın tüm olanakları seferber ettiğini ve söz konusu 2 kişiyle aynı uçakta seyahat eden kişilerin çoğunun kimlik ve adres bilgilerine ulaşıldığını kaydetti.

Bu kişilerden 6'sının Çanakkale'de yaşadığının belirlendiğini belirten Güney, ''Bu vatandaşlarımıza ulaşıldı. Şu anda herhangi bir tehlike söz konusu değil. Bu kişiler evlerinde ziyaret edildi ve koruyucu ilaç tedavisi uygulamasına başlandı'' dedi. Güney, söz konusu kişilerin 5 gün boyunca kontrol altında tutulacağını bildirdi.

Özkan: Endişe edilmemeli

İzmir İl Sağlık Müdürü Opr. Dr. Mehmet Özkan, İzmir'de bir kişinin domuz gribi (H1N1) teşhisiyle hastanede tedavi altına alınmasıyla ilgili, ''Şu anda endişeye mahal bir durum yok'' dedi.

Özkan, İzmir İl Genel Meclisi Toplantısı'nda müdürlüğünün yaptığı çalışmalar hakkında verdiği bilginin ardından, meclis üyelerinin sorularını yanıtladı. Bir soru üzerine İzmir'de ortaya çıkan domuz gribi vakasına ilişkin açıklama yapan Özkan, Türkiye'de bu hastalığa dair vefat eden bir vakanın söz olmadığını kaydetti.

Bugün itibariyle dünyada 53-54 ülkede 16 bin civarında hasta bulunduğunu ve bunlardan 104'ünün hayatını kaybettiğini belirten Özkan, şunları söyledi:
''Bu ne demektir? Bu hastalığa yakalanan her bin kişiden yaklaşık 7'si vefat ediyor. İlimizde şu ana kadar bir tane pozitif vaka oldu, ABD'den gelen öğrenci. Genel durumu oldukça iyi. Bizim takibimiz altındadır. Herhangi bir bulaşma söz konusu değildir. Beraber seyahat eden insanları da biz bu arada kontrol ettik. Şu anda endişeye mahal bir durum kesinlikle mevzuubahis değildir.''

Özkan, Türkiye'nin şu anda yaz mevsimini yaşıyor olması dolayısıyla hastalığın yayılımı açısından önemli bir şansa sahip olduğuna işaret ederek, ''Bu virüs, 22-23 derecenin üzerine çok duyarlı. Dolayısıyla bugünler bizim için şans. Ama Eylül, Ekim, Kasım ayları gelince riskimiz tabii ki artacak. Onun için Sağlık Bakanlığı bu konuyu gerçekten çok sıkı tutuyor'' diye konuştu.

Hastalığa karşı çok duyarlı olunması gerektiğini ve bunun için de vatandaşlara Sağlık Bakanlığı tarafından bastırılan konuyla ilgili uyarıcı el broşürleri dağıtıldığını anlatan Özkan, şöyle devam etti:
''Vatandaşlarımıza el yıkamayı öğretmeye gayret ediyoruz. Mümkün olduğu kadar şüpheli vakalardan uzak durmalarını, şüpheli ülkelere mümkün olduğu kadar seyahat edilmemesini öneriyoruz. Ama dünya artık çok küçüldü. Aynı anda binlerce uçak havada gezerken 'Oraya gitmeyin' gibi kısıtlamaları Dünya Sağlık Örgütü dahi yapmıyor. Ama umarım bize gelmez, sağlığımızı bozmaz. Şu anda hiçbir tehdit yok, ama kış gelince tekrar gündeme gelmesi mümkün olabilir.''