Hido'nun enerji kaynağı

FOTO GALERİ İÇİN: http://www1.cumhuriyet.com.tr/?im=galeri&kid=303&sn=1#sd

Orlando'daki evinde açıklamalarda bulunan Türkoğlu, NBA kariyerini, transferini, gelecek hedeflerini, basketbol milli takımındaki durumunu ve genç Türk oyuncuları değerlendirdi.

NBA tarafından geçen sezon ''En çok gelişme kaydeden oyuncu (MIP)'' ödülüne değer bulunan Türkoğlu, play-off'larda gösterdiği performansla takımını finale taşırken, başarısındaki sırrın eşi ve 3 ay önce doğan kızı Ela olduğunu vurguladı.
Antrenmanlardan ve maçlardan eve sabırsızlık içinde geldiğini ve kızının kendisine çok büyük motivasyon sağladığını anlatan Hidayet, ''Moral kaynaklarımdan bir tanesi Ela ile geldi. İnşallah devamı da gelecek'' diyerek daha fazla çocuğu olmasını arzuladığını kaydetti.

NBA'de dokuzuncu sezonu olduğunu ve 500'ün üzerinde maça çıktığını vurgulayan milli basketbolcu, ''Ben hedeflerimi önüme kademe kademe koyuyorum. Önce NBA'e gelerek şansımı denemek istedim. Bunu başardım. Sonra burada kalıcı oldum, şimdi de Doğu Konferansı şampiyonluğunun ardından Lakers ile final oynuyoruz. Eğer bu sezon, NBA Ligi kupasını kaldıramazsam bile önümüzdeki sezonlarda kupa alacağıma inanıyorum'' dedi.

Kariyerinin en üst noktasında olduğunun altını çizen ve bu noktaya gelmek için sürekli çalıştığını belirten Türkoğlu, ''Şu an 30 yaşındayım. 36 yaşına kadar burada devam edeceğim. 34'ten sonra bu ligde daha az süre alacağımın farkındayım. Basketbolu sahada oynamayı bıraktıktan sonra ne yapacağımı düşünmek için şu an erken. Bunu 34 yaşımdan sonra düşüneceğim. NBA'den teklif gelmesi durumunda yardımcı antrenörlük ya da başka bir görev olursa burada da kalmayı düşünebilirim'' diye konuştu.

NBA'de şampiyonluk şansı

NBA Ligi Final serisinde son maçı kaybederek 3-1 geriye düştüklerini ve sezonu iki kupayla kapatma şansını zora soktuklarını söyleyen Hidayet, hiçbir şeyin sona ermediğini kaydederek, sözlerini şöyle sürdürdü:

''Amerika'da bir tabir vardır; küçümsediklerine 'underdog' derler. Biz hep küçümsenen takım olduk. Normal sezonu üçüncü bitirdiğimizde kimse bize şans tanımıyordu. Philedelphia'ya karşı geriye düştüğümüzde elendi dediler, onları geçtik. Boston'a karşı da 3-2 mağlupken imkansız dediler, 7. maçta başardık. Hiç kimse Cleveland'a karşı şans tanımadı. 4-0 kaybeder gözüyle bakıyorlardı bize. Eğer, LeBron'un son saniye üçlüğü olmasa ve deplasmandaki maçı kaybetmesek biz 4-0 kazanacaktık. Şimdi de Lakers'a karşı seride 3-1 gerideyiz. Basketbolda taktik kadar şans da önemlidir. Çok dikkatli olursak başarabiliriz. Ben kendime yüzde yüz güveniyorum.''

Jack Nicholson ile dostluğu

NBA maçlarına çok sayıda Hollywood yıldızının ve dünyaca ünlü sporcuların geldiğini söyleyen Türkoğlu, ''Hemen hepsiyle belli bir diyaloğum oluyor. Maçlara gelenler sohbet etmek, tanışmak ve başarı dilemek için yanıma geliyorlar. Zaman zaman da ben onlara giderek hatır soruyorum. Ama içlerinde Jack Nicholson ile yıllara dayanan ayrı bir dostluğumuz var'' diye konuştu.

Fanatik bir Los Angeles Lakers taraftarı olan Jack Nicholson ile Sacramento Kings ve San Antonia Spurs'da oynarken 2000'li yılların başında tanıştığını söyleyen milli basketbolcu, ''Lakers, benim eski iki takımımın da adeta 'kanlı' rakipleriydi. Onunla her maç öncesi şakalaşmalarımız olurdu. Los Angeles'taki ikinci final maçından önce de yanıma geldi, Lakers'ın beni üzeceğini söyledi. Maçtan sonra da mağlubiyete rağmen çok iyi oynadığımı, NBA'in en iyi oyuncularından biri olduğumu düşündüğünü ve üzülmemem gerektiğini ifade etti'' dedi.

Magic'te bu sezon beşinci yılı olan ve sözleşmesi sona eren Türk basketbolcu, ''Transfer görüşmeleri temmuz başında başlıyor. Şu an yasal olmadığı için hiçbir görüşme yapamıyorum. Orlando'da mutluyum. Şu an finallerde oynuyorum ve kariyerimin zirvesindeyim. Magic'te kalmayı isterim ama profesyonelim. En iyi teklifi yapan takıma kapım açık olacak'' şeklinde konuştu.

Florida ekibinde performansının ve insanlarla kişisel diyaloğunun çok iyi olduğunu, Orlando halkının da kendisini çok sevdiğini ifade eden milli oyuncu, kimsenin kendisini ''Hidayet'' olarak bilmediğini, takım arkadaşları da dahil hemen herkesin ''Türk'' diye hitap ettiğini ya da ''Hido'' dediklerini vurguladı.

Her maçtan önce anne ve babasını arayarak dualarını aldığını söyleyen Hido, maçın başlaması için yapılan hava atışı öncesi de mutlaka hakemden topu aldığını ve 20 saniye kadar dua okuduğunu kaydetti. Diğer oyuncular gibi dışarıda yemek yemeyi tercih etmeyen Türkoğlu, takım arkadaşları gibi özel bir menüsü bulunmadığını, eşinin yaptığı Türk yemeklerini yediğini söyledi.
 

Milli takım ve genç yetenekler

Hidayet, milli takımda 2006'da bazı sorunlar yaşadığını, ancak hepsinin artık geride kaldığını belirterek, şöyle konuştu:

''Geçen seneki performansım ve davranışlarımla Türk halkının tekrar saygısını ve sevgisini kazandığımı düşünüyorum. Polonya'da düzenlenecek Avrupa Basketbol Şampiyonası öncesi 24 Temmuz'da kampa gireceğiz. Takım kaptanı olarak başkanımıza, kamp öncesi tüm takım olarak 4-5 gün bir tatil yapmamız gerektiğini söyledim. O da beni kırmadı ve bunun programlamasını yaptığını söyledi. Burada edindiğim tecrübelerin sonucu bu tip bir takım tatilinin herkesin birbirini tanıması açısından iyi olacağını düşünüyorum. Güzel ortamı yakalarsak şampiyon oluruz ve 2010'da Türkiye'de yapılacak Dünya Şampiyonası'na büyük moralle gireriz. Ben arkadaşlığın başarıyı getireceğine inanıyorum.''

Mehmet Okur'un milli takımla ilgili durumunu bilmediğini ifade eden, kendisinin takımın kaptanı ve ağabeyi konumunda olduğunun da altını çizen Türkoğlu, ''Mehmet benim arkadaşım. Tabii ki onun da aramızda olmasını isterim. Ancak, kadroya ben karar vermiyorum. Yönetim ve Mehmet'in kararı. Aramızda olursa bize güç katacağına inanıyorum'' dedi.

Türkiye'de NBA Ligi'nde oynayacak kalitede oyuncular bulunduğunu, ancak en önemli sorunun motivasyon olduğunu kaydeden Hidayet, ''Farklı bir ülkeye geliyorsunuz. Motivasyon bir yıl sürüyor. Ben de zorluklar yaşadım. Türkiye'de de şu an çok yetenekli oyuncular var. Ben hepsinin Amerika'ya gelerek şanslarını denemesini isterim'' diye konuştu.

Semih Erden, Ömer Aşık ve Oğuz Savaş gibi isimlerin ABD'ye genç yaşta gelerek NBA'de kendilerine şans tanıması gerektiğini ifade eden Türk oyuncu, Ersan İlyasova'nın da tekrar ABA Profesyonel Basketbol Ligi'ne döneceğini düşündüğünü belirtti.

Bu arada, milli basketbolcunun kardeşi Nevzat Türkoğlu ile eşi Banu Türkoğlu'nun kardeşi Tansu Gürer de Hidayet'e destek olmak için Florida'nın Orlando kentine geldi.