"Nabucco, çok önemli bir adım"

Özbekistan'da bulunan ABD Dışişleri Bakan Yardımcısı William Burns, Taşkent'teki bazı temaslarının ardından basın mensupları ile biraraya geldi. Burns, Nabucco projesinin, transit güzergahların çeşitlendirilmesi bakımından, bölge ülkeleri ve tüm dünya için ayrıca bir önem taşıdığını kaydederek, bunun enerji sektöründeki sağlam ve akıllı bir yaklaşım olduğunu söyledi.

Cumhurbaşkanı İslam Kerimov ile yapılacak görüşme öncesi basın mensuplarına açıklamada bulunan Burns, ABD'nin yeni yönetiminin Özbekistan ile ilişkilerin geliştirilmesi için çaba gösterdiğini ve bunun için imkanlarının bulunduğunu belirterek, ziyaretini, bu çerçevede atılan ilk adım olarak gördüklerini kaydetti.

Burns, ülkedeki temasları kapsamında Özbekistan Dışişleri Bakanlığı, diğer devlet kurumları ve ülkedeki sivil toplum örgütleri temsilcileri ile bir araya geldiğini kaydetti.
Özbekistan'a, ABD'nin Afganistan'ın yeniden kalkındırılmasına yönelik ortak çalışmalarına gösterdiği katkıdan dolayı teşekkür eden Burns, Afganistan'ın yeniden yapılandırılmasında Özbekistan'ın elektrik enerjisi teminatı ve diğer konulardaki yardımına işaret ederek, ABD'nin Afganistan'ın yeniden kalkındırılmasına yönelik diğer çalışmalarına da Özbekistan'ın katkısını beklediğini söyledi.

Özbekistan ile uyuşturucu ve terörle mücadele, sınırların güvenliği gibi önemli konularındaki işbirliğini devam ettirmek istediklerini kaydeden Burns, ABD'nin sadece Özbekistan değil, belki de tüm ülkelerle ilişkilerinde insan hakları ve sivil toplumun geliştirilmesinin öncelikli olacağını ifade etti.

Cumhurbaşkanı İslam Kerimov ile bir araya gelecek olan Burns, ziyaretinin ve Kerimov ile yapacağı görüşmenin, iki ülke ilişkilerinde olumlu bir adım olacağını kaydederek, "İkili ilişkilerde yapıcı diyalog ve daha net adımlar atılmasını bekliyoruz" diye konuştu.

ABD'nin, Özbekistan'ın Andican kentinde Mayıs 2005'te meydana gelen olaylarla ilgili uluslararası soruşturma yapılmasını talep etmesi üzerine, iki ülke arasında ilişkiler bozulmuştu. Özbekistan'daki bazı Amerikan kuruluşlarının faaliyetlerine son verilmiş, Afganistan'daki operasyonları desteklemek üzere Hanabad'da kurulan Amerikan askeri üssü Kasım 2005'te kapatılmıştı.

Burns'ün ziyareti, 2005'den bu yana ABD'den Özbekistan'a yapılan az sayıdaki üst düzey ziyaretlerden biri sayılıyor.

AB ve Türkiye Nabucco anlaşmazlığını çözdü

Nabucco projesine ilişkin Hükümetlerarası Anlaşması yankı buldu. The Times gazetesi, projede hala risklerin olduğunu belirtirken Türkiye'nin yüzde 15'lik talebine dikkat çekererek, " Şimdi ise, boruhattının, gazın planlanan doğu-batı istikametinin yanısıra batı-doğu istikametinin de akabileceği şeklinde inşa edileceği güvencesi verilmesi üzerine belirlenmemiş bir payı almayı kabul etti" diye yazdı. The Guardian, "Türkiye'nin yüzde 15'lik talebi Nabucco'yu öldürebilirdi" derken, sonunda "AB ve Türkiye Nabucco anlaşmazlığını çözdü" değerlendirmesini yaptı,

The Times gazetesi, "Boruhattı Siyaseti" başlıklı analizinde Nabucco Anlaşması'na dikkat çekerek "Avrupa'ya yönelik yeni gaz boru hattı, Rusya'ya bağımlılığının hayati bir alternatifi olacak" diye yazdı.

Rusya'nın yaklaşımının eleştirildiği analizde "Komümizm döneminde olsun Vladimir Putin'in otoriter yönetimi döneminde olsun, Rus stratejistleri, komşuların ve rakiplerinin avantajı olanın Kremlin'in zararına olacağını varsaymından hareket ediyor" şeklinde değerlendirildi.

AB'nin enerji kaynakları konusunda Rusya'ya çok bağımlı olduğu sürece Kremlin'in, enerjide alternatiflerin, tekeli ve etkinliğine bir tehdit olarak gördüğünü kaydeden gazete, Rusya'yı by pass eden bir boru hattı projesinin çekiciliğinin de bundan kaynaklandığını kaydetti.

Nabucco projesinde risklere de dikkat çekildiği analizde "Son dakikaya kadar Türkiye, Nabucco'dan her yıl akacak 31 milyar metre küp gazın yüzde 15'ini alma talebi ile anlaşmayı batırmakla tehdit etti. Şimdi ise, boruhattının, gazın planlanan doğu-batı istikametinin yanısıra batı-doğu istikametinin de akabileceği şeklinde inşa edileyeceği güvencesi verilmesi üzerine belirlenmemiş bir payı almayı kabul etti" diye yazdı.

"Türkiye ile anlaşma büyük bir engel kaldırdı"

The Guardian ise, "AB ve Türkiye Nabucco anlaşmazlığını çözdü" başlıklı analizinde hükümetlerarası anlaşmanın imzalanmasının projeye ivme kazandırdığını da belirtti.

Projenin Rus gazısının Avrupa'daki hakimiyetini kırmaya yönelik olduğunu kaydeden gazete, Türkiye ile AB arasında son bir yıldır anlaşmazlıkların yaşandığını, Ankara'da gazın yüzde 15'ini indirimli fiyatlarla almak istediğini yazdı.

"Türk talebi, gerçekleşebilir bir öneri olarak Nabucco'yu öldürebilirdi" diyen gazete, ancak Mayıs ayında Prag'da yapılan görüşmelerde anlaşmaya varılarak projenin önündeki en büyük engellerden birini kaldırdıklarını bildirdi. Gazete, "Ruslar, Avrupalılar, Amerikalılar ve Türkler, Azeri ve Türkmen gazı için karmaşık bir diplomatik ve iş yarışı içindeler" ifadesini de kullandı.

ABD: Nabucco'nun imzalanmasını kutlarız

ABD Dışişleri Bakanlığı, Nabucco Doğalgaz Boru Hattı Projesi'ne ilişkin devletlerarası anlaşmanın bugün Ankara'da imzalanmasından dolayı Türkiye, Bulgaristan, Romanya, Macaristan ve Avusturya'yı kutladı.

ABD Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Ian Kelly imzasıyla yayımlanan açıklamada, ''Türkiye, Bulgaristan, Romanya, Macaristan ve Avusturya hükümetlerini, Nabucco Projesi'ne ilişkin devletlerarası anlaşmanın imzalanmasından dolayı kutlarız'' denildi.

Açıklamada, ''Bu anlaşma, Hazar bölgesi doğalgazını Avrupa'ya taşıyacak yeni bir enerji koridorunun açılmasına ilişkin ortak vizyonumuza ulaşılması yönünde önemli bir kilometre taşını oluşturuyor. Enerji güvenliği, enerji kaynaklarının, enerji iletim yollarının ve tüketici piyasalarının çeşitlendirilmesiyle elde edilir ve Nabucco boru hattı, bu çeşitlendirmenin bir örneği. Bundan sonra önümüzde ek zor işler bulunmakla birlikte, devletlerarası anlaşmanın imzalanması, Nabucco Projesi'nin gerçekleştirilmesinde önemli bir adımı oluşturuyor'' ifadelerine yer verildi.

Açıklamada, imza töreninde ABD'yi Avrasya Enerji Özel Temsilcisi Richard Morningstar ve ABD Senatosu Dış İlişkiler Komitesi'nin Cumhuriyetçi kıdemli üyesi senatör Richard Lugar'in temsil ettiğine işaret edildi.