IMF-Dünya Bankası yıllık toplantıları sona erdi

Guvernörler Kurulu Başkanı Nguyen Van Giau, IMF ve Dünya Bankası ile üye hükümetlerin çabalarının, ekonominin uçurumdan kurtarılmasına yardımcı olduğunu belirterek, ''Ancak yaşadığımız toparlanmanın, çıkış stratejilerini uygulamadan önce bir politika desteğinin sürdürülmesine de bağlı olduğunu vurgulamak istiyorum'' dedi.

Yayınlanma: 07.10.2009 - 07:47
Abone Ol google-news

IMF-Dünya Bankası yıllık toplantıları, Guvernörler Kurulu toplantısının kapanış oturumuyla sona erdi. Guvernörler Kurulu Başkanı ve Vietnam Merkez Bankası Başkanı Nguyen Van Giau, kapanışta yaptığı konuşmada, kurul olarak Bretton Woods kurumlarının üstlendiği liderlik görevini memnuniyetle karşıladıklarını belirtti.

Giau, ''Banka'nın sosyal koruma programları, güvenlik ağları, uzun vadeli altyapı yatırımları ve özel sektörün başı çektiği ekonomik büyüme üzerinde odaklanan krizle ilgili projeler aracılığıyla yoksul kesimleri ve şu anda hassas ve kırılgan durumda bulunan grupları gündemin en tepesinde tutma çalışmalarını ne kadar takdir ettiğimizi özellikle vurgulamak istiyorum'' diye konuştu.

IMF'nin krize karşı hızlı bir uluslararası politika müdahalesi oluşturma çabalarına önderlik etmesini, kaynakların çok büyük ölçüde artırılması ve fonun finansman çerçevesinde kapsamlı bir revizyon yapılması yoluyla ihtiyaç duyan ülkelere hızlı bir şekilde finansman sağlamasını da takdir ettiklerini söyleyen Giau, ''Her iki kurumun ve üye hükümetlerin çabalarının ekonominin uçurumdan kurtulmasına yardımcı olduğunu belirtiyoruz. Ancak yaşadığımız toparlanmanın, çıkış stratejilerini uygulamadan önce bir politika desteğinin sürdürülmesine de bağlı olduğunu vurgulamak istiyorum'' değerlendirmesinde bulundu.

Güven ortamının yeniden tesis edilmesi ve önceden varolan kırılganlıkların ortadan kaldırılması için Banka, Fon ve üye hükümetlerin işbirliğine dayalı daha uzun vadeli çabalarla çalışılması gerektiği üzerinde mutabakata varıldığını aktaran Giau, büyümeyi desteklemek ve gelişmekte olan ülkelerde yaşam standartlarını iyileştirmek için özenle ve sabırla çalışmaya devam etme kararı alındığını bildirdi.

Giau, her türlü korumacılığın önlenmesi ve iddialı bir Doha Kalkınma Turunu başarılı bir şekilde sonuçlandırarak ticaret akışlarının yeniden canlandırılması için gerekli adımların atılması çağrısında bulunduklarını ifade ederek, ''Dünya Bankasının ülkelerin iklime dayanıklı kalkınma planlarına geçişleri için yardım sağlama üzerinde odaklanmaya devam edilmesi, iklime uyumla ilgili çıkarılan derslerin paylaşılması ve küresel diyaloğun sağlanması gibi yollarla iklim değişikliğinin etkilerinin azaltılması gerektiğini vurguladık'' diye konuştu.

Guvernörlerin, ülkelerinin mali sistemlerinde reform yapma, düzenlemeyi iyileştirme, risk yönetimini güçlendirme çalışmalarında IMF'nin, üye hükümetlerle birlikte çalışmaya devam etmesi çağrısında bulunduğunu söyleyen Giau, ayrıca Fonun erken uyarı uygulaması konusunda küresel ekonomi takip sisteminin güçlendirilmesine yönelik çabaların artırılmasının istendiğini belirtti.

Giau, sözlerini şöyle sürdürdü: ''Üçüncü olarak, guvernörler, Bretton Woods kurumlarının etkililiklerini korumak için kendilerini modernize etmeleri gerektiğinin altını çizmiştir. Ayrıca gelişmekte olan ve büyüyen piyasa ekonomilerinin rollerini güçlendirmek ve politika işbirliğini teşvik etmek için bu ülkelerin söz hakkının ve katılımlarının daha üst düzeye çıkarılması için yönetişim reformlarının yapılması çağrısında bulunduk. Son olarak bugün yaşadığımız büyük zorluklar karşısında Dünya Bankası ve IMF'nin, 60 yıldan uzun süre önce neden kurulduğunu bir kez daha hatırlamış bulunuyoruz. Bugünün birbirine bağımlı dünyasında sorunları yönetmenin, çözmenin tek yolunun çok taraflı olduğu açık şekilde görülmektedir.'' Kapanış oturumunda Giau, guvernörler kurulu başkanlığını Nijerya Maliye Bakanı Mansur Muhtar'a devretti.

 

Nijerya Maliye Bakanı Mansur Muhtar

Guvernörler Kurulu başkanlığını devralan Nijerya Maliye Bakanı Mansur Muhtar, toplantıların, ''olağanüstü'' küresel zorlukların, ''olağanüstü'' küresel çözümler gerektirdiği konusundaki ortak kanıyla yönlendirildiğini belirterek, 75 yıllık bir dönemin en kötü resesyonuna yol açan finansal kriz, tüm ülkelerdeki halkları etkilediği için Bretton Woods kurumlarına (IMF, Dünya Bankası), güçlü, işbirlikçi bir yanıta liderlik yapması çağrısında bulunduklarını bildirdi.

Muhtar, finansal çalkantıdan ve küresel resesyondan nihai çıkışın, çabalarının sonu anlamına gelmeyeceği konusunda hemfikir olduklarını vurgulayarak, şöyle konuştu: ''Bu boyutlarda bir krizin tekrar gerçekleşmeyeceğinden emin olmak zorundayız. Bu amaçla temelde yatan kırılganlıkları ele almalıyız. Fon, uluslararası finansal sistemde reform yapmak ve dünya ekonomisinin gözetimini daha da güçlendirmek için ulusal ve çok taraflı ortaklarıyla birlikte çalışmaya devam etmelidir. Banka, küresel ticareti yeniden canlandıracak ve iklim değişikliğinin etkilerini ele alacak eylemlerini ilerletmelidir. Her iki kuruma da üye hükümetlerle krizin nedenlerini daha iyi anlamak, bu deneyimlerden çıkarılan dersleri uygulamak, finansal ve ekonomik istikrarı ve geniş tabanlı bir refahı desteklemek için daha yakın çalışma çağrısında bulunduk.''

Dünyanın hızla değiştiği gerçeğini göz önünde bulundurarak, Bretton Woods kurumlarının etkinliklerini artırmak ve ortaya çıkan zorluklara cevap bulmak için kendilerini sürekli modernize etme ihtiyacının altını çizdiklerini ifade eden Muhtar, ''Bu çabaların merkezinde politikaların benimsenmesini artırmak ve işbirliğini teşvik etmek üzere devam eden kota ve söz sahipliği reformu çağrısında bulunduk'' dedi.

 

'İstanbul Kararları'

İstanbul'daki toplantıda alınan kararlar, 1929 Dünya Ekonomik krizinden bu yanaki en büyük krizin yaşandığı bir dönemde ve G-20 toplantılarının hemen sonrasında yapılması nedeniyle ''İstanbul Kararları'' olarak benimsenecek. Toplantıların bugünkü kapanışının ardından ayrıca bir ''İstanbul Kararları'' şeklinde açıklama yapılmayacak olmasına rağmen, bu toplantılarda alınan kararların, ''İstanbul Kararları'' olarak kayda geçirilerek, uluslararası platformlarda kullanılmasının kabul edildiği belirtildi.

''İstanbul Kararları''nın, önümüzdeki dönemde gerçekleştirilecek G-20 ile IMF-Dünya Bankası Bahar Dönemi toplantılarına da esas teşkil edeceği vurgulanıyor. Son bir yılda, G-20 başta olmak üzere uluslararası platformlarda, ana hatları belirlenen strateji ve yönelimlere ilişkin nihai kararların ''İstanbul Toplantıları''nda şekillendirildiği ve bu yönüyle ''İstanbul Kararları''nın önemli bir küresel etkiye sahip olacağı kaydediliyor. IMF-Dünya Bankası yıllık toplantıları kapsamında alınan ''İstanbul Kararları''nın, küresel ekonomik ve finansal mimariyi yeniden yapılandırma çalışmalarına önemli katkılarının olacağı vurgulanıyor.

 

'İstanbul Kararları'na esas teşkil eden ortak kararlar

''İstanbul Kararları'' olarak da isimlendirilen ortak kararlara göre, küresel krizden toparlanma işaretleri var ancak, toparlanma yavaş olacak, riskler devam ediyor. Krizden çıkış önlemleri için ülkeler arasında tam bir işbirliği ve uyum gerekiyor. Gelişmekte olan ülkelerin, küresel toparlanmanın lokomotifi olmaya devam edeceğine de dikkat çekiliyor.
Canlandırıcı önlemlerin erken terkedilmesinin krizden toparlanma girişimlerine olumsuz etkide bulunabileceği, önlemlerin geç terkedilmesinin de kamu açıklarını yükselterek, enflasyon ve nihai olarak da faizleri yükseltici bir baskı yapacağı ifade ediliyor. Dünya ekonomisinin toparlanmaya, finansal sektör riskinin azalmaya başladığı ve işlerin yolunda gittiği, ancak henüz tüm sorunların aşılamadığı belirtiliyor.

IMF ve Dünya bankasındaki, kota ve oy hakkı ile yeniden yapılanma reformlarının en kısa sürede gerçekleştirilmesi, uluslararası kuruluşlarda, ''aşırı temsil edilen'' ülkelerin IMF'deki yüzde 5, Dünya Bankası'ndaki yüzde 3'lük kotasının az temsil edilen ülkelere aktarılması benimseniyor. Bu konuda, gelecek yılki IMF-Dünya Bankası bahar dönemi toplantıları ve 2011 yılına kadar da nihai bir sonuca ulaşılması gerektiği belirtiliyor.

Gerek IMF, gerekse Dünya Bankası'nın, mevcut krizden toparlanma ve ilerideki krizlere karşı daha hazırlıklı olmak için yeterli sermaye gücü ile donatılması gerektiği kaydediliyor. Mevcut krizin en önemli sebeplerinden biri olan finans sisteminin daha etkin bir şekilde denetlenmesi gerektiği de vurgulanıyor. Türkiye'nin, ikinci kez ev sahibi olduğu IMF-Dünya Bankası Yıllık Toplantılarına başarılı bir ev sahipliği yaptığı da kaydediliyor.

 

Maliye Bakanı Şimşek'in yoğun görüşme trafiği

IMF-Dünya Bankası toplantılarında, uluslararası kuruluşların yetkilileriyle ikili görüşmelere katılarak, toplantıları takip eden Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, 16 ülkenin en üst düzeydeki Maliye temsilcisinin yanı sıra sivil toplum kuruluşlarının temsilcileriyle de görüşmelerde bulundu.

Maliye Bakanı Mehmet Şimşek'in görüşmelerde bulunduğu Maliye Bakanları arasında şu isimler yer alıyor: ''Kosova Maliye Bakanı Ahmed Shala, Sri Lanka Maliye Bakanı Sarath Amunugama, İran Maliye Bakanı Seyid Şemseddin Hüseyni, Çin Maliye Bakanı Xie Xuren, Suriye Maliye Bakanı Muhammed el-Hüseyin, Birleşik Arap Emirlikleri Maliye Bakanı Obaid Humaid el-Tayer, Kanada Maliye Bakanı Jim Flaherty, Lüksemburg Maliye Bakanı Luc Frieden, Mısır Maliye Bakanı Yusuf Butros Gali, Sudan Maliye Bakanı Awad Ahmed el Jazz, Kenya Maliye Bakanı Uhuru Kenyata, Kırgızistan Maliye Bakanı Marat Sultanov, Çek Cumhuriyeti Maliye Bakanı Eduard Janota.'' Bakan Şimşek, görüşmeler sürecinde, İsrail Merkez Bankası Başkanı Stanley Fischer ile Hollanda Büyükelçisi Jan-Paul Dirkse'yi de kabul etti.

 

'Kalkınmaya Dikkat Çek'

IMF-Dünya Bankası Yıllık Toplantıları kapsamında Toplum Gönüllüleri Vakfı (TOG) ve Dünya Bankası'nın düzenlediği ''Kalkınmaya Dikkat Çek'' temalı fotoğraf yarışmasının ödülleri törenle verildi.

Törende konuşan yapan TOG Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Betil, Türkiye'nin 50 yıl öncesinden bu yana hep kalkınmanın ekonomik yönden ele alındığını belirterek, bu algının geçen yüzyılın algılaması olduğunu kaydetti. Betil, 21. yüzyılın Türkiyesinin ekonomik olarak dünyanın 17. büyük ekonomisi olmasının, Türkiye'nin kalkınmış bir ülke olduğunu söylemediğini ifade ederek, şunları kaydetti: ''Dünyadaki insani gelişme endekslerinde Türkiye 76. sıradaysa, ilköğretimde kızların okullaşmasında 100. sıradaysa, ortaokullaşma da pek çok ülkeden gerideyse, gençlere hiç bir konuda olanak tanınmıyorsa Türkiye kalkınmış bir ülke değildir. Bu kalkınmaya dikkat çekmenin çok önemli olduğunu düşünüyorum. Toplumun kalkınabilmesi için gençlerin her konuda söz sahibi olması gerektiğine inanıyorum.''

Dünya Bankası Avrupa ve Orta Asya Bölgesi Türkiye Direktörü Ulrich Zachau da kalkınmanın fırsatları içerdiğini ve kalkınmanın bir takım fırsatların farkına varmaktan geçtiğini söyledi. Zachau, Türkiye'de her yıl 700 bin gencin çalışabilecek nüfusa katıldığını dile getirerek, Türkiye'de ise bu nüfusa iş bulma olanaklarının olmadığını kaydetti.
İstanbul'da IMF ve Dünya Bankası toplantılarının yapıldığını hatırlatarak, bu toplantılara dünyanın her yerinden insanların katıldığını, bilgi ve paylaşımlarını paylaştığını ifade etti.
''Kalkınmaya Dikkat Çek'' fotoğraf yarışmasına 25 ilden 51 genç fotoğrafçının gönderdiği 115 fotoğraf TOG tarafından bağımsız bir jüri tarafından değerlendirildi. Yapılan değerlendirmeler sonucunda 3 eser ödüle layık görülürken 30 eser ise sergilenmeye değer bulundu.

Yarışmanın birincisi Kocaeli'nden İbrahim Akkoç, ikincisi Sakarya'dan Nevzat Yıldırım ve üçüncüsü de İstanbul'dan Ayşe Selen Varhan oldu. Yarışmada, birinciye 3 bin lira, ikinciye bin 500 lira ve üçüncüye de 750 lira ödül verildi.

 

Toplantılara 13 bin delegasyon ve 2 bin ziyaretçi katılıyor

Uluslararası Kongre Sarayı Tesisleri İşletmeciliği Ticaret A.Ş. (UKTAŞ) yetkililerinden alınan bilgiye göre, toplantılara 13 bin delegasyon ve 2 bin ziyaretçi katılıyor. Toplantıları izlemek üzere bin 661 basın mensubunun online akreditasyon yaptığı, kartını alıp toplantıları izleyen gazeteci sayısının ise bin 138 olduğu belirtildi. Söz konusu gazetecilerin 667'sinin Türkiye'den, geri kalan bölümünün ise dünyanın çeşitli ülkelerinden toplantılara katıldığı ifade edildi. Ana toplantılarda 11 dilde çeviri yapılıyor.

Sağlık Bakanlığı ekipleri, termal kameralarla IMF-Dünya Bankası Yıllık Toplantıları'nın yapıldığı İstanbul Kongre Merkezi ve Lütfi Kırdar Uluslararası Kongre ve Sergi Sarayı'nın girişlerinde, H1N1 (domuz gribi) kontrolü yapıyor. Toplantıların yapıldığı İstanbul Kongre Merkezi ile Lütfi Kırdar Kongre ve Sergi Sarayı'nda yaklaşık 5 bin adet personel görev yapıyor. Günde 690 özel güvenlik, 485 temizlik görevlisi ve bin 500 kişi katılımcılara catering hizmeti veriyor. Toplantıların yapıldığı alanlarda satışa sunulan yiyeceklerin fiyatının uluslararası toplantılardaki fiyatlarla aynı olduğu belirtildi.

Öte yandan, İstanbul Kongre Merkezi'nin içinde şube açan Ziraat Bankası'nda ATM ve VTM'ler ile dolardan avroya da para çevrilebiliyor. 1-5 Ekim tarihleri arasında şubede bin 407 adet işlem yapılırken, bunun 754 adedi dolar ve avrodan liraya para çevrilmesi işlemi oldu.

Gözü yormasın diye pet şişe beyaz renkte üretildi

IMF-Dünya Bankası Guvernörler Kurulu Toplantısı'nda yaklaşık 500 bin adet su ücretsiz olarak dağıtıldı. Hamidiye Su yetkilileri, ABD'de yapılan IMF hazırlık toplantılarında, konuşmalar sırasında izleyicinin gözünü yormaması, dikkatini dağıtmaması, konuşmacının elinde veya ekranda parlamaması için tavsiye edilen pet şişelerin kapak renginin, toplantıya özel mavi yerine beyaz üretildiğini söyledi.

Öte yandan toplantılar kapsamında Lütfi Kırdar Kongre ve Sergi Sarayı'nın Rumeli Fuar alanında aralarında Şakir Eczacıbaşı, İzzet Keribar ve Sıtkı Kösemen'in de aralarında bulunduğu fotoğraf sanatçılarının yapıtları sergilendi.


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler