'Terörü bitirmek istiyoruz'

İçişleri Bakanı Beşir Atalay "Kuzey Irak terör örgütünün rahat edeceği yer olmaktan çıkıyor, onlar da onu biliyor. İlk planda küçük gruplar halinde 100 kişinin veya 150 kişinin dönüşünü bekliyoruz'' dedi.

Yayınlanma: 20.10.2009 - 08:20
Abone Ol google-news

İçişleri Bakanı Beşir Atalay, Rixos Otel'de basın yayın kuruluşlarının Ankara temsilcileriyle kahvaltıda bir araya geldi. Irak'ın kuzeyinden dün başlayan ''eve dönüş'' sürecinin ilk uygulama olduğu için anlamlı olduğunu vurgulayan Beşir Atalay, devlet olarak idare, güvenlik, yargı ve sağlık boyutuyla her türlü tedbirin alındığını bildirdi. Sağlık Bakanlığı'nın psikologlar dahil gerekli önlemleri aldığını vurgulayan Atalay, gelenlerin sağlık kontrollerinin yapıldığını, idari tedbirlerin ardından yargının devreye girdiğini söyledi. Bu uygulamanın alt yapısının TCK'nın 221. maddesine göre gerçekleştirildiğini kaydeden Atalay, 29 kişinin işlemlerinin tamamlandığını, 5 kişinin işlemlerinin ise halen sürdüğünü anımsattı. Atalay, şöyle devam etti: ''Büyük hassasiyetler gerekiyor. Bu herhangi bir konu değil. Sabırla sonuçlar alınacak. DTP'nin, vatandaşların hassasiyetleri gerekiyor. Süreç içinde yanlışlıklar olmaması için herkesin daha sorumlu davranması gerekiyor. İlk grupta bazı şeyler daha çabuk olabilirdi. Bazı gecikmeler yaşandı.''

Gerekli hassasiyetlerin gösterilmesi halinde sürecin daha sağlıklı işleyebileceğini vurgulayan Atalay, ''Bunun devamını bekliyoruz. Açıkça şunu ifade edeyim, dağdaki insan da bunun bir çıkmaz sokak olduğunu görüyor. Biz Türkiye Cumhuriyeti olarak terörü bitirmek istiyoruz. Devletin bütün unsurları bu konuda kararlıdır. İnşallah önümüzdeki günlerde daha iyi haberler duyacağız'' diye konuştu.

 

'Hepimizin ortak başarısı'

Atalay, bu süreçte toplumun her kesiminden destek gördüklerini belirtti. Atalay, gelinen noktayı ''Hepimizin ortak başarısıdır'' diye niteledi. Başlangıçta basın mensuplarıyla bir araya geldiğinde destek istediğini hatırlatan Atalay, ''Gerçekten de bize büyük destek verdiniz. Yazılarınızla, haberlerinizle değerli katkılarınız oldu. En fazla desteği basından gördük'' diye konuştu. Kesinleşmeden süreçle ilgili erken değerlendirmeler yapmaktan özellikle kaçındığını vurgulayan İçişleri Bakanı Atalay, ''eve dönüş'' süreciyle ilgili önceden açıklama yapılmamasının da alınan tedbirlerin bir parçası olduğunu söyledi.

İçişleri Bakanı Atalay, ''eve dönüş''ün sürecin bir parçası olduğunu belirterek, ''kürt açılımı''nın bir paketten ziyade bir süreç olduğunu ifade etti. Atalay, ''Çoğu uygulamayla görülecek bazı hazırlıklarımız var. İdari tasarruflarla olabilecekler var. Meclis tasarrufuyla olacaklar var. İnce ince dokumak gerekiyor. Yöntem, üslup çok önemli. Hassasiyetleri koruyarak yürüyeceğiz'' dedi.

Bu süreç çerçevesinde dış temasların da önemli olduğuna işaret eden Atalay, Dışişleri Bakanı'nın ve kendisinin bir dizi temaslarda bulunduğunu, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın da Irak'ta önemli görüşmeler yaptığını hatırlattı. Kendisinin Suriye, Irak ve İran'da önemli temaslarda bulunduğunu belirten Atalay, ''Şartları olgunlaştırarak adım adım gidiyoruz'' ifadesini kullandı.

 

'Göreceğiz'

Atalay, ''Irak'ın kuzeyinden kitle halinde bir dönüş bekliyor musunuz?'' sorusunu yanıtlarken, şöyle konuştu: ''Göreceğiz. İşin doğrusu, ilk gelişler ve uygulamalar tabii sonrası için bir anlamda teşvik edici veya caydırıcı unsurlar da taşıyabilir. İşte bunları değerlendirmek gerekir. Ama biz bekliyoruz. Neticede olumlu olarak devam edecek. Kuzey Irak terör örgütünün rahat edeceği yer olmaktan çıkıyor, onlar da onu biliyor. İlk planda küçük gruplar halinde 100 kişinin veya 150 kişinin dönüşünü bekliyoruz.''

Birleşmiş Milletler denetimindeki Mahmur kampında kalanların Türkiye'ye dönüşü konusunu daha önce Türkiye, Irak ve ABD'den oluşan üçlü mekanizma içinde ele aldıklarını belirten Atalay, ''Orada büyük bir grup var. Mahmur büyük bir kitle ve onlarla ilgili içerdeki çalışmalarımızı da artırdık. Mahmur kampı büyük bir olgu, orada kadınlar var, çocuklar var, okul var, okula gidenler var, dil sorunu var. Sonuçta orası üzerinde biraz yoğunlaşıyoruz'' diye konuştu.
 

'Yargı karar veriyor'

Türkiye'ye dönenlerin günlük hayata geçişi konusunda da çalışmaların sürdüğünü belirten Atalay, ''Kandil'den gelen 8 kişiden 3'ünün serbest bırakılmasının pişmanlık yasasına göre mi?'' sorusuna, ''Onu ben bilmiyorum. Yargı var. Yargı karar veriyor. Zaten gelenlerin listesi önceden verilmişti ve bu kişilerin suça karışıp karışmadıkları incelenmişti. Gelen ilk grupta Mahmur'dan gelenler çoğunlukta ve yarısı da çocuk ve kadın'' karşılığını verdi. ''Türkiye'ye dönen grubun Cumhurbaşkanı ve Başbakan'a iletilmek üzere mektup getirdiklerini'' belirten bir gazeteciye, İçişleri Bakanı Beşir Atalay, ''Ben böyle bir mektup görmedim. Benim şu anda böyle bir mektup hakkında bilgim yok'' dedi.

''DTP Genel Başkanı Ahmet Türk ile bu gece görüştüğüne ve sürece müdahil olduğuna ilişkin haberlerin'' hatırlatılması üzerine Atalay, ''Benim bu gece DTP lideri Sayın Ahmet Türk ile görüşmem olmadı. Ancak dün kendisini basın toplantısının ardından aradım ve 'biraz sağduyu' dedim. Oradaki konuşmalar ve üslup tabii onların partilerinin kararıdır. Ama 'sağduyulu bir tutum bekliyoruz' dedim'' diye konuştu.

İçişleri Bakanı Beşir Atalay, ''Her şey planlandığı gibi gidiyor dediniz ama daha önce planlı bir süreçten söz edilmiyordu. Şimdi adım adım planlanmış, takvime göre giden bir süreçten bahsediyorsunuz. Bunu Meclis'e de açıklayacak mısınız?'' şeklindeki soruyu şöyle yanıtladı: ''Şimdi şöyle açıklayayım. Bu bizim planımızın bir parçası diye ifade ediyorum. Bu bizim çalışmalarımızın bir sonucu. Takvim kısmı belki kullandıysam yanlış ifade olmuş olabilir. Bizim anladığımız şu; bir yandan demokratik açılım, demokrasinin standartlarının yükseltilmesi, bir yandan da terörün önlenmesi. Yani iki çalışma da yürüyecek. Bu bizim yürüttüğümüz demokratik açılım sürecinin iki boyutu. Bu manada söylüyorum, burada da gelişmelerin olması, başlaması o açıdan ifade etmek istiyorum. Yoksa mota mot 'şu tarihte şu olacak' anlamında söylemiyorum. Demokratik açılım şemsiyesi, bunun içinde boyutlar var. Yani hepimiz şunu biliyoruz; silah bırakılmadıkça, terör son bulmadıkça, şiddet oldukça demokratik açılım dediğimiz süreçler zorluk çeker, sıkıntı çeker. Terör daima özgürlükleri olumsuz yönde etkiler. Bunlar birbirinin adeta düşmanıdır.''

 


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler