Dink davasında 3 tahliye

Agos gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink'in öldürülmesine ilişkin davada, Zeynel Abidin Yavuz, Mustafa Öztürk ve Tuncay Uzundal tahliye edildi. Duruşmada Yasin Hayal ve Erhan Tuncel yumruklaştı. Ara kararlar alan mahkeme, sanıkların Ergenekon davası sanıklarıyla ilişkileri olup olmadığının araştırılmasına karar verdi. Hayal kardeşlerin avukatı Fuat Turgut'a bu davada avukatlık yapmaması için kısıtlama getirildi.

Yayınlanma: 26.01.2009 - 09:51
Abone Ol google-news

Agos gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink'in öldürülmesine ilişkin davanın 8. duruşması başladı. Sanıklar duruşmada hazır bulunurken, tutuklu sanık Ogün Samast'ın duruşmaya katılmadığı görüldü.

İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi'ndeki duruşmaya, hakkında daha sonra dava açılan ve dosyası bu davayla birleştirilen Osman Hayal, ilk kez katıldı. Davanın tutuklu sanıklarından Yasin Hayal'in ağabeyi olan Osman Hayal, duruşmada yapılan sorgusunda, ''Benim cinayetle hiçbir alakam yok'' dedi.

Sadece cinayet tarihinde İstanbul'da olduğunu ve başka bir şey bilmediğini anlatan Hayal, daha önce tanık olarak verdiği ifadelerinin doğru olduğunu kaydetti. Mahkeme Başkanı tarafından emniyet ve savcılıktaki ifadeleri hatırlatılan Hayal, ''Cinayetten bir saat sonra İstanbul'dan çıkışım tamamen tesadüftür'' dedi. Duruşmada Osman Hayal'in avukatı olacağını ve vekaletini daha sonra mahkemeye sunacağını belirten Yasin Hayal'in avukatı Fuat Turgut, müdahillerin avukatlarının  Osman Hayal'e Yasin Hayal'le ilgili sorular yöneltmesine itiraz etti. 

'Parayı sen alıyorsun sıkıntıyı ben çekiyorum'

Osman Hayal'in ''Kardeşim komploya kurban gitti. Her şey Erhan Tuncel'i tanımasıyla oldu'' demesi üzerine Erhan Tuncel araya girerek, ''Benimle ne alakası var'' diye müdahale etti.

Mahkeme Başkanı'nın uyarılarına rağmen tutuklu sanık Yasin Hayal de söze karışarak Erhan Tuncel'e yönelik ''Parayı sen alıyorsun, maaş alıyorsun, sıkıntıyı ben çekiyorum'' dedi.
Yasin Hayal, daha sonra da önünde oturan Erhan Tuncel'i yumrukladı. Bu sırada küfürleşmeler de oldu. Yasin Hayal, Mahkeme Başkanı'nın talebi doğrultusunda görevliler tarafından salondan çıkartıldı.

Duruşmada Erhan Tuncel ile Yasin Hayal arasında çıkan arbede ve Hayal'in duruşma salonundan çıkarılmasının ardından ifade vermeye devam eden tutuksuz sanık Osman Hayal, bu kez Erhan Tuncel ile bir süre tartıştı. Bunun üzerine Mahkeme Başkanı Erkan Canak, Tuncel ve Hayal arasına jandarma görevlilerinin oturmasını istedi.

Osman Hayal, müdahil avukatı Arzu Becerik'in ''Yasin Hayal'e uygulanan komplonun ne olduğu'' yönündeki sorusu üzerine, ''Kardeşim bu Erhan Tuncel'i ne zaman tanımışsa, ondan sonra bu olayların içine girmiştir. Benim kardeşim böyle şeyleri kafasından uyduracak biri değildir. Bu Erhan Tuncel ne zaman geldi, benim kardeşim bu cinayetin içine girdi'' dedi. Müdahil avukat Güray Dağ da, ''Osman Hayal'in cinayeti akşam ailesiyle televizyonda izlediğini belirtmesine rağmen, ailesinin ifadelerinde bundan bahsetmediğini'' söyleyerek, Hayal'e bunun nedenini sordu. Hayal de bunun ''yanlış anlaşılma'' olduğunu söyledi.
 

Avukat Turğut'a tepki

Müdahil avukatlarından Kemal Aytaç da daha önce ''fırıncılık yaptığını'' belirten Hayal'e, bu mesleğinin ayrıntılarına yönelik sorular sordu. Avukat Aytaç, aldığı cevaplar üzerine bu kez, ''Kendisinin de öğrenciyken fırıncı yamaklığı yaptığını, Hayal'in verdiği bilgilerin doğru olmadığını'' söyledi. Bunun üzerine tepki gösteren Yasin ve Osman Hayal'in avukatı Fuat Turgut da avukat Aytaç'a yönelik, ''Sen ancak Sarkisyan'ın yamağı olursun'' dedi.

Bu tartışmanın ardından salondaki müdahil avukatlar, bu sözleri söyleyen avukat Fuat Turgut'a tepki gösterirken, avukat Kezman Hatemi de söz alarak, Turgut'un ırkçılık yaptığını ve bu söylemini devam ettirmesi halinde kendisinin de Turgut'a ''Ergenekon sanığı'' diye hitap edeceğini söyledi. Turgut da ''Ergenekon uydurmasında yer almaktan gurur duyarım. Cevabımı savunmamda vereceğim'' diye konuştu. Turgut'un bu tavrının hakaretvari olduğunu belirten müdahil avukat Kemal Aytaç, mahkeme başkanından buna yönelik tedbir almasını istedi.
 

Heyet Başkanı'nın Tuncel'e soruları

Mahkeme Başkanı Canak, Erhan Tuncel'in Başbakanlık Teftiş Kurulu'nda ifade verdiğini belirterek, Tuncel'e ''Beyanında 'bilgi alıyorlar' dediğin kişiler kim?'' sorusunu yöneltti.
Erhan Tuncel de ''Yasin rahat durmaz, yine bir şey yapar, onun için boş bırakmazlar'' dediklerini söyledi. Başkan Canak, ''Yasin cezaevine girmeden böyle fikri yoktu, ama çıktıktan sonra 'Ben Dink'i vuracağım' dediğini ve bunu başka kişilerin de kendisine söylediğini'' belirttiğini anlatarak, ''Destek görebileceği herkesle görüştü demişsin. Kimlerle görüştü?'' diye sordu. Tuncel, bu soruyu şöyle cevaplandırdı: ''Sadece samimi itiraflarda bulunuyorum. Görüşülen kişiler Hayal grubuyla ilgili. Beni internet kafeye çağırdı. Elinde Agos Gazetesi'nin adresi vardı. 'Dink diye birini vuracağını' söyledi. Ben yanımdaki diğer kişilere, 'bir şey yapmayın, uzak durun' dedim. Sonra gittim olayı bildirdim. Maddi destek arıyordu. Hepsi emniyete bildirilmiştir bunların.''

Başkan Canak, bu kez de ''Tuncel'in bilgi verdiği kişilere artık kendisiyle ilişkilerini kesmelerini'' söylediğini belirterek, ''Neden ilişkini kesmedin?'' diye sordu. Erhan Tuncel, belli dönemlerde kendi kendisiyle hesaplaştığını, bu çerçevede son olarak bu sürece gelmesini sorguladığını, bunun sonucunda sadece emniyet ile değil, herkesle bağlarını kestiğini anlattı. Tuncel, ''Ben kendi geçimimi kendim sağlıyorum. Ya okula ya işe gidecektim, ya bunların dediğini yapacaktım, okula devam edemeyecektim. Aç aç yatacaktım'' dedi.
Canak'ın, ''Elazığ'da Yasin Hayal'i kimlerin misafir ettiğini'' sorduğu Tuncel, ''Amcamın oğlu Tuncay ve Murat Akın adlı iki kişi misafir etti. Burada başkalarıyla görüştü mü bilmiyorum'' yanıtını verdi. Başkan Canak'ın bu yönde sorularını yanıtlayan tutuklu sanıklardan Mustafa Öztürk ile Erhan Tuncel arasında da kısa süreli bir tartışma yaşandı.

Öztürk'ün, ''Polisten maaş aldığını'' ima etmesi üzerine Tuncel kızarak, ''Ben emniyette çalıştığım dönemde hiç para almadım. Hep bana saldırılıyor. Medya hep bana saldırıyor'' dedi.

Mustafa Öztürk de Tuncel'in Başbakanlık Teftiş Kurulu'na verdiği ifadesinin tersine, ''Dost tarikatına karışan herhangi bir arkadaşının olmadığını'' ifade etti.

Tuncel'den Hayal'e misilleme

Duruşmanın akşam ki bölümünde Tuncel, devlet ajanı değil, Trabzon istihbaratınca belli bir dönem “kullanılmış bir şahıs” olduğunu belirterek, “Beni çok güzel uyutmuşlar” dedi. Tuncel, cinayeti işlememesi yönünde emniyetin yönlendirmesiyle Hayal’le üç görüşme yaptığını, son görüşmede Hayal’in, “Bu işi yapıp sonra işime gücüme bakacağım. Babamın yanında çalışacağım” dediğini anlattı. Bu görüşme üzerine emniyet istihbarata cep telefonundan “Çok önemli” diye yazdığını ancak kendisine dönülmediğini ifade etti.  Tuncel’in, “Dink bir yıl daha fazla daha yaşadıysa Muhittin Zenit’in (polis memuru) ve benim sayemizdedir. Aile mağdur oldu, ama bir kahramanları oldu” demesi üzerine, Orhan Dink, “Ben senin yerine yatayım sen ağabeyimi geri ver” dedi. 
Hayal ise Samast’ın İstanbul’a gittiğini Tuncel’e söylediğini belirtti. Erhan Tuncel, müdahil avukatları taleplerini açıklarken Yasin Hayal’in yüzüne yumruk attı. Araya giren jandarma Yasin Hayal’i zor zaptetti. Tuncel ve Hayal, salondan çıkarıldı. Davada cinayet tarihinde Trabzon Emniyet Müdürlüğü İstihbarat Şube Müdürlüğü’nde görevli üç polis, Tuncel’in tanığı olarak dinlendi. Polislerin çapraz sorgusu, Dink cinayetinde istihbarat zaafı yaşandığı bir kez daha gözler önüne serdi. Tanık Mehmet Ayhan, Tuncel’in kendilerine Hayal’in Dink’i öldürmek istediğini söylediğini kendilerinin de bunu üstlerine rapor ettiğini bildirdi. “Hayal’le ilgili sadece Erhan Tuncel’den bilgi almadık. Teknik ve fiziki takip de yaptık” diyen Ayhan, Tuncel’in daha sonra Hayal’in “cinayetten vazgeçtiğini”  söylediğini ancak cinayetten 2 ay önce güvenilir olmadığı ve çok para istediği için Tuncel’le olan ilişkilerini “soğumaya” aldıklarını söyledi. Tanık Özkan Mumcu ise edindikleri istihbaratı İstanbul Emniyeti’ne faks çekerek bildirdiklerini söyledi. Avukat Fuat Turgut’un, “Müvekkilim Yasin Hayal bunu yapabilecek kapasitede midir?” sorusunu Mumcu, “Evet” diye yanıtladı. Diğer tanık polis Onur Karakaya ise görevlerini yaptıklarını, vicdanlarının rahat olduğunu söyledi. Karakaya, Avukat Kezban Hatemi’nin, “Ölüm, görevinizi iyi yapmadığınızı ortaya koyuyor” tespitine, “Kontrolümüz dışındaydı” diye karşılık verdi.

 

Üç tahliye

Duruşmanın dünkü bölümünde savcının istemi üzerine tutuklu sanıklardan Zeynel Abidin Yavuz, Tuncay Uzundal ve Mustafa Öztürk, tutuklu kaldıkları süre gözönüne alınarak tutuksuz yargılanmak üzere tahliye edildi.

Mahkeme, Ergenekon davası tutuklu sanıklarından Sevgi Erenerol’un Genelkurmay Başkanlığı ve Hava Kuvvetleri Komutanlığı’nda verdiği Türkiye’de Misyonerlik Faaliyetleri başlıklı seminerlerin kayıtlı olduğu CD’lerin Genelkurmay ve Hava Kuvvetleri Komutanlığı’nda istenmesine karar verdi.  Mahkeme ayrıca Ergenekon dava dosyası sanıklarıyla Dink dosyasında yargılanan sanıklar arasında bir irtibat olup olmadığının tespit edilmesi için İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi’nden Ergenekon sanıklarına ait telefon numaralarının HTS raporlarının dijital kayıtlarının delil olarak istenmesine de hükmetti.

Mahkeme ayrıca, Dink’in öldürülmesinde ki örgütlü yapının ortaya çıkarılabilmesi için Albay Ali Öz adına kayıtlı ya da kullanılmakta olan telefonlarla görüşmelerin tespit edilmesi  ve banka hesap hareketlerinin Ergenekon soruşturmasını yürüten cumhuriyet savcıları eliyle araştırılması için İstanbul Cumhuriyet Başavcılığı’na yazı yazılmasına karar verdi.

Mahkeme ayrıca Hayal kardeşlerin avukatı Fuat Turgut bu davada avukatlık yapmaması için kısıtlama getirdi. Tuncel ve Hayal’e de duruşmada olay çıkardıkları için bir sonraki duruşmaya katılmama cezası verildi.

 


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler