Şam’a Körfez ilgisi

Suriye Devlet Başkanı Esad, Kuveyt basınına verdiği demeçte, ‘Arap ülkeleriyle yıllar süren gerilimin ardından karşılıklı temel anlayışa vardıklarını’ söyledi.

Yayınlanma: 04.10.2018 - 22:38
Abone Ol google-news

Türkiye ile Rusya arasında sağlanan İdlib uzlaşısıyla sahadaki tansiyonun azaldığı, gözlerin diplomatik temaslar ve siyasi çözüm arayışlarına çevrildiği Suriye’nin Devlet Başkanı Beşşar Esad, Arap ülkeleriyle ilişkilerine dair dikkat çekici değerlendirmelerde bulundu. Suriye’de çatışmaların başladığı 2011 yılından bu yana ilk kez Körfez medyasına demeç veren Esad, Arap ülkeleriyle yıllar süren gerilimin ardından “karşılıklı temel bir anlayışa” vardıklarını söyledi.

Misyon görüşmeleri

Bir dönem cihatçılara verilen desteğin finans merkezi olarak NATO raporlarında yer bulan Kuveyt’in Şahid adlı gazetesine konuşan Esad, Arap ve Batılı ülkelerden temsilcilerin Suriye’yi ziyaret etmeye başladığını, diplomatik misyonların yeniden açılması için görüşme yaptıklarını söyledi. Röportajda Kuveyt liderliğinden “sorun çözücü” sözleriyle övgüyle bahseden Esad ülkesinde savaşın çok yakında biteceği görüşünü de sözlerine ekledi.

Bahreyn’le yakınlaşma    

Şam-Körfez ilişkilerine dair dikkat çekici bir gelişme de Suriye ve Bahreyn Dışişleri Bakanları arasında yaşandı. Birleşmiş Milletler Genel Kurulu çerçevesinde New York’ta Suriyeli mevkidaşı Velid Muallim’le bir araya gelen Bahreyn Dışişleri Bakanı Halid bin Ahmed el Halife, “Bu Suriyeli kardeşimle ilk görüşmemiz değil, daha öncekiler kameralar önünde değildi” dedi. Kucaklaşma görüntülerinin yaşandığı görüşmeye ilişkin görüşlerini aktaran Bahreynli Bakan, “Suriye hükümeti Suriye’nin hükümetidir, anlaşamasak bile devletlerle birlikte çalışırız ama o devletleri yıkmakla uğraşanlarla birlikte çalışmayız” şeklinde konuştu. El Halife, Suriye’ye siyasi çözüm sürecinde rol almak için Arap ülkelerinin ciddi çaba içinde olduğunu da sözlerine ekledi.

Arap ülkeleri ve özel olarak Körfez’in petrol zengini krallıklarının, savaş boyunca Şam’ın hem dış politikada izole edilmesi hem de cihatçı yapılanmaların güçlenmesinde önemli rol oynadığı haberleri sıklıklı gündeme yansıdı. 22 ülkeden oluşan Arap Birliği 2011’de Suriye’nin üyeliğini askıya alırken Suudi Arabistan ve BAE, cihatçı örgütlere verdikleri iddia edilen destekle gündeme geldi.

‘ANAYASA KOMİTESİNE ODAKLANDIK’

TRT World Forum’un dünkü oturumlarında Suriye ve İdlib gündemleri de ele alındı. “Bölgesel Aktörler ve Ortadoğu’da Değişen Güvenlik Denklemi” başlıklı oturumda konuşan Birleşmiş Milletler Suriye Özel Temsilcisi Staffan de Mistura, Ankara ve Moskova arasındaki İdlib uzlaşısının desteklenmesi gerektiğini belirtti, güncel olarak siyasi çözüm arayışının önem kazandığını kaydetti. “Şimdi tek bir alana odaklanıyoruz, anayasa komitesi” diyen Mistura zamanlama olarak da ekim, kasım aylarına işaret etti.

Forumda konuşan Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu da, İdlib uzlaşısıyla siyasi çözüm için “yeni bir pencerenin açıldığını” vurguladı. Forumun ardından anayasa komitesi çalışmaları hakkında Mistura ile görüşeceğini belirten Çavuşoğlu, komitenin oluşumuna ilişkin bazı ülkelerin dengeyi Şam lehine çevirmeye çalıştıklarını belirterek “İşler böyle yürümez” ifadelerini kullandı.

PUTİN: HAREKÂT GEREKSİZ

Şam’ın yakın müttefiki Moskova’dan Suriye’ye ilişkin çatışmasızlığı vurgulayan mesajlar geldi. Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin, önceki gün Ankara’yla varılan İdlib’de silahsızlandırılmış bölge oluşturma uzlaşısı için “Türk partnerlerimizle dayanışma içinde çalışıyoruz, onların da militanların bu bölgeden çıkarılması konusunda katkıda bulunduklarını görüyoruz” dedi. Putin, İdlib’ için “Askeri harekât yapmak şu anda gereksiz” şeklinde konuştu. Rus Dışişleri de Suriye’deki silahlı muhaliflerden bazılarının uzlaşıyı desteklediğini açıkladı. Öte yandan, Suriye’nin el Vatan ve Rus Kommersant gazeteleri Nusra bağlantılı Heyet Tahrir Şam’ın İdlib’de kurulması planlanan sihlansızlandırılmış bölgeden çıkmayı kabul ettiğini yazdı.


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler