LYS'de puanlar düşecek

YGS geçen yıla göre daha zordu. LYS de çok kolay bir sınav dönemi olmadı. Sınavların zor olması, bazı programların puanlarının düşmesine neden olabilecek.

Yayınlanma: 23.06.2015 - 05:14
Abone Ol google-news

Yükseköğretim yarışındaki öğrenciler için 2015 sınav maratonunun sona ermesiyle sıra sonuçların açıklanmasına ve tercihlere geldi. Sınav sonuçlarının temmuz ayının ilk haftası açıklanması bekleniyor. Her adayın sınav sonuç belgesinde 12 farklı ham puanı ve OBP’nin eklenmesi ile 12 farklı yerleştirme puanı bulunacak. Adaylar istedikleri bölümleri sınav sonuçlarında yer alan yerleştirme puanlarına göre yapacak. Tercihler 6-14 Temmuz tarihlerinde yapılacak.

Lisans Yerleştirme Sınavları’nın genel bir değerlendirmesini yapan Uğur Okulları Akademik Kurul Başkanı Adil Kurt, matematik ve geometri sınavında önceki yıllara göre işlemi daha uzun ve daha çok teorik bilgileri sorgulayan, son değişen geometri müfredatına uyumlu ve 12. sınıf ağırlıklı sorular sorulduğunu hatırlatarak, “Diğer derslerde ise geçmiş yıllara göre konu dağılımında herhangi bir değişiklik olmamıştır. Genel olarak tüm sınavlara bakıldığında YGS ve LYS’de matematik ve geometri netleri yüksek olan öğrencilerin sınav başarı sıralaması daha iyi olacaktır’’ dedi.

Ölü tercih yapmayın

Oğuzkaan Koleji Yönetim Kurulu üyesi ve eğitim uzmanı Hatice Yılmaz, öğrencilerin girdikleri sınavlar sonucunda 4 ana gruptaki toplamda 17 puan türünden tercih yapmak için farklı bir mücadelenin içine gireceklerini belirterek, öğrencilerin lisans programlarına yönelik tercih yapabilmesi için ilgili puan türünden 180 ve üzeri puan alması gerektiğini, bu barajı aşamayan öğrencilerin de tercih yapabileceğini ancak değerlendirmeye alınmayacak bu tercihleri ölü tercih olacağı için tercih haklarını yanlış kullanmaları anlamına geleceğinden dikkatli olunması gerektiğini vurguladı.

Hedefini daha önceden belirlemiş adaylar için YÖK’ün belirlediği ve ÖSYM’nin onayladığı bu 9 günlük tercih yapma süresi aslında oldukça rahat geçeceğine dikkat çeken Hatice Yılmaz, “Hedefini belirlememiş olan ve hemen her LYS’ye girmiş olan adaylar ise karmaşık bir tablonun içinden çıkmak için uğraşacak’’ diye konuştu.

Sonuçlar için sabır

Hatice Yılmaz, önümüzdeki günler için adaylara şu önerilerde bulundu:

* Sonuçlar açıklanana kadar sınav ile ilgili her şeyden uzak durmak en doğrusu. Sınav başına en az 80 soruya cevap vermişken, tüm soruları ve onlara verdikleri yanıtları hatırlamak imkânsıza yakınken, soruları inceleyip tahmini net hesapları yapmak sadece spekülatif bir tavır olacaktır. Bu tarz çabalarda genelde adaylar yanlış hesaplar yapar ve sonrasında hayal kırıklığı yaşarlar.

* İnternet üzerinde YGS ve LYS puan hesaplamaları ile ilgili yüzlerce site var. Bunların yarısından fazlası bilgisayara virüs bulaştırmak üzere tasarlanmış zararlı yazılımlar içeriyor. Adayların, yalnızca ÖSYM ve Milli Eğitim Bakanlığı tarafından onaylanmış internet sitelerine rağbet etmeleri.

* Sonuçlar açıklanır açıklanmaz peşin bir hükümle “kazandım” ya da “olmadı seneye” dememek lazım. Bu sene YGS’nin geçen seneye göre çok daha zor olduğu ÖSYM tarafından verilen sayısal verilerde net biçimde gözükmekte. LYS için de öğrenciler çok kolay bir sınav dönemi olduğuna yönelik açıklamalar yapmadılar. Bu da demek oluyor ki bazı programların puanları düşebilir. Çok başarılı öğrencilerin bu durumdan ne kadar etkilendiğini bilmediğimiz için yüksek puanlı bölümlerde durum nasıl olur kestirmek güç; ancak şu bir gerçek ki puanlar ne yönde hareket ederse etsin, öğrencilerin tercih eğilimleri değişmediği sürece sıralamalarda çok büyük oynamalar olmaz.

* Önceki yıllarda dershaneler, öğrencileri tercih konusunda yönlendirirken bir sonraki sene de kendisine kaydolsun diye tercih konusunda ufuk açıcı bir rehberlik yapmaz, tam tersine bir kere daha girmesinin daha iyi olacağı konusunda adayları ikna etmeye çalışırdı. Önümüzdeki dönemde dershaneler olmayacağı için bu şekilde bir tavır sergilenmeyeceği düşünülebilir.

Bana ne katacak?

* Vakıf Üniversitesi ve devlet üniversitesi ayrımında, eski zamanlardaki “parası olan diploma alıyor” kavramı geçerliliğini yitirdi. Bazı vakıf üniversiteleri gerçek birer bilim yuvası ve bunu yıl içinde yaptığı bilimsel araştırmalar ve dünyada tanınmışlıklarını destekleyen çalışmalar ile göstermekte. Birçok üniversite, tercih dönemi başlamadan tanıtımları yapmaya başlayacak. Bu tanıtımlara gitmek ve bolca soru sormak lazım. “Niye bu üniversitede okuyayım, burası bana ne katacak” sorusunu sormak her adayın hakkıdır.

* Hâlâ hangi yükseköğretim programında okuyacağını bilmeyen adaylar ise okullarındaki rehber öğretmenlerinden ya da liseden daha önce mezun olmuşlar ise kariyer eğitim merkezlerinden meslek ve kariyer testleri talep etmeli ve biraz olsun kendileri hakkında fikir sahibi olmalıdır. Aksi takdirde, sadece puanı ya da maddi gücü yetiyor diye bir bölüme yerleşecek ve hayatının geri kalanını bir zorunluluğa hapis edecektir.

* Anne ve babaların (hatta dayı, teyze, yenge, amca, komşu) çocuğun geleceği üzerinde hükümdar bir biçimde baskı kurmasının tehlikesini hatırlamak gerekir.

Sadece “Benim oğlum doktor olacak” deyip çevresine böbürlenmek için çocuğunuzun hayallerinin peşinden gitmesine engel olmayın. İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesi’ni bitirip baro Stajını bile tamamlamışken hayali olan fotoğrafçılık için diplomasını babasına hediye edenleri de gördük, Cerrahpaşa İngilizce Tıp programını 5. sınıf sonunda bırakıp İstanbul Üniversitesi Gazetecilik için tekrar sınava gireni de. O beş sene yüzü gülmeyen o çocuklar, kendi hayalleri peşinden giderken hem daha mutlular hem de daha çok para kazanıyorlar.

 


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler