Sıkıntılı günler kapıda

TÜSİAD’ın YİK toplantısına ekonomik kriz damga vurdu. İflasların arttığına dikkat çekilerek önlem alınmazsa döviz krizinin yeniden hortlayacağı ifade edildi.

Yayınlanma: 07.12.2018 - 23:20
Abone Ol google-news

TÜSİAD Yüksek İstişare Konseyi (YİK) Başkanı Tuncay Özilhan, “Orta vadede muhtemelen bizi bugünkünden daha sıkıntılı günler bekliyor” derken, korkordato ilan eden şirketlere her gün bir yenisinin eklendiğine dikkat çekti.

Ankara’da gerçekleştirilen TÜSİAD YİK toplantısına ekonomik kriz damga vurdu. Morallerin bozulduğunu ve büyüme hızında sert düşüşün kaçınılmaz olduğunu dile getiren Özilhan, “Eğer iflaslar başlarsa, durum daha da kötüye gider. Bünyeyi kuvvetlendirici önlemleri almazsak, şimdilik bastırmış olduğumuz döviz krizinin yeniden hortlaması ve bu kez çok daha derin bir krize dönüşmesi kaçınılmaz olur” uyarısında bulundu.

Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk’un katılımıyla yapılan TÜSİAD YİK’te konuşan Özilhan’ın konuşmasının satırbaşları şöyle:

-Mayıstan sonra baş gösteren krizin temelinde daha önce yapılmış bazı hataların ekonominin temellerini aşındırmış olması yatıyor.

-Türkiye ekonomisinin en temel sorunu tasarruf açığı. Dışarıdan para akışının kesilmesi krizleri tetikledi. Ekonomi tasarruf açığı kapanından kurtulamadıkça, orta gelir tuzağına sıkışıp kaldık.

Dalga dalga yayılır

-Orta vadede muhtemelen bizi bugünkünden daha sıkıntılı günler bekliyor.

-Konkordato ilan eden şirketlere her gün bir yenisi ekleniyor. Reel sektör, önünü göremiyor. Yüksek faiz oranları kredi kullanımını sınırlıyor. Eğer iflaslar başlarsa, durum daha da kötüye gider. Dalga dalga KOBİ’lere, esnafa ve vatandaşa yayılır. Finans sektörü doğru araçlarla desteklenmeli.

-Belli bir süre için büyüme hızında sert bir düşüş kaçınılmaz görünüyor.

-Aslında dün yapılması gereken yapısal reformların, hemen yarın yapılması gerekiyor.

-Parlamenter sistemden başkanlık sistemine geçişin sancıları çekiliyor. Birçok yerde işler yürümüyor, her kademede kararlar bir üst mercie devrediliyor.

-Her yerde mantar gibi üniversiteler açılıyor. Mezunları işsiz kalıyor. 25-29 yaş grubundaki gençlerin yüzde 35’i ne eğitime devam ediyor ne de bir işte çalışıyor. Yani, boşta gezer.

-Hakaret ve şiddete çağrı içermedikçe, düşünce özgürce ifade edilebilmeli. Görüş farklılıklarını cezalandırmak yerine teşvik edelim. Korku siyasetinden, ideolojik körlükten, kimlik siyasetinden, nefret siyasetinden kaçınalım. Ama ifade özgürlüğünden ve çoğulculuktan korkmayalım.
TÜSİAD Başkanı Erol Bilecik de, iş dünyası olarak sorumluluklarının yapılması gerekenleri söylemek olduğunu belirterek, “Unutmayalım ki insan yalnızca söylediklerinden değil, sustuklarından da sorumludur” dedi. Bilecik’in bu sözleri salondan “Bravo” sesleri arasında yoğun alkış aldı. Bilecik’in değerlendirmeleri özetle şöyle:

-Sahip olduğumuz bunca potansiyele rağmen, Türkiye hak etmediği zorlu bir dönemden geçiyor. İş dünyası olarak bu zorlu dönemde sorumluluğumuz, yapılması gerekenleri söylemektir, paylaşmaktır. Unutmayalım ki insan yalnızca söylediklerinden değil, sustuklarından da sorumludur.

-Nakit sıkışıklığı her sektörde hissediliyor, kredi daralması tüm hızıyla devam ediyor. Kredi daralması bitmeden bu krizin bitmeyeceğini hepimizin kabul etmesi gerekir. Geri dönmeyen kredi alacaklarının temizlenmesi çalışmaları yapılmalı.

-Keyfi uygulamaların piyasa dengesine zarar vereceği çok net, acele ile alınan kararların yerine uzun vadeli politikalar tercih edilmeli. Ekonominin alabora olmamasının yolu yapısal reformlardan geçiyor.

Özgürlük vurgusu

Basın özgürlüğünün sağlanması ve özgürlük alanlarının genişletilmesinin elzem olduğuna da dikkat çeken Erol Bilecik, şöyle konuştu:

-Su ne kadar bulanık olursa olsun, demir atacağımız tek liman daima Batı’dır. Hepimiz aynı trendeyiz. Ancak “Aynı trende olmak, herkesi aynı yolun yolcusu yapmaz”. Biz her zaman, demokrasi, hukukun üstünlüğü, özgürlük yolunun yolcusu olmalıyız. Hukuk devleti demek, demokratik anayasal düzen, bağımsız ve tarafsız yargı,  özgür basın, yasal güvenceye bağlanmış insan hakları,
kuvvetler ayrılığı  ve en önemlisi laik bir  toplumsal düzenin varlığı demek.

Dijital  firmalara ödül

TÜSİAD’ın geleneksel YİK Ankara toplantısı için önceki akşam Cermodern’de kokteyl düzenlendi. Daha önceki yılların tersine bu yıl kokteyl ve YİK toplantısı için bir otel yerine Cermodern tercih edildi. Kokteyle hükümetten sadece Ticaret Bakanı Ruhsar Pekcan katıldı. Kokteylde TÜSİAD’ın Sanayide Dijital Dönüşüm Programı’nda başarılı olan firmalar ödüllendirildi. Ödül töreninden kısa süre önce kokteyle gelen Pekcan, ödül töreninin ardından da başka programları nedeniyle salondan ayrıldı. Kokteyle AKP’den genel başkan yardımcıları Lütfi Elvan ve Cevdet Yılmaz ile Taner Yıldız da katıldı. Bu arada kokteyle kayıt cihazı, fotoğraf makinesi ve kamera alınmadı.

Riskler sürecek

TÜSİAD Yönetim Kurulu Başkanı Erol Bilecik, gelecek yıl gerek küresel, gerek yerel düzeyde belirsizliklerin ve risklerin devam ettiği bir yıl olacağını aktardı. Bilecik şu ifadelere yer verdi:

-Ekonomide inat olmaz, ekonominin kuralları çok belli, Türkiye’nin ekonomik istikrarı pamuk ipliğine bağlanamaz.

-Ekonomimizin bugünkü hale gelmesinde elbette küresel gelişmelerin de payı vardır. Ama önce iğneyi kendimize, sonra çuvaldızı başkalarına batırmakta fayda var.

-Bağımsız düzenleyici kuralları ile iyi işleyen piyasa ekonomisi ve yatırım ortamının dinamizmi için gereken tüm mevzuat ve uygulamaların devreye alınması gerekiyor.

 

 

 

 

 

 


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler