Büyüme düşecek emekçiyi vuracak

Deloitte Türkiye’nin raporuna göre yüzde 30 civarında düşen turizm gelirleri cari açığı artıracak. Büyüme yavaşlama sinyalleri verirken bu da işsizliği yükseltecek.

Yayınlanma: 26.08.2016 - 04:30
Abone Ol google-news

Uluslararası danışmanlık şirketi Deloitte, ‘Ekonomik Görünüm - Soru ve Cevaplarla Dünya ve Türkiye Ekonomisi Raporu’nda büyümeden işsizliğe, enflasyondan bütçeye Türkiye ekonomisindeki risklere işaret etti.

Deloitte Türkiye Ekonomi Danışmanı Dr. Murat Üçer tarafından hazırlanan raporda, büyümedeki yavaşlamanın işsizlik oranlarını yükselteceğine dikkat çekilirken, bütçe tarafında da ileriye yönelik riskler olduğunun altı çizildi. Raporda öne çıkanlar şöyle:

* Büyüme yavaşlama sinyalleri veriyor. Dış talep yeterince güçlü seyretmezken tüketici güveninin zayıf seyri gelecek aylarda iç tüketim açısından risk teşkil ediyor. Yatırım göstergeleri de çok güçlü seyretmiyor. Darbe girişimi sonrası siyasi riskler henüz beklentilere yansıtılmadı.

Bütçede hedef zor

* Enflasyon üzerinde başta TL’deki değer kaybı olmak üzere yukarı yönlü riskler mevcut. Bu dönemsel etkenler bir yana çekirdek, hizmet grubu enflasyonu ve enflasyon beklentilerinde belirgin bir gevşeme olmadığı sürece enflasyonda kalıcı bir düşüş olması zor. 

* Bütçede gelirler tarafında bir defaya mahsus olan özelleştirme gelirlerinin öne çıkması riskli. Faiz dışı harcamalarda yılsonu hedefinin tutturulması için yılın ilk yarısındaki yüzde 20 artışın ikinci yarıda yüzde 8’e gerilemesi gerekiyor ki, büyümeyi desteklemeye dönük politikalar ve yaşanan siyasi gelişmeler düşünüldüğünde bu yavaşlama pek olası görünmüyor. 

* Turizmde ise son yaşanan gelişmeler Rusya ile normalleşmenin yarattığı olumlu havayı dağıttı. Yılın ilk yarısında net turizm gelirleri geçen yılın aynı dönemine oranla yüzde 30’a yakın azaldı. Yıl sonunda turizm gelirlerinde en az 8-9 milyar dolarlık düşüş öngörüyoruz.

Not kararı ekimde

* Cari açığın turizmdeki olumsuz gidişatın etkisiyle yılı 34-35 milyar dolar civarında (GSYH’ye oranla yüzde 5’e yakın) kapatmasını bekliyoruz.

* Ödemeler dengesindeki kaynağı belli olmayan para akımları ilk beş ayda 2.6 milyar dolarlık bir girişe işaret etti. Bu etkiyle Merkez Bankası rezervleri sene başından bu yana 4.8 milyar dolar arttı.

Raporda kredi derecelendirme kuruluşlarının kararlarına da değinildi. Moody’s’in negatif izleme süresinin ekimde dolacağı, not indirimi olursa sermaye girişlerinin etkilenmesinin kaçınılmaz olacağı vurgulandı.

Mehmet Şimşek: RİSKLER ARTTI

Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek, Türkiye ekonomisi ile ilgili aşağı yönlü risklerin arttığını belirtti. Tokyo’da değerlendirmelerde bulunan Şimşek, Türkiye’nin bu yıl yüzde 3.5-4 arasında büyüme kaydedeceğini söylerken, ekonomiyi desteklemek için mali alanın olduğunu söyledi. Orta Vadeli Plan’da hükümetin yılsonu büyüme hedefi yüzde 4.5’ti. Mehmet Şimşek, Türkiye’’nin enflasyonu aşağıya çekmek için mücadele ettiğini iddia ederek, orta vadede enflasyonu yüzde 5 seviyesine çekmeyi hedeflediklerini söyledi.

İflas primi yükseldi

Raporda Türkiye’nin 5 yıllık kredi iflas priminin (CDS) darbe öncesi bir aylık ortalamasına oranla 25 baz puanlık hatırı sayılır bir artış kaydettiği ifade edilerek “Yaşanan kayıpların nispeten sınırlı kaldığını hatta sonrasında bir miktar geri alındığını gördük. Bunda yabancı yatırımcılar ile ilk günlerde iletişimin iyi sağlanması, yerleşiklerin döviz mevduatlarını bozdurması ve ABD’de faiz artışının aralık ayına ertelenmesi gibi faktörler etkili olmuşa benziyor” denildi. Türk hisse senedi piyasalarının darbe teşebbüsünün ardından yüzde 25 daha iskontolu hale geldiğine dikkat çekilen raporda, dolar/ TL’nin de aynı dönemde yüzde 4-4.5 düşüşle 2.9 civarından 3.1’e kadar çıktığı belirtildi.


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler