Otoriterlik birlik ve beraberliği sağlamaz

TÜSİAD 47’nci Genel Kurulu’na laiklik, düşünce özgürlüğü ve başkanlık tartışmaları damga vurdu. “Düşünce farklılıklarını düşman gibi görmemeliyiz” uyarısı yapıldı.

Yayınlanma: 12.01.2017 - 21:38
Abone Ol google-news

 

Türk Sanayicileri ve İşadamları Derneği (TÜSİ- AD) 47’nci Olağan Genel Kurul Toplantısı’nın ana gündem maddelerini laiklik, başkanlık sistemi, anayasa çalışmaları, düşünce özgürlüğüne saldırılar oluşturdu. 47’nci Genel Kurul’da TÜSİAD’ın yeni Yönetim Kurulu Başkanlığına Index Grubu’nun kurucusu Erol Bilecik getirilirken Anadolu Grubu Yönetim Kurulu Başkanı Tuncay Özilhan TÜSİAD Yüksek İstişare Kurulu Başkanlığı’na (YİK) yeniden seçildi. Açılış konuşması yapan Tuncay Özilhan, “İnanç temelli sorunların çözümü laiklik kavramından geçiyor. Vatandaşın iş aş derdine düşmesi terör örgütlerinin işine yarar. Özgürlük ve hukuk güvencesindeki toplumlar ilerlemeci olur. Düşünce farklılıklarını düşman gibi görmemeliyiz” vurgusu yaptı. Özilhan’ın konuşması şöyle:

Küskünler toplumu

-Eğer, terör örgütleri canımızı bu kadar yakabiliyorsa, bu toplumsal bünyemizdeki zafiyetler yüzündendir. Hep duyduğumuz birlik ve beraberliği, lafta bırakmamalı, hayata geçirmeliyiz ve birbirimize güvenmeliyiz. Hukuk devleti, sadece kâğıt üzerinde sağlanamaz, uygulamaya da dikkat edilmesi gerekir.

-Yasama, icra ve yargı arasında denge ve denetim sisteminin bu açıdan hiçbir kuşkuya yer bırakmayacak şekilde düzenlenmesi elzemdir.

-Azınlığın çoğunluğa tahakkümünü engellediğimiz gibi çoğunluğun azınlığa tahakkümünü de engelleyelim. Hiçbir kimliğin ezilmediği toplumlar güçlüdür.

-Her vatandaşın fırsat eşitliğine sahip olduğu, sadece külfetin değil, nimetin de adil paylaşıldığı bir düzen kuralım ki, küskünler toplumu yerine mutlu vatandaşların ülkesi olalım.

Laiklik vurgusu

-Kurumsal yapılar zayıflarsa, hele ki bu zayıflama adalet sistemine, emniyet sistemine sirayet ederse, devlet mekanizması çalışmaz.

-Batıda iç çatışmayı çözmenin aracı olan laiklik maalesef Türkiye’de iç çatışmanın tarafı oldu. Bugün hem Sünni Müslüman çoğunluğun, hem de bu çoğunluğun dışında kalan kesimlerin karşı karşıya olduğu inanç temelli sorunların çözümü laiklik kavramından geçiyor. Devletin tüm inanç ve inançsızlık türlerine aynı mesafede, aynı hakkaniyet ve adalet ölçüsünde yaklaştığı bir sistem, birlik ve beraberliğimizin en büyük garantisidir.

-Vatandaşların fikrini söylemekten çekindiği bir topluma dönüştürmeyelim memleketimizi. En sevmediğimiz düşüncelerin bile verebileceği bir zarar, düşünce özgürlüğünün kısıtlandığı bir ortamın tahribatına göre önemsizdir.

Sineye çekiyoruz

-Vatandaş aş ve iş derdine düşerse, bu terör örgütlerinin işine gelen bir ortam yaratır. 4 Enflasyon artıyor, üretim geriliyor. İşsizlik yüksek, özellikle gençler arasında ve güneydoğu Anadolu bölgemizde çok daha yüksek. Bu tehlikeli bir kokteyl.

-Bu durum karşısında ekonomi yönetimi, yangını söndürmek üzere bir dizi önlem alıyor, teşvik paketleri açıklıyor. Bunlar bugün için yaraya pansuman olsa da yarını kurtarmaya yeterli değil.

-Eğitim sisteminde radikal bir reform ihtiyacı var. Ülkemizin geleceği, gençlerimizin eğitim kalitesine, düşünce özgürlüğüne, yenilikçiliğine bağlı. Tehditle çözemeyiz.

-Türk geleneklerine hiç yakışmayan tartışma üslubunu terk etmeliyiz. Önemli meselelerimiz var ve bunları ağız dalaşı yaparak, tehditlerle, hedef göstermelerle çözemeyiz.

.- Düşünce farklılıklarını düşmanlık gibi görmemeliyiz. Birlik ve beraberliği otoriterlikle sağlayamayız.

 -İçinden geçilmekte olan bu alt-üst oluşla, daha güçlü liderlik ile, daha fazla otoriterlik ile, daha fazla merkeziyetçilik ile baş edilemez. Özgürlüğün, muteber vatandaş olmanın, ülkenin geleceğinde söz sahibi olmanın tadını almış kitleler, elde ettikleri haklarını kimseye teslim etmezler. Bu ülkelerde kalıcı istikrar popülist liderlerle değil, halka daha fazla meşru siyaset alanı açmakla gelecek. Başarının anahtarı hep daha iyi demokrasi, daha çok özgürlük ve hukuk oldu; her yerde ve her zaman.

Atatürk vurgusu

-Bizi biz yapan, bizi Türkiye yapan ortak değerlerimizden birisi de Mustafa Kemal Atatürk. Mustafa Kemal Atatürk sadece bir siyasi figür değildir; aynı zamanda bir milli semboldür. Atatürk’ü milli birliğin sembolü yapan aynı partide siyaset yaptığı yol arkadaşlarının bağlılığı değil, muhaliflerinin duyduğu saygı ve vatandaşlarının duyduğu sevgidir. Bu milli sembol, bugün de devletimizi bir arada tutan tutkaldır.

OHAL çare değil

Dün görevi devreden TÜSİ- AD Başkanı Cansen Başaran Symes de, medyadaki çoksesliliğin kaybolduğunu, kamuoyunun haber edinme hakkının kısıtlandığını belirterek, “İfade özgürlüğü üzerindeki kısıtlar milli birlik arayışımıza ve menfaatlerimize zarar veriyor” dedi. Teröristlerin art arda gelen insanlık dışı saldırılarından kaygı duyduklarını anlatan Başaran Symes, “Ancak, sürekli bir OHAL ortamının tek başına, güvenlik sorunlarının aşılabilmesini sağlayabileceği kanısında değiliz” diye konuştu.

TÜSİAD’da Erol Bilecik dönemi

TÜSİAD Genel Kurul’da seçilen yeni yönetim kurulu, ilk toplantısında, Yönetim Kurulu Başkanlığı’na Erol Bilecik’in, Başkan Yardımcılıklarına ise Ali Y. Koç, Simone Kaslowski ve Murat Özyeğin’in atanmasına karar verdi. Erol Bilecik, 146 oyun 144’ünü aldı. Oyların biri geçersiz, biri de boş sayıldı. 2017-2018 döneminde görev yapacak TÜSİAD’ın yönetim kurulunda genel sekreter de dahil 13 kişilik listede önceki döneme göre 5 kişi değişti. TÜSİAD’ın yıllık aidat tutarı 38 bin TL olacak. İstanbul Four Seasons Otel’de yapılan TÜSİ- AD 47’nci Genel Kurul’unda yoğun güvenlik önlemlerinin alındığı dikkat çekti. TÜSİAD’ın Türkiye ekonomisi 2017’ye ilişkin tahminleri ise şöyle:

-Büyüme: Yüzde 2.5

- Enflasyon: Yüzde 9.4

-İşsizlik: Yüzde 11.5

-İhracat: 145 milyar dolar

TÜSİAD’ın 47’nci Olağan Genel Kurulu’na aralarında Rahmi Koç, Zeynep Bodur Okyay, Hüsnü Özyeğin, Haluk Dinçer’in olduğu çok sayıda iş insanı katıldı.

Zorlu dönem

TÜSİAD’ın yeni Yönetim Kurulu Başkanı Erol Bilecik yaptığı ilk açıklamada, “Zorlu bir dönemde olduğumuzu inkâr etmemiz mümkün değil” dedi. Bilecik, Türkiye’nin ancak bir demokrasi, hukuk ve en geniş özgürlüklere sahip, teknolojik, bilimsel ve sanatsal yaratıcılık toplumu olarak dünyada rekabet gücü yüksek bir ülke olabileceğine işaret ederek, “Bu yönde azimle çalışmaya devam edeceğiz” şeklinde konuştu. Bilecik’in konuşması şöyle: 4 Yapısal sorunlarını çözmeyi hedefleyen her olumlu adıma öncelik vereceğiz. 4 TÜSİAD Atatürk’ün kurduğu Türkiye Cumhuriyeti’nin değerlerine ve kazanımlarına her dönem sahip çıkmıştır. Önümüzdeki tüm süreçlerde de aynı kazanımların sağladığı temel üzerine yükselecek daha büyük, daha güçlü ve daha mutlu bir Türkiye adına iş dünyamızın ortak çabalarının öncüsü olacağız.


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler