12 Eylül'ün kara mirası... Ankaragücü 1. lige marş marş!

Evren “Başkentin takımı nasıl birinci ligde olmaz” dedi, Ankaragücü’ne sihirli değnek değdi. Dev rakiplerini birer birer geçerek Türkiye Kupası’nı kazanan başkent ekibi, yasa değişikliğiyle 1.ligin yolunu tuttu.

Yayınlanma: 12.05.2015 - 23:00
Abone Ol google-news

Yer Bolu Şehir Stadı. Günlerden 13 Mayıs 1981. Boluspor ile Ankaragücü, Türikiye Kupası final rövanş maçında kozlarını paylaşıyor. Boluspor Birinci Lig, Ankaragücü ise İkinci Lig’de oynuyor.

İlk maçı 2-1 kazanan başkent ekibi, avantajını korumak için geriye yaslanmış durumda. 0-0, Sarı-Lacivertliler’i kupa şampiyonu yapacak.

Dakilalar 81’i gösterirken, Boluspor’un Ermeni asıllı oyuncusu Minas, yarı alanı geçtikten sonra vuruyor, top kaleci Adil’in üzerinden ağlara gidiyor. Nizami bir gol. Bu skor Bolu’yu şampiyon yapacak. Ama birden yardımcı hakem Baki Özcan bayrağı kaldırıyor. Orta hakem Sadık Deda ise önce verdiği gol kararından vazgeçip, ofsayt atışı ile maçı başlatıyor, Ankaragücü de 0-0’la mutlu sona ulaşıyor.

Evet, 12 Eylül askeri darbesinin spora en büyük etkisi, yukarıda anlattığımız maçla Ankaragücü’nün şimdiki adıyla Süper lig, eski adıyla 1. lige yükseltilme operasyonudur.

Hakem desteği

O günlerde, “Başkentin takımı nasıl birinci ligde olmaz” denilerek yaşama geçirilen bu ‘askeri’ müdahale, Türk sporunda kalıcı yaralar açan olayların en belirginleriden. Ankaragücü’nü üst lige çıkarma adına, yeni bir yasa çıkarıp “Türkiye Kupası’nı kazanan takımlar, oynadıkları liglere bakılmaksızın 1. lige yükseltilirler” maddesini koyduran Kenan Evren yönetimi 1980-81 sezonunda Ankaragücü’nün Türkiye Kupası’ndaki yürüyüşünün en büyük destekçisi de olacaktı. O günlerde, kadrosunda Adil, Fuat, İhsan, Taner, Hikmet gibi isimleri barındıran, Yılmaz Gökdel’in çalıştırdığı Başkent ekibi, aralarında Beşiktaş ve Fenerbahçe’nin de olduğu güçlü rakipleri, “hakem desteği” ile geçti. 12 Eylül darbesinden çekinen birçok gazete, Ankaragücü’nün bu kupa macerasını alkışlarken, aralarında Cumhuriyet’in de bulunduğu özgür basın ise yaşanan haksızlıkları gözler önüne sermekten kaçınmadı. Özellikle A.Gücü’nün F.Bahçe ve Beşiktaş maçlarında düdük çalan Sadık Deda’nın finale de atanması dikkat çekiciydi.

Bir kupa daha

Maç bitiminde kupayı A.Gücü kaptanı Adil’e veren Kenan Evren’in, “Siz görevinizi yaptınız, Ankaragücü’nden 1. ligde de başarılar bekliyorum” sözleri dönemin TFF Başkanı Yılmaz Tokatlı tarafından “emir” olarak kabul edildi ve sezon sonundaki Devlet Başkanlığı Kupası’nı da Trabzonspor önünde 1-0 ile kazanan Ankaragücü, 2. ligdeki konumuna bakılmadan 1. lige yükseltildi.

O günlerde, Kenan Evren’in en çok sevdiği gelişme ise Ankaragücü taraftarının attığı, “Mustafa Kemal Evren Paşa, Çok Yaşa...” sloganıydı. Yine kupa sonrası Kenan Evren’in, “Ankaragücü Şeref Üyesi” olarak kayıt edilmesi, tarihteki bir not olarak dikkatleri çekiyor.

Elbette 12 Eylül darbesinin spora etkisi, Ankaragücü’nün, 2. lig şampiyonu olmadan kupa bahanesiyle 1. lige yükseltilmesi ile sınırlı değil. Özellikle İstanbul’da Bahçelievler, Kuştepe, Ankara’da Balgat gibi semtlerin amatör takımlarında oynayan sol görüşlü tüm futbolcuların cezaevine gönderilmesi spora vurulan darbeydi. Yine o günlerde Beden Terbiyesi Genel Müdürlüğü bünyesindeki federasyonların neredeyse tamamına asker kökenli veya orduya yakın isimler başkan olarak atandı. Gençlik ve Spor Bakanı Vecdi Özgül, federasyon atamalarının eğilim yoklaması ile yapıldığını iddia etse de Abdullah Kökner, Cemil Erkök, Fazlı Örgüt, Tahsin Albayrak, Bozkurt Ergör, Hasan Bozbey, Ünal Tolun, Rauf Korol, Şeref Teğmen hep tartışılan isimler oldular.

31 YIL ÖNCE BUGÜN

Ankaragücü, Türkiye Kupası’nı aldığında tarihler 13 Mayıs 1981’i gösteriyordu. Başkent ekibi kupasını darbenin mimarı Kenan Evren’in elinden aldı.


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler