“GezginDamaklar” ile“Tarihi Dionysos Yolu’ndan geçerken,

Bağları, üretimhanesi, meyva bahçeleri, bostanları, meşe koruları ve irili ufaklı çiftlikleriyle doğa içinde bir gastronomi merkezi olarak bilinen “Lüleburgaz / Arcadia bağların’dan Kırklareli / Chamlıja, Vino Dessera Bağları’na Ve Doğa Harikası Dupnisa Mağara’sından, Payı-ı Taht Edirne’ye Uzanacak Yolculuk

Yayınlanma: 18.09.2015 - 16:37
Abone Ol google-news

Ekim sonuna kadar bağ bozumu devam eden Trakya’da, Lüleburgazda, 350 dönümlük Arcadia Bağların’da Ametist gibi parlayan  Mor salkımlı Cabernet Sauvignon, Bir Siyah İnci Gibi Parlayan, Siyah Salkım Taneli Cabernet Franc, Egzotik Bahar Kokulu Merlot, Çimen, Misk Kokulu Sauvignon Blanc , Narenciye Kokulu Sauvignon Gris, Chainti Şaraplarına ilham kaynağı olan siyah taneleri ile Sangiovese , Maserasyon sırasında pembemsi rengiyle asil Pinot Gris , Öküz gözü’nün koyu gözlerinden adını alan Öküzgözü, Nefis Aroması ile Beyaz şarap’ın ilhamı Narince üzümlerini tatmadan geçilmez diyerek, bu şahane gezinin diğer güzelliklerini de paylaşmak istiyorum, bağı bahçeyi, üzümü, şarabı seven, gezmeyi seven, yemeyi seven, kısaca hayatı seven tüm okurlarımızla.
Antik Kırklareli Teruarı’nın hikayesini yerinde izleyecek, ardından 85 hektarlık bir alana dağılan Chamlıjah bağlarını gezip, şarap tadımında bulunuyor ve bu işe gönül vermiş Dönmez Ailesinin Vino Dessera bağlarını ziyaret ediyorsunuz şarap ve bağcılığın ince bilgileriyle donanıyorsunuz.
Her şey doğa’da bütünleşince güzel…Trakya’nın o harika doğası içinde yer alan Dupnisa Mağarası’nı da tanıma  ve Osmanlıda Payı taht olarak geçen Edirneyi de tanıma fırsatını bulacağınız bir turda olmak ve yörenin lezzetleriyle donatılmış sofralarda, bağlarda karnınızı  doyurmak ayrı bir keyif olacak.
İşte bu tur’da adım adım yapılacaklar…
Üzüm Bağları ile ilk bilgiler keyifli bir  yolculuğun ardından, Tekirdağ yakınlarındaki Barbare Bağları’nı ziyaret etmekle başlayacak. Barbare Bağları, 230 dönümlük bir alanda, dünya standartlarında üzümler yetiştirmekte; bölgenin binlerce yıllık geleneği olan bağcılığı, kurulan modern bağları sayesinde tekrar canlandırmaya çalışmaktadır. Barbare bağlarında öğlen yemeği alınacak  ve Cabernet Sauvignon, Merlot, Syrah, Grenache ve Mourvedre üzümlerinin dikildiği bağlarda organik, biyodinamik ve sürdürülebilir bağcılık ,Kaliteli ürün yapımı bağda başlar felsefesini benimseyerek, düşük verim uygulaması ile yetiştirilen bu üzümlerden muhteşem renkli, kompleks aromalı ve yumuşak tanenli, görkemli ürünler elde edilen bağlarını gezerek bilgi alacaksınız. Bağ gezi sonrası Vize’ye ulaşıyorsunuz. Yakın zamanlarda başlayan ve kısa sürede bütün dünyaya yayılan “sakin şehir uygulamasının son örneklerinden olan Vize, sadece bu özelliği ile bile görülmeye değer yerlerden biri. 
Aynı zamanda bölgenin en zengin Doğu Roma kalıntılarına ev sahipliği yapmakta. Gazi Süleyman Paşa Camii olarak da bilinen ve 6. yüzyıla dayanan tarihiyle Küçük Ayasofya Kilisesi, Çömlektepe Kazı Alanı’nda ortaya çıkartılan  Roma Dönemi’ne ait olan amfi tiyatro, Kıyıköy yakınlarındaki kaya-oyma Aya Nikola Manastırı, gezilerini  yapıyor ,çayınızı  bu şirin beldede içip biraz dinlendikten sonra Bizans imparatoru Arcadius’un kurduğu Arcadiapolis yani Lüleburgaz’dan adını alan Arcadia bağlarına doğru yola çıkıyorsunuz. Lüleburgaz ve Istranca Dağları arasında, Tarihi Şarap Yolu’nun geçtiği bağlarda Sauvignon Blanc, Narince, Cabernet Sauvignon, Cabarnet Franc, Merlot, Öküzgözü ve Papazkarası cinsi üzümler yetiştiriliyor. En eski üzüm çeşitleri arasında sayılan Sauvignon Gris ve Pinot Gris cinsi üzümlerini ise Türkiye’de yetiştiren tek bağ. Arcadia Bağları, 200 hektarlık bir alana yayılan bağları, üretimhanesi, meyva bahçeleri, bostanları, meşe koruları ve irili ufaklı çiftlikleriyle doğa içinde bir gastronomi merkezi olarak tasarlanmış. Burada yeni açılan Şato tarzı tasarlanmış kendinizi Toscana’da hissedeceğiniz Arcadia bağlarının ortasında bulunan otelde konaklama şansına sahip olacaksınız.
 
Tur’un ikinci gününde,enfes bir kahvaltının ardından,  bu sefer Kırklareli tarafındaki bağları keşfe çıkıyorsunuz.İlk rotanız Çamlıca ailesinin bağları Chamlıja, Büyükkarıştıran kasabasında 1936 yılından beri çiftçilik ile uğraşan bir aile Çamlıca ailesi. Aile 1936 yılında Bulgaristan’ın Razgrad vilayetinin Kubadın kasabasından Türkiye’ye göç etmişler. Çamlıjah bağlarından sadece Akçaköy Bağlarını geziyor , Bağlar hakkında bilgi alıyor şarap tadımı yapıyor  ,öğlen yemeğinizi bağa yakın Aileye ait restoranda alıyorsunuz.
Istranca ormanlarının derinliklerinde, İçinden nehir akan ve 3km.den uzun galerileri, gizemli sarkıt ve dikitleriyle ünlü Dupnisa Mağarası’nı gidiyor ve doğanın muhteşemliğine bir kez daha tanık oluyorsunuz.
Daha sonra  yeni farklı şarapları ile ödül almış olan Kırklareli’nin Ahmetçe Köyünde bir bağa Vino Dessera Bağlarına giderek,. Kırklareli Ahmetçe Köyünde Istranca Masifi yamacında kurulan Vino Dessera Bağlarının sahibi Dönmez ailesi 20 hektarlık alanlarında üretimlerine devam ediyorlar. Trakya'nın zengin aromalı üzüm çeşitlerinin ekili olduğu Vino Dessera sınırlı sayıda ürettiği şaraplarla ve bu şaraplarla aldığı ödüllerle tam bir butik marka . Vino Dessera bağlarını geziyor özel üretim üzümleri  ve şaraphanesi hakkında bilgi alıyorsunuz.
 
Tur’un son gününde ver elini Edirne…
Osmanlı İmparatorluğuna 92 yıl başkentlik yapmış serhat şehrimiz Osmalı’nın Pay-ı Tahtı olan Edirne. Ülkemizin çok önemli kültür miraslarını barındıran bu Anıt Kent’imizde, Mimar Sinan‘ın “ustalık eserimdir” dediği ve 2011 yılında UNESCO Dünya Mirası Listesi’ne alınan Selimiye Camii, Külliyesi ve Selimiye Arastası olmak üzere, Semiz Ali Paşa Çarşısı, Bedesten, Rüstem Paşa Kervansarayı Muradiye Camisi, Üç Şerefeli Camii, Saray içi, tarihi Kırkpınar meydanı, Adalet Kasrı’nı tanıyacaksınız. Balkan savaşlarında kullanılan askeri mimari örneği Bucuk Tepe Tabyası’nı Şükrüpaşa Anıtı’nı, Balkan ve Sırp Sındığı Savaş Müzeleri’ni de ziyaret ederek, 16.yy.da su sesi, müzik ve güzel kokularla akıl hastalarının tedavi edildiği ve 2004 yılında Avrupa konseyi tarafından Avrupa müze ödülüne layık görülen II.Beyazid külliyesi sağlık müzesi, Ekmekçizade Kervansarayı, Eski Camii ve Bedesten, Rüstem Paşa Kervansarayı, Semiz Ali Paşa Çarşısı, Makedonya Kulesi, Taş Han, Saray-ı Cedid, Karaağaç,Tarihi Meriç Köprüsü, Lozan Anıtı ve Tren İstasyon’u da göreceğimiz eserler arsında yer alacaklar.
 
Lezzetle iç içe geçecek bu tur’da , Şarap ikramları, Tadımları bir yana, neler yiyeceksin neler …
Zeytinyağlı organik yaprak dolması, Salata , Tekirdağ köftesi, sebzeli Bulgur Pilavı ve
Kaşkaval Peynir tabağı , galeta şarap tabağı , Karışık ızgara, Ciğer Tava, kaymaklı hayrabolu Tatlısı
 
 
GEZGİNDAMAKLAR İLE “Tarihi Diyonissos Yolun’dan  geçerken,  
Bağları, üretimhanesi, meyva bahçeleri, bostanları, meşe koruları ve irili ufaklı çiftlikleriyle doğa içinde bir gastronomi merkezi olarak bilinen Lüleburgaz / Arcadia  bağların’dan
Kırklareli / Chamlıja, Vino Dessera Bağları’na
Ve Doğa Harikası  Dupnisa Mağara’sından,
Payı-ı Taht Edirne’ye Uzanacak Yolculuk
Karayoluyla (29-31 Ekim 2015)  2 gece, 3 gün
Sadece 20 gezginin katılabileceği,sıradışı menülerle kahvaltı ve yemeklerin de dahil olduğu  bu paket programın ücreti:  1150 TL’den itibaren
Detaylı bilgi için: www.gezgindamaklar.com  / Tel :  0216 348 53 90


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler