#internetimedokunma

Kanun Meclis'ten geçerse DNS adresi değiştirerek bile bazı sitelere girmek mümkün olmayacak:

Yayınlanma: 02.01.2014 - 17:12
Abone Ol google-news

En son söyleyeceğimi en başta söyleyeyim halen vaktimiz varken ve söyleyebiliyorken hep beraber söyleyelim:

#internetimedokunma

2014’e henüz yeni girmişken, TBMM’nin yeni dönemde gündeme alacağı bir çok önemli konu arasında kaybolmaya müsait ancak kabul edilirse iletişim hayatımızı derinden etkileyecek olan yeni bir kanun teklifi sırasını beklemekte:

İnternet Ortamında Yapılan Yayınların Düzenlenmesi ve Bu Yayınlar Yoluyla İşlenen Suçlarla Mücadele Edilmesi Hakkındaki 5651 sayılı Kanunda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi; internet kullanımı üzerinde hem biz kullanıcılar tarafında hem de bu işi yapan bilişim firmaları tarafında oldukça ciddi bazı kısıtlamalar getirmeyi öngörmekte.

İnternet kullanımında yapılan düzenlemeler aslında Türkiye için yeni değil, bu güne nasıl geldiğimizi görmek ve kanun teklifi geçerse yaşanacakları görmek için şimdiye dek yaşanılan önemli gelişmeleri kısaca anmak faydalı olacaktır;

• İnternet yasakları Türkiye gündemine, meşhur Youtube yasağıyla girdi. Dünya’nın en popüler sitelerinden biri olan Youtube, 5 Mayıs 2008’den 30 Ekim 2010’a kadar kapalı kaldı.

• 13 Temmuz 2010’da Resmi Gazete’de yayınlanan kanun ile Diyanet İşleri Başkanlığı’na, içeriğinde dini konular olan internet yayınlarında dine aykırı bir durum görmesi halinde ilgili internet sitesinin mahkeme yoluyla kapatılmasını teklif edebilme yetkisi verildi. Normalde Telekominikasyon İletişim Başkanlığı tarafından yapılan kapatılma işlemi, Diyanet söz konusu olduğunda mahkemeler aracılığıyla yapılacak ve mahkemenin dini konularda başvuracağı tek yetkili bilirkişi yine Diyanet olduğundan son karar şeklinde alınabilekti.

• 22 Ağustos 2011 tarihinde yürürlüğe giren Güvenli İnternet Yasası ile birlikte interneti artık sadece 4 ana paket ( aile, standar, çocuk, yurtiçi ) aracılığıyla kullanabilecektik.

• 25 Nisan 2013’de, İnternet güvenliğiyle ilgili yasak kapsamına girmese de son zamanlarda yaşanan önemli gelişmelerden birisi de ICANN yani İnternet Tahsisli Sayılar ve İsimler Kurulu’nun dünyadaki üç merkezinden birisinin İstanbul olacağı duyurulmasıydı. İnternet üzerinde isim numara ilişkisi dahil her türlü protokolü kontrol eden ve yöneten ICANN’ın bir merkezinin İstanbul’da olması önemli bir gelişme olsa da kar amaçlı bir şirket olmayıp hükümetlerle anlaşma yaparak çalışmasının potansiyel olarak barındırdığı bir çok sorun vardır.

Ve günümüze geldiğimizde, 14 Aralık 2012’de hazırlanan bir kanun teklifinin

( http://www.tbmm.gov.tr/develop/owa/tasari_teklif_sd.onerge_bilgileri?kanunlar_sira_no=145376) yakın gelecekte TBMM’den geçmeye aday olduğu bir durumla karşı karşıyayız.

Yeni kanun teklifi geçerse neler olacak beraber inceleyelim:

• DNS adresi değiştirerek siteye girmek mümkün olmayacak: Yeni teklifle beraber kısıtlamalar IP tabanlı yapılacağından, ki ICANN’ın varlığını daha iyi anlayabiliriz, eskiden DNS ayarlarını değiştirerek girilebilen yasaklı siteler artık tamamen yasak hale gelecek.

• Anahtar kelimeler kullanarak adres engellenebilecek: Sakıncalı kelimelerin geçtiği hem yerli hem de yabancı sitelere Türkiye’den erişim engelennebilecek. Youtube gibi siteleri tamamen kapatmak yerine sadece ilgili içeriğin olduğu uzantıyı bloklamak için faydalı olsa bile; sakıncalı kelimelerin geçtiği ilgili ilgisiz her sitenin bloklanmasının yaratacağı karmaşa ile nasıl uğraşılacağı meçhul!..

Unutmayalım ki sakıncalı kelimenin geçtiği akademik çalışmalardan tutalım, köşe yazılarına kadar her içerik bloklanma potansiyeli taşımakta!..

• Hosting firmaları; Erişim Sağlayıcıları Birliği ismindeki bir kuruluşa istisnasız üye olmak zorunda olup, müşterilerinin her tür bilgisinin günlüğünü tutmak zorunda olacaklar. Özellikle internet kafeler hakkında ciddi bazı düzenlemeler yapılacak.

• Bireysel kullanıcılar; Bir internet sitesi üzerinden hak ihlaline uğradığı tespit edilen kişiler yine aynı internet sitesi üzerinde 1 hafta süreyle tekzip yayınlamasını talep edebilecek. Tabi bu durum Twitter gibi ortamlarda olduğunda bu tekzip işlemi nasıl gerçekleşir o da meçhul!..
Teklifin içeriğinde daha bir çok konu detaylı şekilde ele alınsa da yukarıdaki temel maddeler aslında “aile ve çocuk güvenliği” adı altında bir çok potansiyel sansür işlemini beraberinde getirmeye aday.

Sakıncalı ifadelerin ve içeriklerin belirlenmesi işleminin nasıl ve kimler tarafından yapılacağından; nasıl uygulanacağına dair bir çok soru cevaplanmayı bekliyor.

Ta 1960’larda bilimsel bir araştırma şeklinde başlayan internet macerası, 1980’lerde CERN’deki bilim adamlarının kendi aralarındaki iç iletişimi sağlamak için kurulan ilk internet sitesi sonrasında tüm dünyaya inanılmaz bir hızda yayılan bir ağ şeklinde günümüze kadar gelmiş durumda.

Internet_map_1024_-_transparent

İnsanoğlu muhtemelen ilk defa kendi yarattığı bir yapıyı kontrol etmekte bu kadar zorlanıyor; çünkü internet bir yerini yasaklasanız başka bin yerden size imkan sağlayacak kadar geniş, kontrol edilmesi zor bir mecra.

Ve kontrol edemeyip, baş etmekte zorlandığımız her durumda olduğu yasaklamayı tercih ediyoruz. Oysa ki böyle kaotik bir yapıya sahip ve insanların özgürce kendilerini ifade edebilip, istedikleri bilgiye erişebildikleri bir ortamda yasaklar koymanın sadece yasaklanan şeylere dair ilgiyi daha da körükleyeceği bir gerçek.

İnsanların ancak belirli bir zaman kullandıktan sonra ortak bir kullanım kültürü ve bilinç geliştireceği mecraları yasaklamak potansiyel sorunları daha da büyütmekten başka neye yarayabilir?!

İşte tam da bu sebepten, dokunma bilgiye erişim özgürlüğüme, dokunma alternatif fikirlere, dokunma iletişim özgürlüğüme!..

Değirmenlere karşı yapılan savaşın bir parçası olmamak adına ve hala vaktin varken sen de söyle:

#internetimedokunma


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler