Kaş'ta talanın uzun ince yolu

Kaş İlçesi Çukurbağ Yarımadası’ndaki arazi vurgunu yargıya taşındı. Halkın Kurtuluş Partisi (HKP) tarafından açılan davada Antalya Büyükşehir Belediyesi Başkanı Menderes Türel, Kaş Belediye Başkanı Halil Kocaer ve Kaş Gıda Tarım ve Hayvancılık İlçe Müdürü Gökhan Göktaş, Selim Doğan ve Remzi Gür hakkında Antalya Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulunuldu.

Yayınlanma: 10.12.2015 - 13:04
Abone Ol google-news

HKP Genel Sekreter Yardımcısı Av. Tacettin Çolak tarafından  Antalya Cumhuriyet Savcılığı'na yapılan suç duyurusunda  Türkiye'nin turizim merkezlerinin en önünde gelen Kaş'ta  “ çeşitli kademelerde kamu görevi yapan şüphelilerin de içinde bulunduğu organize bir planla, büyük bir imar rantı elde etme girişimi yaşanmaktadır” görüşü savunuldu. 

 
Organize işlerde halkalar:
 
Çolak, suç duyurusunda talanın 7 yıl öncesine dayanan girişimle başladığını ve kesintisiz olarak sürdürülüp bugünlere getirildiğini belirterek şöyle konuştu:
 
“  1- 2007 yılında; Selim Doğan, Cihan Kamer, Remzi Gür, Antalyalı bir işadamı ile birlikte Kaş İlçesi Çukurbağ Yarımadası’nda 150 dönümlük araziyi 6 milyon Euroya satın almışlar. Satın alınan arazinin 30 dönümü arkeolojik alan, geriye kalanı ise 3. derece Doğal Sit Alanı ve Zeytinlik niteliğindedir. 
 
2- Satışa konu arazinin Antalya Kaş Merkez Mahallesi Mevkii 46 Ada 48 Parsel ve 44 Ada 128 Parsel nolu Tapu Kaydının “Beyanlar” Hanesinde; “2863-3386 sayılı yasanın 7. Maddesi gereğince “ Korunması Gerekli Kültür ve Tabiat Varlığıdır” şerhi bulunmaktadır. 
 
 
3- Bu özelliğiyle arazinin imara açılması olanaksız olduğundan, önce  Arkeolojik Sit Alanı niteliğindeki 30 dönümlük kısmı hazineye ait başka arazilerle değiştirilmesi için ayrılmış, kalan kısmının niteliğinin değiştirilmesi ve imara açılması için de hükümet ve üst düzey Bürokratlar nezdinde girişimler başlatılmıştır.
 
4- Yerel düzeyde ise şüpheli Halil Kocaer; Kaş Belediye Başkanı olarak Mart 2008’de ilgili kurumlara resmi yazılar yazıp, söz konusu arazide imar planı çalışması yapılmak istendiğini bildirmiştir. Bu arada çevre düzeni planına itirazlar yaptırılarak; sözkonusu arazilerin “orman alanı” değil, ‘tercihli kullanım alanı’ olarak plana işlenmesi talep edilmiştir.  Ancak bu süreç devam ederken, 2009 yılı Mart ayında yapılan Yerel Seçimleri CHP’li Aday Abdullah Gültekin kazanınca, süreç başka bir mecraya akmaya başlamıştır.
 
5- Antalya Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü; 06/02/2013 tarih ve 3969 sayılı yazısı ile CHP'li  Kaş Belediyesinden; “Çukurbağ Adası Mevkiinden 3. Derece Doğal Sit Alanı’nda kalan 46 Ada 48 Parsel ve 44 Ada 128 Parsel No'lu taşınmazlarda yapılmak istenen 1/5000 ölçekli Nazım ve 1/1000 ölçekli uygulama planlarına esas görüşleri” sorulmuştur.
 
O dönemin belediyesince,  anılan İl Müdürlüğü’ne gönderilen 21/02/2013 tarih ve 237 sayılı yazı ile; “Belediye tarafından halihazırda yaptırılmış ve İmar Komisyonunda görüşülmekte olan 1/25000 ölçekli Çevre Düzeni Planı bulunduğu, bu planın Belediye Meclisinde değerlendirildikten sonra onay için ilgili yerlere intikal ettirileceği, planlama hiyerarşisi ve üst ölçek planlarla uyum çerçevesinde konunun Çevre Düzeni Planının onanması sonrasına bırakılmasının önem arzettiği, bu nedenle üst ölçekli planların beklenmesi gerektiği” bildirilmiştir. Bu yanıtla  arazinin imara açılması girişimleri de yavaşlamış oldu.
 
6- Fakat 2014 yılında yapılan Yerel Seçimler' de şüphelilerden Halil Kocaer tekrar AKP’den Kaş Belediye Başkanlığına seçilince, önceki Belediye Başkanı döneminde duran imara açma girişimleri tekrardan hız kazandı. 
 
7- Bu arada, yapılmak istenen değişiklikle arazinin imara açılmak istenmesine bir itiraz da  Antalya Gıda Tarım Hayvancılık İl Müdürlüğünden gelmiştir.
 
Anılan Müdürlük, kendilerinden istenilen görüşe cevaben; “(…) zeytinli tarla niteliğindeki taşınmazların zeytinliklerin korunmasını öngören 3573 sayılı yasa kapsamında değerlendirilen alanlardan olduğu görüşünü belirterek, bahse konu taşınmazların anılan kanun gereğince tarım dışı amaçla kullanılmalarının mümkün olmadığını” belirtmiştir. 
 
 
8- Şüpheliler, Antalya Gıda Tarım ve Hayvancılık İl Müdürlüğünün hiçbir yorum gerektirmeyen, yukarıdaki açık ve kesin “uygunsuzdur” görüşüne rağmen, hukuk dışı girişimlerinden vazgeçmemişler, bu kez de anılan arazilerinin cins değişikliğinin yapılması için Kaş Gıda Tarım ve Hayvancılık İlçe Müdürlüğüne başvurarak; “zeytinli tarla” vasfındaki arazinin “tarla” vasfına dönüştürülmesini istemişlerdir.
 
9- Yapılan bu başvuruya, Kaş Tarım İlçe Müdürlüğü, 25/08/2014 tarih ve 3501 sayılı yazısı ile; “söz konusu taşınmazların Tarla vasfında olmadığı, bu nedenle talep edilen cins değişikliği işleminin uygun görülmediği” cevabını verildi. 
 
10- İlçe Tarım Müdürlüğünden bekledikleri cevabı alamayınca, şüpheli Belediye Başkanlarından Halil Kocaer tekrar devreye girerek aynı kuruma 24/09/2014'de yeniden başvuru yapılmış. Bu başvurudan sonra Kaş Gıda Tarım ve Hayvancılık İlçe Müdürü  Gökhan Göktaş;anılan arazinin “zeytinli tarla olan vasfının Tarla olarak değiştirilmesi talebinin uygun görüldüğü”nü bildirmiştir. Burada dikkat edilmesi gereken durum; Tarım İlçe Müdürlüğüne yapılan başvuru ile verilen cevabın aynı tarihli (24/09/2014) olmasıdır. Yani Göktaş,  kurumuna yapılan başvuru hakkında herhangi bir inceleme, değerlendirme yapmadan/yaptırmadan anında istenilen cevabı vererek, denetim görevini ihmal edip diğer şüphelilerin yasadışı işlemlerine zemin hazırlamıştır. 
 
11- - Öte yandan, şüpheli Kaş Tarım İlçe Müdürünün bu açık hukuksuz ikinci işlemine karşı Antalya Tarım İl Müdürlüğünce açılan soruşturmanın da kapatıldığı iddia edilmektedir. Bu soruşturmanın akıbetinin ne olduğu savcılığınızca ilgi kurumdan sorulması gerekmektedir.
 
12- Bu arada çıkartılan 1/25000’lik İmar Planı, Antalya Büyükşehir Belediye Meclisi tarafından onaylanmıştır. Bu Planda, yukarıda Tayyip Erdoğan’la yakınlıkları açıklanan aile dostlarının arazisinin bulunduğu alan, aynen talep edildiği gibi “tercihli kullanım alanı” olarak belirlenmiştir.
 
Oysa, Antalya Büyükşehir Belediye Meclisinin bu kararı ile; kamu yararına hiçbir araştırma yapılmadan, arazinin “Zeytinli Tarla” olan yapısını, Tapu Kayıtlarındaki “Korunması Gerekli Kültür ve Tabiat Varlığıdır” şerhi görmezden gelinerek, anılan arazinin tam da diğer şüphelilerin isteği doğrultusunda “tercihli kullanım alanı” olarak ayırmıştır. 
 
 
12- Böylece Meis Adasının karşısındaki Kaş İlçesi Çukurbağ Yarımadası’nda, bir bölümü Arkeolojik Sit Alanı olan Zeytinlik arazinin imara açılmasının önündeki “engeller” kaldırılmış oldu. Daha doğrusu bu nitelikteki bir arazinin imara açılmasının önündeki yasal engeller şüphelilerin ve diğer nüfuzlu yandaşlarının hukuk dışı girişimleriyle birer birer aşılmış durumdadır.
 
 
13- Tamamı “Zeytinli Tarla”, bir kısmı Arkeolojik bir kısmı da Doğal Sit Alanı olan arazi, şüphelilerin bazıları tarafından ucuz fiyata kapatıldıktan sonra, sekiz yıllık bir süreçte nüfuzlu adamlarının da devreye girmesiyle, açık hukuk dışı işlemlerle imara açtırılarak büyük bir rant elde edilmektedir. Bir başka anlatımla, arazisine daha elini bile değdirmeden ya da değer artırıcı hiçbir işlem yapmadan, tamamen kayıtlar üzerinde yapılan değişiklikle şüphelilere büyük bir haksız kazanç sağlanmıştır. Oysa yürürlükteki mevzuata göre, yukarıdan beri anlatılan niteliklere sahip olan arazinin imara açılması hukuken mümkün değildir.

Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler