İstanbul’da ‘sıradışı’ müzik zamanı

İstanbul Kültür Sanat Vakfı tarafından düzenlenen 45. İstanbul Müzik Festivali 21 Haziran’a dek İstanbul’da müzik rüzgârı estirecek. Festival, bu yıl “Sıradışı” başlığıyla ve müziğin farklı uygulamalarını da müzikseverlerle paylaşmak için yola çıkıyor.

Yayınlanma: 30.05.2017 - 20:48
Abone Ol google-news

İstanbul Kültür Sanat Vakfı (İKSV) tarafından, düzenlenen 45. İstanbul Müzik Festivali, “Sıradışı” temasıyla Lütfi Kırdar Sergi ve Kongre Sarayı’nda gerçekleştirilen açılış töreni ve konseri ile başladı. Borusan İstranbul Filarmoni Orkestrası’nın şef Sacha Goetzel yönetiminde verdiği konserin solisti çello sanatçısı Andrei Ionita’ydı. Konser öncesi bir de ödül töreni yapıldı ve sağlık sebepleri yüzünden İstanbul’a gelemeyen dünyaca ünlü besteci Philip Glass’a Londra’da takdim edilen Yaşam Boyu Başarı Ödülü’nün görüntüleri gösterildi. Ekrana yansıyan bu törende Glass’ın, “Güzel bir ülkeden gelen çok güzel bir ödül” diyerek duygularını ifade ettiği izlendi.

Festivalin bu yılki Onur Ödülü ise yurtiçinde ve dışında birçok eleştiri, inceleme ve söyleşi yazısı yer alan, bugüne dek 25 kitabın yazarı, 1996’dan bu yana Boğaziçi Üniversitesi’nin Albert Long Hall Klasik Müzik Konserleri’nin direktörlüğünü de sürdüren, gazetemiz müzik yazarı ve öğretim görevlisi Evin İlyasoğlu’na takdim edildi. İKSV Yönetim Kurulu Başkanı Bülent Eczacıbaşı ile festivalin sponsorluğunu üstlenen E.C.A. adına şirketin Yönetim Kurulu Başkanı ve Elginkan Topluluğu İcra Meclisi Başkanı Gaye Akçen’in ev sahipliğinde düzenlenen gecede ayrıca festival sponsorlarına ve katkıda bulunan kuruluşlara teşekkür plaketleri sunuldu.

45. kez kapılarını açan festivalde bu yıl birbirinden ilginç konser ve gösteriler yer alıyor. Festival programında yer alan dikkat çekici topluluklardan St. Petersburg Rus Oda Filarmonisi, iki konserle festivalin konuğu olurken dünyaca ünlü besteci ve virtüöz Fazıl Say 15 ve 21 Haziran tarihlerinde iki konserle İstanbulluların karşısında olacak. Festivalin “sıradışı” konserlerinden biriyse şüphesiz dinleyicileri müziği görmeye ve resmi dinlemeye davet eden “Renklerin Sesi: Kandinsky & Chagall” başlıklı konser olacak. Çizgilerin harekete geçtiği, notaların renklere büründüğü bu düşsel konser 31 Mayıs’ta İş Sanat Konser Salonu’nda gerçekleştirilecek.

BBC Music dergisinin dünyanın en büyük 20 piyanisti arasında gösterdiği Mikhail Rudy, Kandinsky’nin 1928’de renk, ışık, geometrik şekil ve plastik malzemelerden oluşan bir kompozisyonla sahneye koyduğu Mussorgsky’nin Bir Sergiden Tablolar’ını yeni bir video uygulamasıyla tekrar hayata geçirecek.

More than the Music web sitesinin “Kandinsky’nin resimleri sahnenin üzerindeki büyük ekrandan kelimenin tam anlamıyla fırlıyordu” yorumuyla sunduğu bu projenin ardından konserin ikinci yarısında Rudy bu kez Renklerin Sesi projesiyle Garnier Operası’nın Chagall tarafından yapılmış tavan resmi eskizlerinden oluşan bir animasyon eşliğinde görsel ve işitsel bir şölen sunmaya devam edecek.

Festival, 21 Haziran’a dek 15 farklı mekânda 29 konserle sanatseverlere farklı konser deneyimleri yaşatacak.

Evin İlyasoğlu’nun emeği ‘Onur Ödülü’ ile taçlandırıldı

İKSV Yönetim Kurulu Başkanı Bülent Eczacıbaşı’nın açılış konuşmasıyla başlayan törende müzik yazarımız Evin İlyasoğlu’nun emeği “Onur Ödülü” ile taçlandırıldı. Eczacıbaşı, konuşmasında, “45 yıldır klasik müzik sevgisi ve beğenisinin gelişimine katkıda bulunan, programında hem klasik müziğin yıldız isimlerine hem de genç yeteneklere yer veren, köklü olduğu kadar kendini yenilemenin önemine inanan bir festivalimiz var. Festivalin düzenlendiği kenti kültür ve sanatla dönüştüren, eser siparişleriyle güncel kültür birikimini zenginleştiren, sanatçılar için uluslararası başarıların kapılarını açan, izleyicilerine müziğin evrensel diliyle nefes alabilecekleri bir alan yaratırken en iyi ve en farklıyı keşfetme olanakları sağlayan bir etkinlik olması için çalışıyoruz” sözleriyle duydukları heyecanı, gururu ifade etti.

Ödülü Bülent Eczacıbaşı tarafından takdim edilen İlyasoğlu, “Ben, festivalin arka sokaklarında; kulisinde, sahnesinin yanı başında, fuayesinde, en arka sıralarında ya da boş bulduğumda, en ön sıralarında olgunlaştım. Perdenin önü kadar arkasını da merak ettim. Sahne ışıklarına hazırlanan sanatçıların heyecanını soludum; konser sonrası mutluluklarını paylaştım.

Benim hocalarım Cevat Memduh Altar, Aydın Gün, Nejat Eczacıbaşı gibi kişilerdi. Onlar derin bilgi ve görgü sahibi oldukları kadar, alçakgönüllü ve olumlu insanlardı. Onların öğretileriyle genç müzikçileri desteklemeyi, genç dinleyiciler yetiştirmeyi kendime görev bildim” diyerek festivalin gençliğinden beri en büyük zenginlik kaynaklarından biri olduğunu söyledi.


Cumhuriyet Tatil Otel Rezervasyon

En Çok Okunan Haberler